bugün

ikisini de denedim şehir dışı taraftarıyım. şehir içinde liseden bir farkı olmuyor.
bundan önce seçilmesi düşünülen üniversitelerin kalitelerinin değerlendirilmesi gerekli olan ikilem.
bir muğlalı olarak antalya'DA üniversite okumuştum. şimdi düşündüm de hayat bana güzelmiş.* tabii ki şehir dışında okumalısınız böylelikle olgunlaşıp hayata dair bir şeyler öğrenmiş olursunuz.
Üniversite sadece üniversite değildir. Kendi ayakların üzerinde nasıl durulur, ev nasıl geçindirlir, faturalar nasıl takip edilir, elindeki bütçe nasıl kullanılır soruların cevabı oradadır. Hayata atılmadan önce son duraktır. Aidatı ödeyemeyip kapıcıdan fellik fellik kaçmak da, bazı akşamlar sadece çorba içmek de üniversiteye dahildir. Sonradan hep tebessümle anılan anılar için naçizane fikrim, şehir dışıdır. Unutmadan, en güzel yıllardır. Kıymetini bilin.
Eğer kendi şehrinizde kalmanızı gerektirecek bir durum yoksa, cevabı: "kesinlikle şehir dışı" olan soru. Şehir dışında okumak, insana her anlamda katkı sağlıyor gerçekten. Sunay Akın, Solotürk, Ahmet Şerif izgören, Üstün Dökmen, Oktay Vural, Bingür Sönmez, Leman Sam, Semih Saygıner gibi birçok değerli ismi canlı olarak dinleme ve görme fırsatı da buldum bu sayede. Beni en çok sevindiren, Sunay Akın oldu. Çünkü bir hesabına mesaj olarak yazdım. "Okulumuzun Troya Kültür Merkezi'ne gelir misiniz?" içerikli bir mesajdı. Ardından okulda bir afiş gördüm: "Sunay Akın Söyleşisi, yer: Troya Kültür Merkezi" şeklinde. Çok sevindim. Çanakkale 18 Mart Şehitleri Anma etkinlikleri kapsamında Sunay Akın da vardı o yıl. Çok güzel anlatmıştı Türk bayrağındaki 5 köşeli yıldızın anlamını. O 18 Mart programında Solotürk de vardı. Belediyenin sitesinde etkinliklere bakarken görmüştüm. Ama 18 Mart haftası Çanakkale'de bambaşka yaşanıyor gerçekten. Ülgür Gökhan ekibi ve üniversitemiz çok güzel isimleri konuk etti, çok güzel faaliyetler düzenledi Çanakkale'de öğrencilik hayatım boyunca. Özellikle son yıl unutamayacağım güzellikteydi. Sunay Akın, Solotürk, Üniversitemizin gözlemevi'nde teleskop ile Satürn'ü gözlemleme etkinliği, hocalarımız ile radyo programına canlı yayın konuğu olmak, Oktay Vural'ın konuk olduğu Genç Bakış programının okumuzdan canlı yayın yapması ve o programda ilk söz hakkı alan öğrenci oluşum (Cumhurbaşkanı nasıl olmalı? Sorusuna "kadın olmalı" cevabını vermiştim. O zaman da Akşener konuşuluyordu.) ve daha sayamadığım pek çok güzel anılar, tecrübeler, hepsi şehir dışında okumamın katkıları. Benim için güzel bir tecrübe oldu. Her gence tavsiye ederim.
şehirdışı kesinlikle. 10 sene önce ben böyle yaptım. hiç de pişman değilim. Adanadan istanbula geldim. sonrada istanbula yerleştim. Çok fazla şey öğreniyorsun. Seneye kardeşim ÖSS'ye girecek. Onun da tercihlerini şehir dışı yapacağız.
Artık evinin yakınındaki üniversiteye gitmiyor musun?
istanbul’da oku. Okuyamıyorsan ailenden başka şehirde oku. Üniversite bu. Hayattan çaldığın 4 yıl. Gerisi zulüm.
Rahat etmek fakirlik çekmemek ve anne yemeği yemek için şehir içi. kendi ayaklarının üstünde durmayı öğrenmek daha fazla insanla tanışmak hayatı öğrenmek daha rahat hareket edebilmek sapıtmak bozmak cozutmak itlik serserilik yapmak için şehir dışı. yani olay senin ne istediğine bağlı.
şehir dışındayım pişmanım.
buradakileri şehir dışı diye gaza getirmeyin dostlarım. sözlüğün % 90 ı içe kapanık, zora gelemeyen, havadan nem kapan, ailesine bağlı, efendi tipler bende öyleyim kötülemek için söylemiyorum. bu gibi insanların ha deyince alıp başka bir dünyanın içine bırakmak kolay olmuyor bakın acayip depresyona girersiniz hemen adapte olamazsınız belki de yapamazsınız siz aşırı zor güvenen, güvendiği zamanda onsuz yapamayan kişilersiniz, farklı yere alışmak sizin için zor olacak. bunları düşünün öyle tercih yapın. tabii ki sorumluluk almak, kendi işini kendin halletmek özgüven kazanmak güzel şeyler bunları elde etmek için rutinden çıkıp şehir dışını tercih etmek tabi ki daha yararlı olacaktır ama gitmeden önce bir profesyonel destek alın yoksa zor geçiyor o dönemler..
Duruma göre cevabı değişebilen bir soru. Ancak şehir dışında okumanın her yönden faydasını görmüş biri olarak tavsiyem: şehir dışı. Şehir dışında okumak, mücadele ruhumuzu güçlendiriyor. Kendi kendimize yetebilen hatta artabilen bireyler olmamızı sağlıyor. Evet, kaldığınız yer güvenli olmasına rağmen, bazı geceler sebepsizce korkudan uyuyamayacaksınız. Mesela ben taş devri diyeti uygularken, bir akşam nohutları suya koymuştum ve o gece "çat çut" ses gelince "fare mi girdi?" Diye korktum; Tam da o gün ekşi sözlük'te mi bir yerde "Fareler kuyruğunun geçtiği her yerden içeri girebilecek kadar esnektir." Bilgisini öğrenmiştim. Ve uyuyamadım korkudan. Sonra öğrendim ki, suya konulan nohutun öyle ses çıkarması normalmiş. Şehir dışında okumak, ev konforundan uzak olabilir; Ama bazen güçlenmek için konfor alanını terk etmek gerekebilir. Mücadele ruhu kazanmak isteyen her genç, aileden uzakta okumalı, sorunlar ile kendi kendine başa çıkmayı öğrenmeli bence. Benim için güzel bir tecrübe oldu.
iyi bir üniversitede sevdiğin istediğin bir bölüm.
Daha iyi olan bölüm hangisindeyse o. Bölüm farketmiyorsa tabiki şehir içi. Şehir dışı bir yerden sonra bayıyor mal mal insanlarla ev arkadaşlığı falan yapıyorsun. Gerek yok bence.
Kişinin karakterine göre değişebilecek olay.
Eğer benim gibi yıllarca yatılı okul okumuş biri iseniz dışarda okumak size muazzam bir deneyim ve heyecan katar.