bugün
- uludağ sözlük zirvesi23
- kedi besleyen kızların ortak özellikleri8
- ülkemde başı açık kadın istemiyorum15
- muhalifler neye muhalifler21
- müge anlı mı esra erol mu9
- sözlük yazarlarının akşam yemekleri26
- piyasadaki en adam gibi sigaranın rothmans olması13
- tas kafa saç modeli9
- faiz yemenin wow haram olması12
- otizmliye cennet garanti mi13
- ekrem imamoğlu21
- kemalizm9
- sözlüğün 18 yaş altına hitap etmesi9
- garanti bankası8
- anın görüntüsü8
- masklavinin bu aralar çok gergin olması32
- 80 yaşında olmak9
- vampirov'a sorular17
- küresel nerde yahu9
- eski bir anı hatırlamak16
- kemalist erkekler gizli eşcinsel midir15
- 9 yaşındaki felçli çocuğa yoğun bakımda tecavüz24
- akp belediyelerinin hiç yolsuzluk yapmaması25
- cin görünce yapılması gerekenler18
- ölüm10
- bunlar çürük bunlar sürtük diyen cumhurbaşkanı21
- mühendis erkekler16
- true nun çaylak olması9
- atatürk'ün diktatör ve eşcinsel olarak anılması11
- 2 yaşındaki bebek öldüresiye dövüldü20
- gelmiş geçmiş en güzel türk kadın oyuncu12
- tayyip erdoğanın türkiyeyi fetöden kurtarması23
- 1 mayıs işçi bayramı25
- bir erkeğe alınacak en güzel hediye15
- reis dünya lideridir10
- cumhurbaşkanlığı yolunda kaç chp'li telef olacak18
- bir ilişkinin kısa sürme sebebi10
- putin doğalgazı kesince karanlıkta kalan avrupa9
- yazarların ruh hali9
- menzil şeyhinin çakarlı aracı20
- 1 115 000 tl lik restoran hesabı8
- aykolik'in eski sevgilisinden şok açıklamalar9
- 22 cm penise sakso çekmek9
- akepeye oy verenlerin tipleri29
- yobazlar ve gericilerdeki pakistan hayranlığı28
- pazardan ne alsam9
- hayvanseverlik adı altında insan düşmanlığı yapmak13
- mahmud abbas8
- iyi giyinen kadınlar15
- akp için 3 kelime yakıştır10


entry'ler (168)
havanın bu kadar iyi olmasına rağmen sokakları bomboş görmek insanda biraz ürperti yaratıyor. sanki herkes ölmüş ve tek ben kalmışım bu ülkede.
Sarhoş sayıklamalarını bölüp alt alta yazsak bundan daha güzel kelime kombinasyonları çıkardı heralde. Popüler bir karakter olduğu için kimse bir şey diyememiş mi yoksa popüler olduğu için yazdığı şeylerin gerçekten şiir olduğunu ciddi ciddi düşündüler mi acaba; kaldıki bu şiir denilen kelime kümelerini en az bir editör okumuş olmalı.
televiyonu hayatımdan çıkartarak, özellikle ama haber bültenlerini izlemeyerek.
insanların kalabalık olduğu yerlerden mümkün olduğunca bulunmayarak. Toplu taşıma araçları, gece klüpleri, stadyumlar, vs vs..
Yabancılarla mecburi olmadıkça birebir iletişimden uzak durarak.
Fanatizme gideceği belli olan her türlü konudan uzak durarak. Özellikle siyaset ve futbol.
Teknolojiyi hayatımın merkezine koymayarak.
Haftada bir bile olsa yüksek tempo ter koşusu yaparak.
Kır ve doğa gezileri yaparak.
Fırsat buldukça yalın ayak toprağa basarak.
Bol su içerek, ambalajlanmış bütün ürünlerden olabildiğince uzak durarak.
Fast food ve kola asla tüketmeyerek.
Gereksiz olan her türlü tüketimi kısıp,
Biriken parayı biriken sağlığın ikamesi için dah yararlı uğraşlar için harcamak.
Sevdiğim müzikleri dinleyerek.
Okunmadan ve izlenmeden ölürsem eksik kalacağımı düşündüğüm kitap ve filmlere vakit ayırmaya çalışarak.
Bilmediğim ve merak ettiğim bir konuda araştırma yaparak. (Dil, kimya, biyoloji, uzay vs.)
Olabildiğince az insanla seyrek Aralıklarla görüşerek.
Özel alanıma burnunu sokacak kadar kimseyle yüz göz olmamak.( sevgili ve aile dahil)
Bu liste böyle uzar gider. Yine de bu listeye uymak için bile insanın önce boş vakti be bol nakti olması gerekiyormuş gibi gelebilir. Ben bir senedir böyle yaşamaya gayret ediyorum ve bşr senedir her şey iyi yönde değişmeye başladığını fark edebiliyorum. En önemlisi hele ki Türkiye gibi bir ülkede insanın kendine Zaman ayırabilme meziyetini geliştirmesinde saklı. Hiç birini yapamıyorsanız kesinlikle ilişkilerinizi mimimize edin. Vardı ya bir söz " cehennem başkalarıdır' gerçekten çok doğru, akıl sağlığımıza en büyük ket, bilerek ve ya bilmeyerek, eşimiz dostumuz ahbabımız canımız ciğerimiz dediğimiz kişiler tarafından vuruluyor. insan kendisine ayırdığı vakitle mutlu olmamıyorsa henüz kendini tanıyamamış demektir. Yığınların sizi delirtmesindense bırakın kendi yalnızlığınız sizi delirtsin.
insanların kalabalık olduğu yerlerden mümkün olduğunca bulunmayarak. Toplu taşıma araçları, gece klüpleri, stadyumlar, vs vs..
Yabancılarla mecburi olmadıkça birebir iletişimden uzak durarak.
Fanatizme gideceği belli olan her türlü konudan uzak durarak. Özellikle siyaset ve futbol.
Teknolojiyi hayatımın merkezine koymayarak.
Haftada bir bile olsa yüksek tempo ter koşusu yaparak.
Kır ve doğa gezileri yaparak.
Fırsat buldukça yalın ayak toprağa basarak.
Bol su içerek, ambalajlanmış bütün ürünlerden olabildiğince uzak durarak.
Fast food ve kola asla tüketmeyerek.
Gereksiz olan her türlü tüketimi kısıp,
Biriken parayı biriken sağlığın ikamesi için dah yararlı uğraşlar için harcamak.
Sevdiğim müzikleri dinleyerek.
Okunmadan ve izlenmeden ölürsem eksik kalacağımı düşündüğüm kitap ve filmlere vakit ayırmaya çalışarak.
Bilmediğim ve merak ettiğim bir konuda araştırma yaparak. (Dil, kimya, biyoloji, uzay vs.)
Olabildiğince az insanla seyrek Aralıklarla görüşerek.
Özel alanıma burnunu sokacak kadar kimseyle yüz göz olmamak.( sevgili ve aile dahil)
Bu liste böyle uzar gider. Yine de bu listeye uymak için bile insanın önce boş vakti be bol nakti olması gerekiyormuş gibi gelebilir. Ben bir senedir böyle yaşamaya gayret ediyorum ve bşr senedir her şey iyi yönde değişmeye başladığını fark edebiliyorum. En önemlisi hele ki Türkiye gibi bir ülkede insanın kendine Zaman ayırabilme meziyetini geliştirmesinde saklı. Hiç birini yapamıyorsanız kesinlikle ilişkilerinizi mimimize edin. Vardı ya bir söz " cehennem başkalarıdır' gerçekten çok doğru, akıl sağlığımıza en büyük ket, bilerek ve ya bilmeyerek, eşimiz dostumuz ahbabımız canımız ciğerimiz dediğimiz kişiler tarafından vuruluyor. insan kendisine ayırdığı vakitle mutlu olmamıyorsa henüz kendini tanıyamamış demektir. Yığınların sizi delirtmesindense bırakın kendi yalnızlığınız sizi delirtsin.
Neyi beklediğin fark etmeksizin; hayatın yarısı beklemek, diğer yarısı da beklemeyi öğrenmek.
Usta derecesinde olduğunu düşünmüyorum ama türk edebiyatı için kesinlikle lazım gelen bir renktir. Chuck palanhiuk ve celine arasında salınır. Celine' i saplantı derecesinde sevdiğinden bahsetmişti bir söyleşisinde. Kitaplarında sanki hep aynı şeyi yazmaya çalışıyor izlenimi veriyor bana, bunu da üretken bir yazar Olmasına, ve tek perspektiften aynı karanlığa bakmasına bağlıyorum. Chuck palahniuk okurkende aynı hisse kapılıyorum bu yönüyle chuck a daha fazla benZiyor. Celine çok üretken bir yazar olmadığı için ve yazdığı iki kitapta on kitap gücünde ruhundan damıtıp a ve öz yazan bir yazar olduğu için bu tekrara düşmemiştir. Ben Hakan günday' on daha az ve daha öz üretmeye başladığında on kat daha etkili bir yazar olacağına Eminim. Kitaplarında sonuna doğru sanki kurduğu atmosferin kasvetine kendi bile dayanamıyor ve sıkılmaya başlıyor. çözümlemeler hep aceleye geliyor gibi. Özellikle az kitabında son elli sayfa ' artık bitsin' diye bağırıyor cümleler. Her şeye rağmen iyi bir yazardır ve Türk edebiyatı için olması gereken bir renktir. Her yazar gibi en iyi eserini hala yazmadığını düşünüyorum. Umarım bunu başarabilen yazarlardan olur.
her gün kullandığımız şampuan ve sabunların içine ucuz maliyet adına tehlikeli kimyasallar konulduğunu tesadüf eseri öğrenmem ve kısa bir araştırma sonucunda vücudumuza sürdüğümüz o sıvıların içinde hiçte masum olmayan maddeler olduğunu öğrenmem sonucu, evde ki bütün şampuanları ve sabunları çöpe atıp yerlerine bitkisel sabun koyalı yaklaşık bir sene oluyor; cildimdeki ve saçımdaki değişimi günbegün fark ederek, doğal olanın, tıpkı yeme ve içmede olduğu gibi, suni olana göre ne kadar sağlıklı olduğunu bir kez daha bizzat deneyimleyerek görmüş olduğum gerçek temizlik ürünü. Ne kadar pahalı ve kaliteli olduğu fark etmeksizin, piyasada satılan tüm şampuanların içinde, Avrupa'da yasaklı olan sls maddesi ülkemizde hala kullanılmakta. Bu madde şampuan ve ya sabunların daha fazla köpürerek insana psikolojik olarak daha iyi temizlendiği hissini veren, bir temizlik ürünü için gereksiz ve kanserojen içeren bir madde olduğu bilindiği halde, hala kullanımı çok yaygın olarak devam eden ağır bir kimyasaldır. Saç diplerini ve tendeki gözenekleri görünmez bir zar gibi saran bu madde aynı zamanda vücudun doğal ten solunumunu neredeyse durma noktasına getirip saçlarda kepek ve vücutta pullanmalara sebep veriyor. Bitkisel sabun kullanmadan önce bu durumun benim cildimle ve saçlarımla alakalı bir durum zannederken şu an bir yıl öncekine kıyasla on kat daha iyi bir cilt ve saç kalitesine kavuştuğumu gönül rahatlığıyla söyleyebilirim. bu yüzden gerçekten bitkisel olduğuna emin olduğunuz sabunu gönül rahatlığıyla kullanabilirsiniz. Piyasadaki deterjan içeriğiyle hemen hemen aynı olan şampuan ve türevleri düşünüldüğünde insanın bedenine yapacağı büyük bir iyilik.
O gece
Yanında
Küçük bir odada
Karanlıkta
Yatakta
Tırmandım sana
Sen bana
Avuçladım sol memenden
Parmağım kalbine çarptı
Oda büyüdü
Sen büyüdün
Yatak büyüdü
Ahh' dedin
Bir ustura kesiği.
Yanında
Küçük bir odada
Karanlıkta
Yatakta
Tırmandım sana
Sen bana
Avuçladım sol memenden
Parmağım kalbine çarptı
Oda büyüdü
Sen büyüdün
Yatak büyüdü
Ahh' dedin
Bir ustura kesiği.
Saatler;
Sinsi bir kara akrep,
Yürür gibi sarı kumunda çölün,
Bayrağı kafasında asılı bir ölümü,
Değirmen taşları gibi,
Buğday değil, insan öğütür.
Sinsi bir kara akrep,
Yürür gibi sarı kumunda çölün,
Bayrağı kafasında asılı bir ölümü,
Değirmen taşları gibi,
Buğday değil, insan öğütür.
Ladies and gentelman, çok sevgili romalılar; karamsarlığa kapılmayalım, dünya çok uzun yaşayabileceğimiz bir yer değil. intihardan uzak durun, sağlığınıza dikkat edin.
Yarım kalmış bir cennetin kıyısındaydı;Zaman,
Önünde uçurum,
Arkasında kızılca toz duman,
ipleri kışlıklarla kaldırmışlar,
Yoksa, kendini asacaktı oğlan.
Bandinii
Önünde uçurum,
Arkasında kızılca toz duman,
ipleri kışlıklarla kaldırmışlar,
Yoksa, kendini asacaktı oğlan.
Bandinii
bitme vakti geldiğininde seZer bunu insan. Aklıyla değil, kalbiyle de değil. Arada kalmış bambaşka bir organdır bunu sezen. Henüz bilim bile bilmiyordur belki, karaciğer olabilir mesela ya da akciğer belki böbreküstü bezleridir, bilmiyoruz... Aşkın narkozu geçer, o güzel rüya biter ve uyandığın halde gözlerini kapalı tutmaya devam edersin, uyandın ama bir ümit der kandırırsın kendini. Zaten hep öyle değil midir, insan en çok kendini kandırırmış. Gerçek oradadır bilirsin; hemen başucunda ki kapalı pencerenin dışında. o boktan hayatla ince bir cam vardır Aranda. Ne olur bir kaç dakika daha ama bilirsin; tekrar girilmez aynı rüyaya.
Bittiyse de bitmiştir. Kabul etmek gerek.
Bittiyse de bitmiştir. Kabul etmek gerek.
Öbür dünya Hakkında o kadar çok efsane uyduruldu ki, onları tartışmaktan bu dünyada Nasıl yaşanır onu unuttular.
" Ve Bir kez daha anlıyoruz ki hayatlarımıZ aptalların elinde; bombalar patlayabilir, bombalar patlamayabilir."
Çok uzun zaman olmuş dinlemeyelim, bilenler bilir zaten. Tam cuma gecesi şarkısı.
Koop - koop island Blue
Koop - koop island Blue
1986 yılı ve gerisi. Daha doğmamışım. ne güzel, mis gibi, keyfim yerindeymiş.
Tayyip Erdoğan atatürk' ten daha iyi bir liderdir gibimsi...
Yorgunum julia,
Sözcükler gürültüyle devriliyor,
Bilmem kaçıncı keZ yazılıyor,
Gece gündüze evriliyor,
Bir buluşma tertibi gibi,
Ama bir taraf hep geç kalıyor.
Asrın A.
Sözcükler gürültüyle devriliyor,
Bilmem kaçıncı keZ yazılıyor,
Gece gündüze evriliyor,
Bir buluşma tertibi gibi,
Ama bir taraf hep geç kalıyor.
Asrın A.
Bira severler olarak, ülke şartlarında edinilmesi gereken hobi. internetten kolayca ulaşabileceğini sitelerden makul fiyatlara temin edilebiliyor. Kesinlikle bayilerde satılan biralardan daha güzel bir içim elde edebiliyorsunuz. bir kaç denemeden sonra kendiniz bile şaşıracaksınız. Çok hesaplı ve çok kolay bir hobi türü.
10 yıldan fazla bir zamandır bilgisizliğin, cehaletin, saygısızlığın, rüşvetin, yalakalığın, biatçılığım önemli birer vasıf sayıldığı ülke...
Ülkeyi idealize edecek genç nüfusunu anarşist, terorist, ateist, çapulcu diye ötekileştirip; üretimden, ekonomiden, politikadan bihaber ayaktakımını bu ülkenin geleceğini belirleyecek olanlar olduğu iddiasında olan bu inatçı, ayak direyen ve dediğim dedikçi anlayış a' dan z' ye devletin ve sosyal kurumların bütün kademelerine oturtmuştur. çürük, asılsız, hiç bir teorik açıklaması olmayan iş bilmez kafaların ülkenin sahibi olduğu çok açık bir gerçek. Kim ne kadar inkar ederse etsin; bugün ki görünen Türkiye fotoğrafı maalesef budur.
Ülkeyi idealize edecek genç nüfusunu anarşist, terorist, ateist, çapulcu diye ötekileştirip; üretimden, ekonomiden, politikadan bihaber ayaktakımını bu ülkenin geleceğini belirleyecek olanlar olduğu iddiasında olan bu inatçı, ayak direyen ve dediğim dedikçi anlayış a' dan z' ye devletin ve sosyal kurumların bütün kademelerine oturtmuştur. çürük, asılsız, hiç bir teorik açıklaması olmayan iş bilmez kafaların ülkenin sahibi olduğu çok açık bir gerçek. Kim ne kadar inkar ederse etsin; bugün ki görünen Türkiye fotoğrafı maalesef budur.