bugün
- öcalan'ı meclise konuşma yapmaya davet etmek44
- özel'in bahçeli'nin açıklamasına destek vermesi9
- ülke durumunun kötü halde olması12
- bursa10
- balık etli kadınla evlenen erkekler daha mutlu12
- türbanla araba sürmek23
- hayatınıza renk katmak için ne yapıyorsunuz14
- türkiye de futbol kültürü10
- ayağınızı yalatır mısınız9
- an itibarıyla yazarların nerede olup ne yaptığı39
- ellerin hiç ısınmaması12
- fakirler akşam çayın yanında ne yiyor sorunsalı23
- lübnan'dan gelenlere kapımız açık29
- yalnızlığı seven insan12
- tanrıya inanıp din e inanmamak9
- fethullah 10 sene önce ölseydi18
- türkiye hangi konuda başarılı21
- intihar etmemek için sebepler14
- anın tadını çıkarmak12
- kokusu yaşam sevincini arttıran şeyler14
- yenmediği halde sofraya gelip giden reçel9
- sözlüğe keriz parası yemeğe gelen kız22
- türkiye de yaşamak istemeyen türk milliyetçisi23
- unutulmaz film replikleri8
- victor osimhen10
- aykoliği sigaraya başlatmak12
- fetöcü siyasetçiler8
- eski mimariler ile modern mimariyi birleştirmek22
- dilan polat13
- gülse birsel30
- jose mourinho20
- yenidoğan çetesi24
- üşüyor muyuz gençler24
- erkeklerin kadınlardan duymak istediği cümle15
- bez bebek nana silik olsun kampanyası26
- 21 ekim 2024 fethullah gülen'in ölmesi40
- tek yumrukla bayıltırım dediğiniz yazarlar13
- larisalisa24
- anın görüntüsü14
- uludağ sözlük skandalları11
- sallama roman havası yazıyoruz11
- şarap gecesi8
- fethullah gülen14
- unutulmaz fakirlik anıları9
- kızların uludağ sözlükten kaçma sebepleri9
- sözlük yazarlarının en fakir özellikleri17
- sözlük yazarlarının 2025 yılından beklentileri26
- fakir olduğunu belli eden utanmaz insan15
- arkadaşlar alzhaymır oluyorum yaşasın11
- başka sözlükteki bir yazarın ne yazdığına bakmak11
entry'ler (304)
(bkz: ppjoy)
google'ın sıradan insanlar üzerinde yaptığı bir araştırma sonucunda, sıradan insanların sadece %8'i browserın ne olduğunu bilebilmiş. genel kanı browserın arama motoru olduğu yönünde. işi abartıp browser is google diyenler de var.
entry girmeyerek kolayca üstesinden gelebileceğimiz sorundur.
her yazara verilen web sayfası bizzat yazarın kendisi tarafından düzenlenebilsin. en azından altına, üstüne bir şeyler yazabilelim, sayaç, anket filan ekleyebilelim. görünümünü özelleştirelim.
turistlerin bile bildiği yerlerden ziyade, yaşınız müsaitse (gençseniz) gitmeniz gereken yerlerdir. misal istanbul'un en güzel iki yeri olan kadıköy ve beşiktaş mutlaka gezilmelidir. kadıköy'ün neyini gezeceğim diyebilirsiniz. moda sahiline takılın, balona binin, dudak dudağa çiftleri izleyin, boğaya çıkın, akmara gidin (kitap alın)... istanbul ezberden sayabildiğimiz 8-10 yerden ibaret değildir. her köşesi ayrı bir gizem unsurudur.
sanırım en çok ben eleştiriyorumdur bu komünüteyi ve en çok da ciddi olmamakla suçlamışımdır. ciddi olmamak derken çuvaldızı kendim dışındaki tüm yazarlara ve yönetime batırıyorum. ama gün itibariyle 1 nisan olmasından ötürü tüm diğer sözlüklerin şaftının kayması ve uludağın alıştığımız şekilde karşımızda olması utandırdı beni azıcık. fena halde sıkıcı biriyim yoksa millet deli eğleniyor ya da 1 nisan'a inanmıyor da olabilirim.
berabat ötesi bir bitirişe sahip, altıncı hissin yönetmeninden yine hayal kırıklığı yaratacak bir film.
(bkz: the secret)
okan bayülgen'in açtığı son fotoğraf sergisinin adı. özelliği, analog makinalarla çekilmiş, ünlü ünsüz kadınların tamamen doğal görüntülerinin olması. fotoğraflar arasında en ufak bir oynama ya da dijital etki yok. tamamen doğal yollarla kadınların güzelliğini açığa çıkartmak amaçlanmış.
sık sık uludağ sözlükle kıyaslanan oluşumdur. hangisinin daha iyi olduğunu kişinin biyolojik yaşı ve beğenileri belirler. itü sözlük alt yapı itibariyle ekşiden bile iyi sayılır. ama yazar kalitesi bakımından tartışmaya açıktır. eğer 18 yaş altı ergen girilerini ve copy paste din ayetlerini okumaktan hoşlanıyorsanız adresiniz burası, yani uludağ sözlüktür. girilen yazıların ne kadar güzel olduğundan çok ne kadar çok olduğuna önem veren bir yer burası. elbetteki kaliteli yazarları bünyesinde barındırıyor ama ezici çoğunluk standart bir insanı yazmaktan soğutacak kadar kadar boş insanlar.
itü sözlüğün ise çokça faşist moderatör, kendini beğenmiş sıfatları ile anılmasının altında yatan sebep bu olsa gerek. bu tarz çıkıntılıklara izin verilmiyor. bir yazarın itü sözlük'te tutunabilmesinin yolu, formatı tam anlamıyla kavramış olmaktan çok daha ötesine dayanıyor. öncelikle her orta zekalının düşünebildiği şeyler hakkında yorum yapılmamasını istiyorlar. yani elbette herkesin düşüncesi kendisini bağlar ve sözlük moderatörleri sırf kendisi gibi düşünmüyor diye yazarları uçurup kaçırmıyorlar. tam aksine yaratılmak istenen sinerji, farklı görüşlerin saygı çerçevesinde harmanlanmış şekli. ama burada yazdığın yazıların nitelikleri önem kazanıyor. hebele hübele öyle işte tarzı yazılar ve yazarları siliniyor.
sözlüğün ne kadar demokratik olduğuna gelince. daha baştan anti-demokratik olduğunu itiraf ediyor ki hangi sözlük tam anlamıyla demokratik ki zaten. tüm kullanıcıların istediği türden birşey olması mümkün değil ama elbette itü sözlüğün daha katı parçalanamaz duvarları olduğunu söyleyebiliriz. çok aykırı yazılar yazılması, birden fazla hesap açılması, diğer yazarların kısıtlanması gibi konularda fazla katılar ve hiçkimse söyleyemez ki bir yazarı sadece kendi görüşlerine uymadığı için silmemiş olsunlar. ama bunu tüm sözlükler yapmıştır sanıyorum. nasıl ki biz yazarlar sadece görüşünü beğenmediğimiz bir yazıyı eksileyebiliyorsak, onlar da ellerindeki bu imkanı kullanıyorlardır.
sonuç olarak tüm sözlükler kendi içlerinde bir değer. burada ahkam kesip, nasıl orda yazı yazıyorlar anlamıyorum aptal mı bu insanlar şeklinde serzenişte bulunanları aydınlatmak amacıyla yazdım bu yazıyı. gayet hoş bir yer bana kalırsa, ben yazı yazmaktan acayip keyif alıyorum. yazmayı bilen bir insanın da tek bir yazısına dahi dokunmuyorlar, örnek ben. içleri acıyan birileri varsa kendilerini kontrol etsinler. yani küçük imla hataları, harf eksiklikleri onlar için yazının silinme sebebi değil. nicelikten çok nitelik önemli sanırım en doğru slogan olacaktır. ayrıca bu yazının akıbetine göre hangi sözlüğün daha demokratik ya da anti demokratik olduğunu kavramış olacağız...
itü sözlüğün ise çokça faşist moderatör, kendini beğenmiş sıfatları ile anılmasının altında yatan sebep bu olsa gerek. bu tarz çıkıntılıklara izin verilmiyor. bir yazarın itü sözlük'te tutunabilmesinin yolu, formatı tam anlamıyla kavramış olmaktan çok daha ötesine dayanıyor. öncelikle her orta zekalının düşünebildiği şeyler hakkında yorum yapılmamasını istiyorlar. yani elbette herkesin düşüncesi kendisini bağlar ve sözlük moderatörleri sırf kendisi gibi düşünmüyor diye yazarları uçurup kaçırmıyorlar. tam aksine yaratılmak istenen sinerji, farklı görüşlerin saygı çerçevesinde harmanlanmış şekli. ama burada yazdığın yazıların nitelikleri önem kazanıyor. hebele hübele öyle işte tarzı yazılar ve yazarları siliniyor.
sözlüğün ne kadar demokratik olduğuna gelince. daha baştan anti-demokratik olduğunu itiraf ediyor ki hangi sözlük tam anlamıyla demokratik ki zaten. tüm kullanıcıların istediği türden birşey olması mümkün değil ama elbette itü sözlüğün daha katı parçalanamaz duvarları olduğunu söyleyebiliriz. çok aykırı yazılar yazılması, birden fazla hesap açılması, diğer yazarların kısıtlanması gibi konularda fazla katılar ve hiçkimse söyleyemez ki bir yazarı sadece kendi görüşlerine uymadığı için silmemiş olsunlar. ama bunu tüm sözlükler yapmıştır sanıyorum. nasıl ki biz yazarlar sadece görüşünü beğenmediğimiz bir yazıyı eksileyebiliyorsak, onlar da ellerindeki bu imkanı kullanıyorlardır.
sonuç olarak tüm sözlükler kendi içlerinde bir değer. burada ahkam kesip, nasıl orda yazı yazıyorlar anlamıyorum aptal mı bu insanlar şeklinde serzenişte bulunanları aydınlatmak amacıyla yazdım bu yazıyı. gayet hoş bir yer bana kalırsa, ben yazı yazmaktan acayip keyif alıyorum. yazmayı bilen bir insanın da tek bir yazısına dahi dokunmuyorlar, örnek ben. içleri acıyan birileri varsa kendilerini kontrol etsinler. yani küçük imla hataları, harf eksiklikleri onlar için yazının silinme sebebi değil. nicelikten çok nitelik önemli sanırım en doğru slogan olacaktır. ayrıca bu yazının akıbetine göre hangi sözlüğün daha demokratik ya da anti demokratik olduğunu kavramış olacağız...
günde çok fazla entry girilmesine karşın girilen entrylerin kalitesinin düşüklüğünden dolayı yavaş yavaş popülaritesini kaybeden, kan kaybeden sözlüktür. klon sözlüklerin öncülerinden olsa da ayakta olmasını içerdiği entry sayısına bağlıyorum yoksa olmayan bir moderasyon ve kötü bir yönetimle iyi gidiyorlar.
adaş olmanın ötesinde çok iyi arkadaş, yegane dosttur kendisi. iyiki varsın denilendir.
o güne kadar sakatlık olması durumunda hido'nun hala girme şansının olduğu basketbol adına düzenlenmiş en muhteşem organizasyon.
neresinden tutsam elimde kalan basliktir. acanin yazanin ne amacla ne yazdigini benim neden buna alet oldugumu hala anlayamiyorum.
kitap okumak dunyanin en kulturel aktivitesi degildir. hatta bana kalirsa kitap okumayi kulturel bir aktivite olarak da gormemek gerekir. her insan kitap okumak zorunda degildir. dahasi her insan kitap okuyamayabilirde.
ama elin japonu senede 8 kitap okurken o herseyi bilen turk insani hatta 6 turk insani sende 1 kitap okuyorsa bunu yukarida anlattigim seye baglamak embesilliktir. ortada bariz bir yanlis vardir. egitimsel bir yanlis hemde. dedigim gibi herkes kitap okuyamayabilir yani kitabi eline alipta iskence ceken bir adama oku ulen demek sacmadir. ama eline tek bir tane bile kitap almamis adamin yasamasi yanlistir bence. bana kalirsa dev bir cukur kazip diri diri gomulmeyi hak etmektedirler.
zarardirlar zira. topluma en ufak bir faydalari dokundugundan suphelerim var. kitap okumak kulturel bir etkinlik olmasa da en azindan kisisel gelisim icin yapilmasi gereken birseydir. yani bazi insanlar kitap okumazlar ama bilgileri ogrenebilecekleri okumaktan cok daha pratik seylere sahiplerdir. misal bazi insanlar bilgisayar kullanmayi ogrenmek icin birilerinin yardimina yada kitaplara ihtiyac duyarken bazilarinin onune bilgisayari koyarsin ve ertesi gun o adam bilgisayari ogrenmis olur. ikinci tip adamin kitap okumaya ihtiyaci yoktur. ama ilk tip adam kitap okumuyorsa bunda bir yanlislik vardir. sonra elin japonu gelir gotumuze atom bombasini dayar niye diye sorariz.
arastirmiyoruz tembeliz uretmiyoruz hatta dusunmuyoruz bile. bari okuyalim amina koyim. dunyadaki en buyuk kdv orani bizdeyken cinden soraki en buyuk korsan piyasasi da bizde. gucumuz orjinal kitap almaya yetmiyorsa ki boyle insanlarin varligindan haberdarim korsan alip okuyalim.
kitap insanin en iyi dostu degildir. hatta bazi kisisel gelisim kitaplarinin beni yargiladiklarini ve asagiladiklarina sahit oldum. kitap belki bize kulturel manada birsey kazandirmaz. ya da kitap okumadan onceki sizle kitap okuduktan sonraki siz arasinda bir fark olmayabilir. yine de kitap okumak cogu zaman zevkli bir aktivitedir ve yapisi buna musait olan herkesin yapmasi gerekir.
kitap okumak dunyanin en kulturel aktivitesi degildir. hatta bana kalirsa kitap okumayi kulturel bir aktivite olarak da gormemek gerekir. her insan kitap okumak zorunda degildir. dahasi her insan kitap okuyamayabilirde.
ama elin japonu senede 8 kitap okurken o herseyi bilen turk insani hatta 6 turk insani sende 1 kitap okuyorsa bunu yukarida anlattigim seye baglamak embesilliktir. ortada bariz bir yanlis vardir. egitimsel bir yanlis hemde. dedigim gibi herkes kitap okuyamayabilir yani kitabi eline alipta iskence ceken bir adama oku ulen demek sacmadir. ama eline tek bir tane bile kitap almamis adamin yasamasi yanlistir bence. bana kalirsa dev bir cukur kazip diri diri gomulmeyi hak etmektedirler.
zarardirlar zira. topluma en ufak bir faydalari dokundugundan suphelerim var. kitap okumak kulturel bir etkinlik olmasa da en azindan kisisel gelisim icin yapilmasi gereken birseydir. yani bazi insanlar kitap okumazlar ama bilgileri ogrenebilecekleri okumaktan cok daha pratik seylere sahiplerdir. misal bazi insanlar bilgisayar kullanmayi ogrenmek icin birilerinin yardimina yada kitaplara ihtiyac duyarken bazilarinin onune bilgisayari koyarsin ve ertesi gun o adam bilgisayari ogrenmis olur. ikinci tip adamin kitap okumaya ihtiyaci yoktur. ama ilk tip adam kitap okumuyorsa bunda bir yanlislik vardir. sonra elin japonu gelir gotumuze atom bombasini dayar niye diye sorariz.
arastirmiyoruz tembeliz uretmiyoruz hatta dusunmuyoruz bile. bari okuyalim amina koyim. dunyadaki en buyuk kdv orani bizdeyken cinden soraki en buyuk korsan piyasasi da bizde. gucumuz orjinal kitap almaya yetmiyorsa ki boyle insanlarin varligindan haberdarim korsan alip okuyalim.
kitap insanin en iyi dostu degildir. hatta bazi kisisel gelisim kitaplarinin beni yargiladiklarini ve asagiladiklarina sahit oldum. kitap belki bize kulturel manada birsey kazandirmaz. ya da kitap okumadan onceki sizle kitap okuduktan sonraki siz arasinda bir fark olmayabilir. yine de kitap okumak cogu zaman zevkli bir aktivitedir ve yapisi buna musait olan herkesin yapmasi gerekir.
en anlamli organizasyonlardan biri. sitenin ortalarinda biryerlerde asla para yollamayin diyor. yine kisinin insiyatifine kalmis ama yolladiginiz paraya babanin el koymasi muhtemel. bunun disinda cocuklar tamami okula gittiginden onlara yapilacak en guzel yardim bu yondedir heralde. onlara kalem defter silgi almak taa uzaklarda biryerlerde birilerinin onlari dusundugunu hissettirmek arkadas olmak dertlerini paylasmak onlara yollayacagimiz paradan daha degerlidir onlar icin. sadece bizlerden daha sanssiz olanlar icin birkac ytl ile yapilabilecek en anlamli yardimdir.