bugün
- 1 mayıs8
- anın görüntüsü11
- sözlüğün en götü güzel kızı12
- kocamsunun hazırladığı sürpriz14
- insana kendini kötü hissettiren şeyler18
- mustafa sandal'ın 1 mayıs paylaşımı8
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi15
- sözlükte ateist gibi takılan yahudiler12
- uludağ sözlüğün bitmiş olması18
- karınıza kaşarlı poğaça yapar mısınız11
- japonyada düşen insana yardım edenler12
- vahdettin'e hain diyenleri susturacak tarihi belge42
- güne bir şarkı bırak12
- tilki ailesi10
- bik bik'in balona binmesi18
- hamas bir terör örgütüdür24
- oksijensizsu13
- suriyeliler suriye'ye dönsün8
- sel felaketinin nedeni cehapedir9
- cumaya gidenlerin çok azalması15
- 170 boyunda olduğum için hep reddedildim24
- düşün ki o bunu okuyor14
- sözlük erkeğinden damat olmaz30
- temizlik hastası eşle sevişme öncesi diyaloglar14
- 30 nisan 2024 bayern münih real madrid maçı26
- çabuk vazgeçen insan10
- sırtınızı bir sözlük kızına dayar mısınız8
- fatih terim'in yuhalanması16
- ayça tilki10
- icardi190520
- memesi küçük olmak14
- adolf hitler9
- ben bu davanın savcısıyım8
- ideal duş alma sıklığı8
- sözlük kızından gelin olmaz23
- sürekli milletin entrylerini eleştiren tip11
- crop giyen erkek11
- vatandaşlık farkı alan otel15
- nazar değdi sözlük12
- 1 m dolara bu bebeğe sertçe tokat atar mısınız23
- icardi1905 silik olsun kampanyası8
- kızımın kiminle yatıp kalktığıyla ilgilenmezdim14
- şehirler arası aşk yaşamak10
- true'nin porno arşivi kaç gb9
- bir sözlük yazarını kaşır mısınız11
- aleyna tilki10
- herkes güncel fiyatını yazabilir mi9
- arkadaşlar sizden bir şey rica edebilir miyim22
- ağaç gövdesi gibi bacakları olan kadın14
- sözlük yazarlarının tatlıları8
entry'ler (14)
biz insanlar, zihinlerimizde yarattığımız tanrıyı elbet gün gelecek yok edeceğiz.
ama önce onun adına milyonlarcamızı kurban edeceğiz. adı ister allah olsun, ister god, ister kutsal ruh.
1000 yıl sonra hepsi bir tarih kitabında 3 sayfa geçecek.
ama önce onun adına milyonlarcamızı kurban edeceğiz. adı ister allah olsun, ister god, ister kutsal ruh.
1000 yıl sonra hepsi bir tarih kitabında 3 sayfa geçecek.
babamınki gibi bir hafızaya sahipseniz ilginç bir hal alabiliyor. babam 1 anığına adamı kaçarken ve profilden alacakaranlıkta görüyor. daha önce sıradan bir günde nerede gördüğünü hatırlıyor. aynı gün de yakalattık. sonra ne mi oluyor? akşama kalmadan serbest. ailesinin dövdüğünü duyduk da bir nebze içimiz rahatladı.
birileri diziyi bu ya da şu sebeple sevmemiş. tamam bunu anlıyorum. ama programı izlememeyi, televizyonu kapatmayı veya başka birşey izlemeyi düşünmüyor. illa bana da izletmiyecek. hasta ruhlu herifler.
ikincisi ilkinin kendi zamanındaki verdirdiği heyecanı veremeyen ancak muhteşem senaryosu ve akışıyla övgüyü hakkeden bir oyun. blizzard'ın yapıp ta iyi olmayan oyun zaten tarihte hiç olmadı
vezir parmağı.
bu ismi kim bulmuş, nereden aklına gelmiş hep merak ederim.
bu ismi kim bulmuş, nereden aklına gelmiş hep merak ederim.
4-5 yaşımdayken hergün öğlene kadar tutardım. tabi kahvaltıdan sonra başlardı orucum. dedem de iki günkü yarımları bağlar ve tek bir oruç yapardı. sevgili dedem, özledim seni. şimdi tutmadığımı görsen kızardın heralde!
hayatımda iki defa, ve ikisinde de devasa bir köpeğin insafına kaldım. korkunç. birini anlatacağım.
ağaçların arasında koşu yaptığım bir gün, artık nasıl hayallere dalmışsam dibine gelmeden farketmediğim, bir anda bir metre önümde cehennemden gelmiş gibi hırlayan ve ağzındaki salyaları yere kadar uzanan o yaratıkla karşılaştım. saniyeler dakika uzunluğunda geçmesine rağmen adım dahi atamadım. ne adımı, kaşımı bile oynatamadım. ama onun hırıltıları arttı, salyaları yerlere yayıldı. sonra ingilizce de olsa duyduğum insan sesiyle biraz rahatladım. "friend, friend" diye bağıran yaşlı bir çift sakince yaklaştı ve evcil olduğunu o an anladığım köpeği alıp sanki çok normal bişeymiş gibi selam vererek devam ettiler. bende koşu zaten yalan oldu. hem zaten o titreyen dizlerle nereye koşacağım ki. 5 dakika sonra aklım başıma geldiğinde o friend lafını bana korkmamam için değil de, köpeğe sakinleşmesi için söylediklerini ancak algılayabildim. çok sinirlendim, geri dönüp hesap sorma planları yaptım ama öyle bir köpeği olan adama ne yapabilirsin ki. çektim sineye.
ağaçların arasında koşu yaptığım bir gün, artık nasıl hayallere dalmışsam dibine gelmeden farketmediğim, bir anda bir metre önümde cehennemden gelmiş gibi hırlayan ve ağzındaki salyaları yere kadar uzanan o yaratıkla karşılaştım. saniyeler dakika uzunluğunda geçmesine rağmen adım dahi atamadım. ne adımı, kaşımı bile oynatamadım. ama onun hırıltıları arttı, salyaları yerlere yayıldı. sonra ingilizce de olsa duyduğum insan sesiyle biraz rahatladım. "friend, friend" diye bağıran yaşlı bir çift sakince yaklaştı ve evcil olduğunu o an anladığım köpeği alıp sanki çok normal bişeymiş gibi selam vererek devam ettiler. bende koşu zaten yalan oldu. hem zaten o titreyen dizlerle nereye koşacağım ki. 5 dakika sonra aklım başıma geldiğinde o friend lafını bana korkmamam için değil de, köpeğe sakinleşmesi için söylediklerini ancak algılayabildim. çok sinirlendim, geri dönüp hesap sorma planları yaptım ama öyle bir köpeği olan adama ne yapabilirsin ki. çektim sineye.
maddi durumu uygun olan herkesin bağış yapmasını dilediğim vakfın kurucusu. (gönüllü çalışmaları da var.)
kitaplarını okuyarak büyüdüğüm eşsiz kişilik.
insanın ölürken bile beyninin dipdiri olabileceğini ve bunun ancak beyni çalıştırarak olacağını kendi üzerinde gösteren ölümsüz yazar.
kitaplarını okuyarak büyüdüğüm eşsiz kişilik.
insanın ölürken bile beyninin dipdiri olabileceğini ve bunun ancak beyni çalıştırarak olacağını kendi üzerinde gösteren ölümsüz yazar.
nihayet geldik. ben sizi uzaktan uzağa seviyordum. dur bakalım, gelecekte beraber neler yaşayacağız.
filminin eski versiyonunu çocukken izlemiştim. bugun tek sahnesini hatırlamama rağmen o gün çok etkilendiğimi hatırlıyorum. az önce 2010 yapımını izledim. keşke tek kelimeyle ifade etmek mümkün olsaydı. ama yapamayacağım. 3 kelimeyle gereksiz, uyduruk, cansıkıcı. ancak 3D olarak düzgün fizikli çıplak kadın görmek istiyorsanız izleyin. eh, bu da bir sebep.
tüm bölümlerde purosunu yakmak için çakmak veya asla yanından ayırmadığı defterine not almak için kalem soran müthiş karakter. tam kapıdan çıkarken son anda geri dönüp canalıcı soruyu sorması vazgeçilmez bir diğer tipik özelliği. ancak izleyebilmek için bazı karakterlerin ağır aksanını anlayacak kadar ingilizce bilmek şart. çünkü türkçesini veya altyazısını bulmak mümkün değil. ah, trt arşivlerine ulaşmak bir mümkün olsaydı.
higgs parçaçığı için deneysel fizikçi leon lederman'ın kullandığı terimdir. aynı isimli kitabı, kuantum hakkında fikir edinmek isteyenler için nüktelerle ve espirilerle dolu, okuması zevkli, formul ve matematik barındırmayan bir çalışmadır.
gerçekten de bu hoş karşılanmama durumu anlaşılır gibi değil. ürkmeyin sevgili eskiler. taze kan canlandırır, dirileştirir gençleştirir. hep birlikte daha da güzelleşeceğiz. bir sekizinci nesil olarak iyi anlaşacağız gibi geliyor.
yahoo'nun yahoo olduğu günlerde, yani google, gmail, youtube, torrent, rapid filan daha yokken, yahoo henüz parlayan yıldızken bu account ismini kullanırdım. sonra her nasılsa bir ara şifremi unuttum. 12'yi aşkın senedir hatırlayamadım. başka şeyi bu kadar düşünsem profesör olurdum. Neyse lafı uzatmayayım, eski bir ismi yeniden canlandırayım dedim.