özgürlük

öylesine bir özgürlük olsun ki, içimiz toprak koksun... *

ne yaptığını bilmemenin, bildiklerini de gülümseyerek izleyebilmenin mutluluğu.

yarını düşünmeden rahatça uyumak.

"kendimizi özgür zannediyoruz, oysa ki sadece ipimizi biraz uzun bırakmışlar. sınırlara gelince fark ediliyor bu. dışarı çıkmak isterken kendini cama vurup duran yarı delirmiş karasinekler gibiyken. sadece geceleri, yapayalnız ve yalınayakken anlaşılabilecek şeyler var."

afilli filintalar

emrah serbes

özgürlüğün tanımı iyi yapılmalı; özgürlük istediğin şeyleri istediğin vakit yapabilmek değildir. böyle bakılacak olursa insan kendini bir çölde istediği zaman koşamadığı sıcaktan uyuyamadığı için özgür hissedemez. yine böyle bakacak olursak yaradılışımızın, yaradılışımızdan dolayı öne gelen aklımızı sınırlandırıdığını görebiliriz. özgürlüğün gerçek tanımı şudur: kafa olarak hiç bir insanla etkileşime girmemektir özgürlük. bu yüzden doğada yalnız olunduğunda özgür hissedilir. özgürlük kavramı iki veya daha fazla insanın varlığında oluşan bir kavramdır. bu yüzden bazı felsefi kişilikler tarafından toplum hiyerarşi tanrı yaradılış her şey reddedilebilir. bunları ayrı ayrı reddeden olduğu gibi bütünüyle reddedenler de var.

edit: toplum olmadığı vakitler özgürlüğün tanımını yapmaya ihtiyaç duymayacak kadar özgürdük...

(bkz: hanif)

https://www.google.com.tr.....0.0...1ac.1.f8bkCEUs_Fo

#18182054 insanlara bu şekilde empoze edilen şey.

ve özgürlük adı altında yozlaştırılıyoruz.

siz inansanız da inanmasanız da.

özgürlük bu değil.

herkesin kendi bireysel kararlarını alabilmesidir.
yozlaşma falan değildir. bazıları nerelerinden düşünüyor merak ediyorum.

Hesap vermek zorunda olmadığın birilerinin olmaması.

özgür olmak zordur.

özgürlük başkaları tarafından sağlanabilecek bir kavram değildir, çünkü özgürlüğün temelini istek değil düşünce oluşturur.
özgürlük sınırsız da değildir, çünkü doğruların olduğu kadar yanlışlarda vardır.

özgürlüğün özü ruhta gizlidir. insan bedeniyle sadece kısıtlı şeyler yapabilmek mümkündür, yeterince özgür olmaya imkan yoktur. insan bedeni uçamaz, başka birinin yerine geçemez, duvarları delemez, bazıları yürüyemez ve ya konuşamaz bile. o yüzden ruhun önemi burada başlar.
insan ruhu özgürlüğün tam manasıyla karşılığını oluşturur. düşünce gücü ile ruhu özgürlüğün çeşitli evrelerine ulaştırabilmek mümkündür. bu herkeste olan kabiliyettir. fakat zor olan bu saklı kabiliyetin farkına varmaktır. farkına vardıktan sonra özgürlüğe neredeyse kavuşulmuş demektir

geriye tek kalan özgürlüğü benimseyip ruhun beslenme kaynağı kalbi temiz tutmak ve sınır kapılarını sadece allahın yoluna göre belirlemek. menzili sonsuz bir özgürlük hayata üçüncü bir göz açar, kapaklarında hoşgörü, mutluluk ve huzur olan.

Neredesin diye sordugumdur. bir turlu kavusamadim platonik ask gibidir ben de ozgurluk.

vicdanın rahat, ruhunun huzurluğu olduğu zamana denir.

Hiç kimseyi umursamamaktır. Toplumun katı kurallarını yıkıp bu benim hayatım istediğim gibi yaşarım demektir. En çok sözünü ettiğimiz aşk sözcüğü kadar sömürülmüş lakin güzelim Türkiye'de varlığı tartışılacak olan kavramdır. Yaşadığının farkında olmaktır özgürlük.

bir ise gir. ise git. evlen. çocuk sahibi ol.
modayi takip et. normal davran.
kaldirimlarda yürü. televizyon izle
kanunlara uy. emekliligin için para biriktir.

simdi tekrar et: '' i am free! ''

iki kere ikinin dört ettiğini rahatça söyleyebilmek, insanların demir parmaklıkları göremeyince içinde bulunduğu sandığı durumdur özgürlük. gerçek özgürlük ise görülmeyen parmaklıkları farkettiğin anda duyduğun hazdır.

devlet tarafından ipotek edilmesi bir yana belki okul çıkışı, belki mesai bitimi, belki de eve gidiştir özgürlük, kim bilir ?

http://galeri.uludagsozlu...6zg%c3%bcrl%c3%bck-nedir/

budur.

Ozgurluk kendi iraden ile yasayabilmendir bence ; yani hayat , insanlar sana nasil duvarlar koyuyor, yollar belirliyorsa , senin o yollari secmenin yaninda kendi yolunu , kaderini secebilmendir . O yaninda kalbini tasiyan adam bedenen ozgur degildir belki , bir seylere bagimli yasiyordur tipki sigara tiryakilerinin bedenen ozgur olmadigi gibi, ama hayaline , dusuncelerine sansur koyamaz o kalp . Ozgurluk o adamin elindedir , ister yasatir hayata karsi durur isterse de o birlikte tasidigi kalp islevi goren aleti tasidigi gibi , hayallerini , umitlerini bir hamal gibi icinde bir yuk olarak tasir , asla isleve dokemez.

19. yüzyıldan itibaren abd, ingiltere ve fransa'da gelişimini hızlandıran kavram. ancak özgürlükler ülkesi olarak bilinen abd'de bile henüz istenilen seviyeye ulaşamamıştır. çünkü özgürlük sınırsız bir alandır.

Nicki ozgurluk olan yazardan bahisle: Yeryüzünde karşınıza çıkabilecek en aşağılık insan türü temsil eden yazar: Aptal, cahil, acımasız, kin ve nefret dolu.. Hayvanlardan bile aşağılık bir şekilde kin kusuyor,kin dolu, öldürmeye programlanmış köpek gibi...

http://www.uludagsozluk.com/e/18445876/

Önce şunu okuyun.. Eşcinsel insanlar 12-13 yaşında bu durumlarını anlamalarıyla beraber kendilerine düşman, onları kabullenmeyen bu dünyayla baş başa kalıyor, kimseden yardım alamıyor, ailelerinden bile destek göremiyor, herkesten saklanıyor. Kendi hisleriyle mücadele ediyor, eşcinsel olmaktan kurtulmak için uğraşıyor, ama başaramıyor tabi. Okulunda arkadaşları sürekli eşcinselleri aşağılayan şakalar yapıyor birbirlerine, sürekli eşcinselleri aşağılamak için uydurulmuş kelimeleri kullanıyor. Arkadaşları özgürce romantik ve duygusal hayatlarını yaşıyor, hoşlarına giden kıza çıkma teklif ediyor, ilk aşkını yaşıyor, facede ilişki yapıyor, sürekli karşı cinsten bahsediyor, öpüşüyor, koklaşıyor; eşcinsel çocuk hiçbirini yapamıyor, sürekli bir hapis içinde, sürekli kendisini saklamak zorunda, ancak internet köşelerinde kendisini ifade edebiliyor. Hayatı boyunca cinsel ve duygusal hayatını çok kısıtlı ve hapis içinde yaşıyor. Ailesiyle bile acısını paylaşamıyor.

Ve o çocuk bu acıları çekerken bazı orospu çocukları geliyor, ona kin kusuyor, nefret kusuyor, onu anlamak yerine ona hayvan gibi saldırıyor... Kendisi eşcinsel olsa, kendisinin bu hisleri olsa ve insanlar ona böylesin nefretle yaklaşsa nasıl hissederdi?

Hadi madem cahilsin eşcinselliğe kaşrısın bari merhametli, insaflı, insanları kırmadan sakin bir üslupla saldır?

Senin Müslümanlığın bu mu ki ezilen, dışlanan, ailesinden bile saklanan, ve bu toplumda zaten öyle yetiştirildikleri için kendilerinden utanan, sessizce acı çekip her gün aşağılanıp dala geçilen insanlara kin kusuyorsun onca zalim, acımasız, merhametsiz, islam düşmanı, başörtüsü düşmanı dururken? Okulunda biraz kız gibi davranıyor diye orospu çocuğu arkadaşları tarafından her gün dalga geçilen, aşağılanan, ruhuna işkence edilen gariban çocuğa hakaret etmek midir mücahitlik?

Neyse, bu eşcinsel düşmanlarının/karşıtlarının/nefret edicilerinin iki özelliği var:

1) Hepsi köpektir... Köpeklere küçükken bir şeyler öğretirsin ve o köpek nasıl eğitildiyse ömrü boyunca öyle davranır. Sorgulamaz, yargılamaz, neden diye sormaz... Bir köpeğe gördüğü bebekleri parçalamasını öğretebilirsin köpek sorgulamaz. Bunlara da küçükken "eşcinsellik kötüdür" denmiş ve o aynen bir köpek gibi.. insanların çektiği acıları, sıkıntıları, dertleri problemleri bilmeden hayvan gibi saldırıyor.. Çünkü umrunda değil.. Kendisine küçükken eşcinsellik "kötü denmiş" ve köpek gibi sorgulayamıyor.. Bu adama karşıcinsellik kötü dense aynı şeyi karşıcinseller için diyecekti. Çünkü sorgulama yok.. Eğitilmiş bir köpek...

Bundan binlerce yıl önce savaş kabileleri siyasi ve askeri sebeplerden (ki hepsi barbar kabilelerdir) eşcinselliği kötü görmüş ve bu köpekler farkında olmadan binlerce yıldır bu durumu yaşatıyor.. Çünkü aktarılan şeyleri yargılayamıyor.

2) Hepsi dünyaya iki bacak arasından bakan ilkel ve aşağılık birer yaratıktır... Medeni bir insan için karşısındaki insanın kalbi ve beyni önemlidir. Bilgisi, kültürü, yardımseverliği, iyilikseverliği, davranışları ve insanlığa faydası... Oysa insanın en ilkel içgüdüsü cinselliktir. Ve bazı insanlar bu ilkel içgüdüleri üstünde yaşar.. Onlar için hayat cinsellikten ibarettir. Her ne kadar bastırmaya çalışsalar da.. Bu kişiler insanları cinsel obje olarak görür, bu kişilere göre bir insanın cinsel hayatı her şeyden önemlidir. O yüzden onların için bir insanın eşcinsel olması her şeyinden önemlidir... Çünkü ilkel cinsel yaratıklardır bunlar..

Neyse devam.. Baştan alıyoruz:

1) Bunlar dini bilmez.. Dinen "eşcinsel olmak" günah değildir... Dinimizce "livata yapmak" günahtır. Eşcinsel olmak doğuştan gelen bir durumdur. Buna hastalık diyebilirsin (cahilsen) veya normal dersin. Ben bilmem.. eşcinsel olmak insanın hisleriyle ilgilidir, arzuları ve kimlerden hoşlandığıyla ilgilidir... Eeee? Çift cinsel organlı çocuklar doğuyor, ana rahmiyle doğan çocuklar var, erkek organıyla doğan kadınlar var. Ama eşcinseller olunca neden garip, anormal, sıra dışı oluyor? (Çünkü onlar bir köpek ve olar eşcinsellik kötü dendi, neyse)... Kısacası eşcinsel bir şahıs livatadan kaçınmalıdır. Kaldı ki bu durum kendi sağlığı açısından da iyi olacaktır. Zaten dinen yasak olmasının nedeni de kendisini korumaktır...

Eşcinsel olmak Allah'ın çeşitli nedenlerle insana verdiği bir durum, bir sınavdır.. Bir insanı eşcinsel diye dışlamaz veya hor görmezsin.. Ama livata yapmanın günah olduğunu açıklarsın.

Ek olarak, "ırkçılık" dinen bir sapıklıktır.. Tutup bir ırka yüce demek de "ırkçılıktır" ve dinen yeri yoktur. Kendileri sapıklık yapar, başkalarına sapık derler.

2) Onlar hayvanların bile yapmayacağı bir aşağılıkla yukarıda saydığım, doğuştan gelen bir nedenle, o kadar acı çeken insanlara düşmanlık eder.. Öyle ki eşcinsel gençler arasında intihar riski 6 kat fazladır. Hiçbir hayvan bir başka hayvana eşcinsel diye (hayvanlarda da görülür evet) kötü davranmaz veya dışlamaz.. Ama bu şahıslar onlardan da aşağılıktır..

3) Onlar akıl da yürütemez. Bir insanın bir diğer insanı sevmesinin aşağılık olduğunu iddia etmek, sevgiyi aşağılık görmek düpedüz gerizekalılık ve köpekliktir... Üstelik bu eşcinsel insanlara direk hakaret etmektir. Çünkü birinden hoşlanmak eşcinsel kişinin kendi elinde değildir.. Bir insan kimden hoşlanacağına kendisi karar vermez.. Hadi cinsel ilişki dese o kontrol edilebilir.. Ama hoşlanmak? Bir insanı elinde olmayan bir şey yüzünden hakaret etmek şerefsizliktir.

4) onlar mantıksızdır çünkü önce eşcinselliğe tedavisi mümkün olmayan (ki burada haklı) bir şey diyip sonra o insanları lanetliyor. Bir şeyin tedavisi yoksa o insanların günahı ne? Tedavisi olmayan bir şeyi yok etmek ise kitlesel katliamdan geçer, onu mu istiyor? Hayır hayır. Bence bu kadar aptal, bu kadar cahil, bu kadar acımasız, aynen iğrenç aşağılık hayvanlar gibi beyin damarlarında döl dolaşıp hayata iki bacak arasından bakan ve binlerce yıldır kendilerinden farklı her insana düşmanlık eden, her iyiliğe ve güzelliğe düşmanlık eden, insanlara acı çektiren ozgurluk'un temsil ettiği bu iğrenç ve aşağılık zihniyet kökten kazınmalıdır. Hatta tabancayla değil ama kılıçla doğranarak..

Nasıl Kemalistler başörtüsüne karşı çıkarken gerizekalılaşıyorsa bunlar da eşcinsellere karşı çıkarken.. Çünkü sen ne kadar karşı çıkarsan çık adamın genleri ve hormonları öyle. Adam kızlara hiçbir ilgi duymuyor. Hatta kızla yatmak iğrenç geliyor ona.. Nasıl karşıcinsel bir erkek, diğer erkeklere ilgi duymuyorsa. Kimlere arzu duyduğun senin elinde mi? istesen erkeklerden hoşlanabilir misin?

Git bak ortalıkta bir sürü eşcinsel insan bu hislerinden kurtulmak için doktor doktor dolaşıyor ama onun dediği gibi tedavisi filan yok.

Sen istediğin kadar hormon bozukluğu değil de. Zaten bozukluk değil. Hormon farklılığı veya genetik, veya küçükken yaşadığı olaylar.. Sonuçta hisleri, arzuları ve duyguları,kimlerden hoşlandığı adamın elinde değil.

Lan hem hastalık diyor hem de sonra hormon bozukluğu değil diyor. Gerizekalı bir kemalistten ne farkın kalıyor?

5) Sen insanları doğuştan gelen ve ellerinde olmayan bir şey yüzünden baskı, zulüm görmesini, dışlanmasını ve nefret edilmesini savunuyorsun ve biz o insanların acı çekmemesini istioruz.. Biz senin gibi acımasız aşağılık insanlar değiliz.. Ve tarih bizleri haklı çıkaracak.. Avrupa'da 100 sene önce nasıldı bugün nasıl? Hatta Türkiye'de bile 20 sene önce nasıldı bugün nasıl? insanlık bir gün dönüp bakacak ve eşcinsel insanlara, tek günahları hemcinslerinden hoşlanmak olan o insanlara, ne kadar iyi niyetli, ne kadar sevecen, cana yakın ve dürüst olurlarsa olsun bu dünyada zulmeden soysuz sopsuz orospu çocuklarını yargılayacaktır.

6) Eşcinsel insanlara hastalıklı deyip de sonra anasının bir tarafından bütün hakaretleri çıkarmak da ayrı bir tutarsızlıktır. Bir şey hastalıksa o insanlara böylesine kin duymaz ve nefret etmezsin. Bir şey hastalıksa o insanlara böylesine saldırmazsın. Bu dünya öylesine aşağılık orospu çocuklarıyla dolu ki ezdikleri, dışladıkları nefret ettikleri, hayatlarını berbat ettikleri insanlardan nefret ediyorlar ve işin ilginç yanı o insanların bunlara hiçbir zararı yok.

iki insanın birbirini sevmesine sapkınlık veya hastalık demek gerizekalılığın ve fındık beyinliliğin ötesinde aynı zamanda saygısızlık ve şerefsizliktir.

Toplumlar değişir ve gelişir. Müslüman Türk toplumunda eşcinselliğin kabul edilmemesinin nedeni o dönemde eşcinsellik konusunda bilimsel araştırmaların olmamasıdır. Bundan 30 sene önce bir kızla erkek el ele gezemezdi ve 150 sene öncesine kadar kölelik vardı. Kadınlar erkeğin malı sayılıyordu. Oysa toplumlar zamanla ilkel ve barbar, baskıcı özelliklerinden kurtulur.

7) Bu toplumda flört eden (liselilerin hepsi), zina yapan, sokakta el ele dolaşan, evlilik dışı ilişki yaşayan milyonlarca insan var.. Hadi onları da tecrit etsene? Neden sadece eşcinseller? 15 yaşında çocuğu anasından babasından sevdiklerinden ayırmak istemek hangi orospu çocuğu hasta bir ruhun fikri olabilir?

8) Bunların bazılar sonuçta birer dinci yobaz.. Kemalistleri de hiç sevmem ama dinci yobazlar onların yanında en aşağılık mahlükatlardır. Senelerce EZiLDiK, başörtüsüyle okula giremedik diye ağlayıp, gördüğünüz gibi toplumdaki en zayıf, en ezilen, en mazlum kesime hayvan gibi saldırırlar. Üstelik tamamen kendi tercihleri yüzünden eziliyorken, doğuştan gelen bir şey yüzünden insanları ezerler. Sadece eşcinseller mi? Kendilerinden farklı olan herkese düşmanlardır, herkesin haklarına karşıdırlar. Orta çağdan gelmiş hiçbir kişiliği, aklı, beyni ve mantığı olmayan saldırmaya programlanmış şuursuz orospu çocuklarıdır bunlar. ikiyüzlü ve şerefsizdirler.

Dinci yobazla Müslümanı karıştırmayın. Hepimiz Müslümanız. Hepimiz Müslümanlara karşı zulme duruyoruz.. Başta kamuda ve okullardaki başörtü yasağı olmak üzere dünya genelinde Müslümanlara karşı yapılan ayrımcılığa. Ama Müslüman olmak ve Müslünazi olmak arasında fark var.

Bunlar Nazilerden, faşistlerden, zenci düşmanlarından farksızdır.. Bir insanı cildinin rengi yüzünden yargılamak ve eşcinsel diye yargılamak aynı şeylerdir çünkü ikisi de insanın elinde olmayan şeylerdir. insanları ellerinde olmayan şeyler yüzünden yargılayıp kin kusan, hayvanca kin kusan acımasız, merhametsiz hasta ve sapık ruhlu manyaklardır bunlar.

Bir yerlerde insanlar uzayın sınırlarını araştırırken hala sikinin ucuyla dünyaya bakıp milletin ne yaptığıyla uğraşan insanlığın yüz karalarıdır. Bilgisayar kullanmaya bile hakları yok bunların.

Bunlar için eşcinseller (bunlar dünyaya iki bacak arasından bakan orospu çocukları oldukları için) en kötüdür, katilden teroristten daha kötüdür bunlar için.

Kısacası eşcinsel düşmanlığı orospu çocuklarının, köpeklerin, dünyaya iki bacak arasından bakan ilkel hastalık manyakların, acımasızların, şerefsizlerin, lanetlilerin, pisliklerin, insanlığın gördüğü en aşağılık insan tiplerinin ürünüdür..

Üstelik sen kim oluyorsun da kendi ahlakını ve dininibaşkasına zorla uygulatıyorsun? yok zina yapan taşlansınmış, yok eşcinseller tecrit edilsinmiş? Avrupa'da müslümansın diye bir hakkın çiğnense oturup mazlum ayaklarına yatarsın.

Kaldı ki sana ne a.q ilişkiye girseler? senin bir tarafına mı kaçıyor da milletin özel hayatıyla uğraşıp duruyorsun manyak herif.

Ve cinsel birleşme bile olsa eşcinsellik ahlaksızlık değildir. Günah olabilir ama ahlaksızlık değildir çünkü ahlaksızlık senin tekelinde değil ve tek ahlaksızlık başka insanlara zarar vermektir. Birilerinin eşcinsellere zulmetmesi ve acı çektirmesi gibi...

Bu herifleri almalı, ağızlarından burunlarından kan gelip bir kaç kemikleri kırılıncaya kadar dövmeli ve sonra tabi ki böylesine berbat çocukları yetiştirdikleri için aynı şey annelerine uygulanmalı.. Böylece ezilen ve dışlanan insanlara nefret yağdırmaya son versinler..

ayrıca Hitler'in nasıl askeri bir gerizekalı olup aptallığı yüzünden kazandığı savaşı Almanya'ya kaybettirdiğini bilmeden ona dahi diyen bir cahildir kendisi.

bütün sosyal bilimlerin temel amacı moderniteyi anlayabilmektir. sosyal bilimlerin bu araştırmalarının artık belirginleşen ortak bir paydası ise moderleşen dünyada bireyin özgürlük alanının hem genişlediği hem daraldığıdır. bu nasıl oluyor diyeceksiniz. şöyle ki, toplum insanı toplumda yaşamış olan ve yaşayan bütün bireylerin bilgisine sahiptir ve onların yaratılarından da faydalanır asla bireysel olarak sahip olamayacaklarına sahip olur fakat toplum insanı toplumda yaşadığı için belirli kalıpların dışarısına çıkamaz sınırları çizilmiştir. özgürlüğün tanımına da bakacak olursanız başkalarının özgürlüğünü işgal etmeden diye bir tanım yapılmıştır ki başkalarının özgürlüğü, göreceli bir tanımdır.

özgürlük her istediğini yapabilmek değil, istemedigini yapmamaktir.

özlük haklarına sahip olabilmektir. yaşayabilmek, fikir üretebilmek-ürettiğin fikri söyleyebilmek, giyimine ve nasıl yaşayacağına kendin karar verebilmektir.

Özgürlük dilediğince serbest hareket etmektir fakat özgürlükte belli kısıtlamalardan paçasını malesef kurtaramaz .

bireyin, devletin mutlakiyetçiliğinden ve dinin dogmatikliğinden kurtulup, kendi inanç ve düşüncelerini seçebilmesidir.

sosyalizm ile gelecektir.

(bkz: özgürlüğün tadı)