bugün

entry'ler (31)

padişah birinci abdülhamid

rusya'nın 2.katerina iktidarı sırasında yayılmacı politikasıyla boğuşan padişah. osmanlı imparatorluğu'nun gücünden çok şey kaybettiğini gösteren osmanlı-rus savaşlarında iktidardaydı.

iyi niyetine rağmen iktidarı sırasında büyük başarısızlıklar yaşandı.

1780'li yıllarda dönemin avrupasının güç dengesini gösteren böyle bir karikatüre de konu olmuştu:

http://www.zamantika.com/...h-ve-carice-kumar-oynarsa

karaköy

istanbul'un en eski ticaret merkezlerinden olan semt. Malum yerden öte bir tarihin bulunduğu yer...

http://www.zamantika.com/...0lar/bir-zamanlar-karakoy

1917 selanik yangını

izmir yangınından önce ege'nin öteki yakasında bir şehri kül eden acı hatıra...

neden çıktığı genel olarak tartışmalı olan Selanik Yangını 1912 yılında Yunanlıların eline geçen bir Osmanlı şehri olan Selanik'in toplumsal yapısını tamamen değiştirmişti.

1917 Büyük Selanik Yangını, Yunanistan'ın ikinci büyük şehrinin üçte ikisini yoketmiş, çoğunluğu Türk ve Musevi olan 70 bin kişiyi evsiz bırakmıştı.

32 saat devam eden yangında, 1 kilometrekare alan içerisinde 9500 ev yanmıştı.

yangından önce, Selanik Balkanlardaki, batı standartlarına en yakın ve en modern şehriydi. Nüfusun büyük bölümü Museviler, daha sonra Türklerden, sonrasında da Rumlar, Bulgarlar, Rumenler ve diğer milletlere bağlı azınlıklardan oluşuyordu.

selanik mahkemelerinin yaptıkları araştırmalara göre yangın 18 Ağustos'ta öğleden sonra 3 sularında, şehrin merkezi ile yukarısı arasında kalan Mevlane'de bir sığınmacının evinde başlar.

yakında suyun olmaması sebebiyle yangın söndürülemedi ve sert esen rüzgarın da etkisiyle komşu evlere de yayılan yangın, Selanik içlerine kadar yayılmaya başlar.

selanik halkı 1. Dünya savaşı dolayısıyla şehirden bulanan ittifak güçlerinin suları kendi kamplarına ve hastanelerine taşımaları sebebiyle, yangına karşı su bulmakta zorlanıyordu.

daha da önemlisi, şehir yönetimine bağlı bir itfaiye kuvveti bulunmamaktaydı. itfaiye sadece birkaç sigorta şirketine bağlı ve bu sigorta şirketlerinden talep edenlere hizmet veren bir özel güçtü. Buraya bağlı itfaiyeciler ise eğitim almamış ve gerekli alete de sahip değillerdi..

yangın, şehrin %32'sine denk gelen 1 kilometrekarelik bir alanı yok etmiştir.

yanan binalar arasıda Postane, Telgraf Ofisi, Belediye Binası, Su ve Gaz idareleri, Osmanlı Bankası, Yunanistan Milli Bankası (şu anda Finansbank'ın sahibi olan NBG), Atina Bankası ve içerdeki mevduatlar, Saint Demetrius kilisesinin bazı kısımları, diğer iki Ortodoks kilisesi, Saatli Camii, diğer 11 cami, başhahamın bulunduğu bina ve bütün arşivi, 33 sinagogdan 16’sı, birçok gazetenin matbaası bulunmaktaydı.

şehirdeki 7695 dükkandan 4096'sı yanarak yokolmuştur. Bu dükkanların %70'ine sahip olan Musevi çoğunluk yangın sonrasında işsiz kalmışlardır Yaşam alanları yanan Musevi nüfusun yarısı şehirden taşınmak zorunda kalmıştı.

yunan hükümeti yangın sonrası türk ve yahudi nüfusunun büyük bir kısmına evlerini ve işyerlerini tekrar yapmalarına izin vermeyerek aslında niyetinin ne olduğunu göstermiştir.

selanik yangınını anlamadan 1922 izmir yangını kolay anlaşılamaz.

yangın fotoğrafları: http://www.zamantika.com/...rken-selanik-yangini-1917

yangın sonrası: http://www.zamantika.com/...r/selanik-yangini-sonrasi

milli içkimiz

birden çok çeşiti olan milli özelliğimiz...

neden tek bir tane olsun ki? bu tekdüzelik başbakanımızın hayata bakışının bir özeti aslında. kendi beğendikleri veya inandıkları dışında hiçbir özelliğe hiçbir yeniliğe hiçbir değişikliğe saygı duyamamak empati yapamamak...

kımız, ayran, rakı, şalgam, mırra, şerbet vb... çok çeşitlilik aslında güzel olan değil mi? başbakanımıza göre değilmiş işte...

niğde deki atatürk heykelinin kerhaneyi göstermesi

belaltı saygısız ve manasız bir atatürk'e saldırı cümlesi...

aynı seviyede cevaplar alınca da buna ağlayan bir atatürk düşmanı. bir de kibirli olmakla suçlamış herkesi.

aynı adam benzer bir cümle kendisinin çok saygı duyduğu veya kutsal olarak gördüğü biri veya birşey için kullanılsa ortalığı velveleye verirdi ama.

empati yapmadan demokrat olunmaz.

kutlu doğum haftası ile noelin farkı

birinin okulu vardır diğerinin ise yoktur...

http://www.zamantika.com/...0lar/noel-baba-okulu-1948

adnan menderes

günümüzde onun devamı olduğunu iddia edenlerle arasında çok farklar olan bir devlet adamı.

hayattan zevk alan ve yaşayan birisi. günümüzün yobazları ile biraz zor geçinirdi.

doğruları hataları kısmına girmiyorum fakat demokrat parti balosunda galiba içkisini yudumluyor...

http://www.zamantika.com/...emokrat-parti-balosu-1957

başbakan şimdi bir parti liderini böyle görse demediğini bırakmaz.

çanakkale savaşı

25 Nisan'da Kara Harekatının başladığı savaştır...

http://www.zamantika.com/...kkale-savasi-fotograflari

ermeni yüzsüzlüğü

yüzsüzlük biraz ağır kaçsa da bilinçsizlik denecek olgudur.

ermeniler de tarihlerini bir kısmından bihaberler. Bu arkadaşları herhalde barış gönüllüsü zannediyorlar;

http://www.zamantika.com/...graflarla-ermeni-ceteleri

fenerbahçe

irlandalı eski Tottenham futbolcusu James Donnelly 1935 yılında başına geçtiği takım...

Takımın Jseof Sweng'den sonra 2. yabancı hocası olan Donnely gençlere verdiği önemle biliniyordu.

http://www.zamantika.com/...hce-yabanci-hocaya-emanet

nazım paşa

Osmanlı imparatorluğu'nda Balkan Savaşı sırasında Harbiye Nazırı olan zat. Başkomutan vekili olarak katıldığı ( o zamanki anayasaya göre başkomutan padişahtı) Balkan Savaşı ağır yenilgi ile sonuçlanmıştı.

Balkan Savaşları sırasında tamamen yanlış bir strateji izleyerek, savunma yerine saldırı prensibini benimsemiş ve savaşın tam bir çöküntü ile bitmesine sebep olmuştur.

istihbarat konusunda yanılmış, Balkan Devleri ordularını olduğundan daha zayıf görmüş ve seferberlik ve terhis konularında büyük yanlışlara düşmüştü.

Lojistik konusunda da yaptığı hatalar Osmanlı'nın Balkanlardaki çöküşüne sebep olmuştu.

Kendine o kadar çok güveniyordu ki "Bir veya iki hafta sonra Sofya'ya gireceğim" diyordu. Oğlunu da savaşta kaybetti.

Bütün bunlardan sonra 23 Ocak 1913 tarihinde Sadrazam Kâmil Paşa'nın hükümetine karşı ittihat ve Terakki tarafından yapılan meşhur Bâb-ı Âli Baskını sırasında vurularak öldürüldü...

http://www.zamantika.com/...kan-savasi-baslarken-1912

ankara

bir zamanlar ilkbaharın bambaşka geldiği bir şehir...

http://www.zamantika.com/...r/ankara-da-ilkbahar-1930

en az fenerbahçe kadar ezik takım

ispanya'da real madrid, italya'da juventus, fransa'da psg'dir...

bir de keşke futbolla ilgilenmese de rahat etsek dediğimiz ezikler vardır o ayrı...

gazze birşba kudüs üçgeninde katledilen 50bin türk

çöken bir imparatorluğun kayıplarıdır...

bir kısmının fotoğrafları da buradadır: http://www.zamantika.com/.../gazze-dusmeden-once-1917

şampiyon galatasaray

2012-13 sezonu için doğruluğuna birkaç maç kalmış slogan...

bir fenerbahçeli olarak tebrik etmek lazım, kolay bir başarı değildir.

bütün türkiye nin fenerbahçeyle alay etmesi

aşağılık kompleksidir. lig 2.si, uefa'da ve türkiye kupası'nda yarı final oynayan bir takım ile alay etmek ergenlikten öte bir şey değildir aslında.

mesela benfica maçında fenerbahçe yenilirse ülke puanı, ne de olsa türk takımı diyenlerin hepsi bir ağızdan fenerbahçe'ye salça olacaktır.

bu ikiyüzlülüğe fenerbahçeliler alışıktır...

topuklu ayakkabı

güzelliğe ivme veren bir ayakkabı çeşiti...

babet denen acayip şey ne kadar cazibe düşmanı ise topuklu ayakkabı bir o kadar cazibe doludur.

sabri gökhan zan servet ç hakan balta defans hattı

dosta korku düşmana güven veren bir defans hattıdır...

manuel fernandes

şu an türkiye'nin en iyi orta sahası. dünya futbolundaki en underrated oyunculardan da biri.

ne o beşiktaş'ın değerini biliyor ne de beşiktaş onun. galatasaray'da veya fenerbahçe'de olsa şu an lig bitmişti...

mustafa kemal atatürk

zamanında halkı tarafından çok sevilen bir lider...

Ankara halkı onu görmek için hiçbir fırsatı kaçırmıyormuş;

http://www.zamantika.com/...afa-kemal-i-bekliyor-1923