bugün

yolculuk hazırlıkları esnasında arada atıştırılan yiyeceklerden birinin bozuk olması sonucu servise bindiğinizde karnınızdaki gurultu fırtınasıyla başlayan, otobüse bidiğinizde de dünyanızı karartan durum.
sictiginiza delalettir. 3 secenek vardir.
1- en yakin eczaneden reflor sase alinip, yarim bardak suyla fondip yaparsiniz.
2- seftali suyu keser belki diyip, yuzde 50 riziko ile yola cikarsiniz.
3- otobusun agzina s.carsiniz.
kişinin, otobüsün tuvaletinde yolculuk etmesine neden olur.
yol stresinden mütevellit olacak durumdur.
ucak yolculugunu da goz onune alirsak ccok cok zor olan durum. dusman basina gelmesin. ucakta tuvalet var diyebilirsiniz ama filmlerde gordum ben ucakta canavar yilan, orumcek vs oldu mu mutlaka tuvaletteki oluyor once.
*'tır. *'dir.
ama her şeye rağmen 'bizden bir şeydir'dir o, tanıdığımız bildiğimiz bir durumdur. yadırgamamak lazımdır.
yolculukların en uzunu olacağının göstergesidir.
şehirlerarası otobüs yolculuklarında böbrek ya da diş ağrısı çekmek kadar fena bir durumdur. allah düşmana vermesindir.
önce mola yeri sorulur muavine, cevap alındıktan sonra çıkış yoluna ilerlemeye başlamıştır zaten pıtırcıklar, ışığı görmeye ramak kala tutmaya çalışırken pıtırcanları soğuk terler boşalır gözler büzülür ve muavin tekrar çağırılıp otobüs durdurulur, herkesin bakışları arasında yola iner ve kimsenin görmeyeceği bir yere bırakılır, konya civarında durmuşsa eğer otobüs, kimsenin görmeyeceği yer yoktur, rezilliğin altın madalyası otobüste size takdim edilir, ha bir de bu okul gezisiyse ve daha 12 yaşındaysanız, yan etkileri bir ömür sürer.
yoluna göre değişen hadisedir. misal konya pozantı civarı bir yolda iseniz 300 km yol boyunca durmak olmaz ve o beğenmediğiniz büzüğünüz kahramanınız olmak zorundadır.
öl daha iyi durumu. yaşamadan bilinmez.

bir kez başıma gelmişti. bu çileli yolculuktan bahsedeyim.

yolculuk günü dikkat etmeyince üşütmüşüm. her şeyin, kabus dolu saatlerin başlama nedeni yani. başladık yolculuğa. ilk mola kısa süre sonra geldi. indim, hallettim. iyi geldi. sorun yaşamadım yani başlarda. gece yolculuğuydu. o yüzden, ilk moladan sonra dalmışım. ikinci mola verildiğinde gözlerimi açtım dünyaya. mideyi kontrol ettim. baktım sorun yok gibi duruyor, inmeyeyim dedim. uyku tatlı tabi. uykuya devam ettim.(ki bu hayatımda en çok pişman olduğum kararlar arasında yerini aldı) ettim etmesine ama sabaha karşı uyandım bir karın ağrısıyla. saate baktım yolun bitmesine daha 4 saat kadar var. aldı bir korku. yolu da iyi bilmiyorum. mola verdi mi, verecek mi soruları arasında yolu izlemeye koyuldum, endişeli bakışlarla. aha burada verebilir, yok yok kesin burada verecek falan derken uzun bir zaman geçti, mola yok. tabi durum kötüye gidiyor. kıvrana kıvrana mola tahmin etmeye devam. bir iki yerde yolcu indirdi alan ama inilecek gibi değil. içimden kendime, şoföre, yola aklıma kim/ne gelirse saydırıyorum.

nihayetinde 4 saat sancılarla şöyle böyle geçti, mola vermeden. otobüsten attım kendimi dışarı. aldım eşyaları. koydum bir kenara, ama bilgisayarmış, bavulmuş gözümde değil. çalınırsa çalınsın. yeter ki kendimi şu tuvalete atayım, başka bir şey istemiyorum modundayım. zor da olsa başardım. işimi hallettim, döndüm. ama yanılmışım, çile bitmemişti benim için. serviste geçen dakikalar da hayatı zindan etmeye yetecek cinstendi. onu da atlattıktan sonra çok sevgili, biricik tuvaletime kavuştum. allah ayırmasın.
"ooooooooooo çok kötü yaaa" tepkisiyle ifade edilebilecek acınası durumdur. benim de çişim gelmişti arabayı durdurtup yol kenarına işemiştim ama, bu isal aga çok kötü yaa. sıç altına gitsin aq. çekilmez...
çok kötü bir durumdur efendim fakat beterin beteri vardır.
(bkz: sevgiliyle ilk buluşmada ishal olmak)
berbat bir durum olsa gerek.
milletin uyuduğunu sandığın bi ara aslında herkes karnından gelen sesleri dinlemektedir.
inerken damla damla kahverengimsi sulu bokla inersiniz otobüsten.
dünyanın en mırdar olayıdır.
ilk bulunan dinlenme tesisinde kola ve leblebiye abanmaya yol açan acı verici durum.
zaman kavramının göreceli olduğunun bilimsel ispatıdır. Muavinin söylediği 10 dk sonraki tesise bir türlü varılamaz varılsa bile iş işten çoktan geçmiş olabilir.
Bu gece yaşamak zounda okduğum durum. Allah belasını versin adana dürümün.
muzla düzeltilebilecek durum. şeftali de olur muz sevmiyosan.
ilk molada sek türk kahvesi içmek iyi gelir.
Bir çay tabağı dolusu kuru Türk kahvesi ve limon ile önüne geçilebilecek olan sıkıntıdır.
işte o an dünya durur ve göklerden gelen bir mesaj vardır.

-sakın osurma.
Hiç başıma gelmedi ama allah düşmanımın başına bile vermesin durumudur.