bugün

Şebnem Ferah'ın Kelimeler yetse albümünden;

Öyle şeyler söyleyebilmek isterdim ki anlatabilmek
Her kelimesi seni çeksin saklasın bir yerlerde; derin
Öyle şeyler gösterebilmek isterdim ki resmedebilmek
Rüzgar olmak isterdim ki eseyim etrafında; serin
Bu bir rüya bu bir dua
Ne dersen de, öyle olsun
Rüzgara karşı uçmaya çalıştım
Gözlerim kapalı seni aradım, seni aradım
Körebe oynar gibi
El yordamıyla, sezgiyle
Çocukken sahip olduğum kırmızı rugan ayakkabılar
Onlar da senin gibi çok tatlıydılar ama;
Canımı yakardılar
Acıtırdılar
Öyle bir ilaç bulabilmek isterdim ki kurtulabilmek
Aşka dair bıraktığın korkulardan ama yaram çok derin

Bıçakla keser gibi kesip atabilmek bütün her şeyi
Kesebiliyorsan ruhumu, dene; duygularımı, yüreğimi; beni
Bu bir rüya bu bir dua
Ne dersen de, öyle olsun
Rüzgara karşı uçmaya çalıştım
Gözlerim kapalı seni aradım, seni aradım
Körebe oynar gibi
El yordamıyla, sezgiyle
Çocukken sahip olduğum kırmızı rugan ayakkabılar
Onlar da senin gibi çok tatlıydılar ama;
Canımı yakardılar
Acıtırdılar
cok guzeldir. gitar solosu da fena değildir.
şebnemin dinlenebilecek olduğu şarkılarından biridir. şebo çok iyi yorumlamıştır.
erkek çocuksan ilerideki yaşlarda problem çıkarabilecek ayakkabılar.
muhtemelen artık sahibinin ayağına olmayan ayakkabılardır.
bugüne kadar yapılmış en güzel şarkılardan biridir.
divan edebiyatı aşkı wardır şarkıda acı çekilen mükemmel aşk; aşkı en somut ifadelerle anlatan şebo şarkısıdır. ne kadar acı verse de ayakkabılardan vazgeçemez küçük kız çünkü onlar çok güzeldir. ayakkabının verdiği acı fuzuli nin şiirlerindeki gibi kutsaldır. şebo şarkıda aşkı da aynen bu şekilde yorumlamıştır helaldir tebrikdir daha neler nelerdir.
canımı hep acıtmıştır küçükken anneme aldırdığım kırmızı ayakkabılar... ama her seferinde inatla küçüldüğü zaman yerine yeni bir kırmızı rugan ayakkabı gelirdi farklı bir model...
sonra büyüdüm.. artık kırmızı giymez oldum, okuldada zaten yasaktı siyaha izin weriyorlardı bir tek... sonra büyüdüm.. bir çift kırmızı spor ayakkabılarım var şimdi gözüm gibi baktığım.. ayağımı vurmadılar hiç ama ne tesadüftür ki onları giydiğimde çok canım acıdı.. ama kalbimdi acıyan bu kez...
zor oldu belki ama onu da atlattım!! şimdi duruyor kırmızı ayakkabılarım.. giyiyorum bazen sık olmasa da...
canımı acıtanlarsa... onlar artık acıtamıyorlar...
şebnem ferah'ın en iyi şarkısı. yapılmış en iyi türkçe şarkılardan biri. en acıklı şarkılardan biri. ölüm gibi bir şarkı
orjinal bir isme sahip, sözleriyle gitar solosuyla mükemmel bir şebnem ferah parçası..
sebnem ferah in en guzel sarkilarindan biridir
ayrica paril paril parlarlar, genellikle bayramdan once alinir, ilk giydiginizde bayagi bi acitir ve alti kayar bu tip ayakkabilarin, giyen kisiye bayram gezmelerinde patinaj yaptirir.
hic sahip olunmasa da cocuklugun o yalin, katiksiz zevkini anlattigi icin sevilen ayakkabidir, sarkidir.
cok az kiside bulundugu halde sanki cocukken herkesin kullandıgı bir gereçmiş gibi cocuklukla özdeşleştirilen pabuç sıfatı.
rüzgara karşı uçmaya çalıştım
gözlerim kapalı seni aradım
seni aradım
körebe oynar gibi
el yordamıyla , sezgiyle
çocukken sahip olduğum kırmızı rugan ayakkabılar
onlar da senin gibi çok tatlıydılar ama; canımı yakardılar..
acıtırdılar..

gözler sımsıkı kapalı saatlerce dinlenesi bir şarkı
... yandan bağlanan bir tokası vardı ilkokula başladığımın senenin hangi bayramında alındığını bilmediğim kermızı rugan ayakkabılarımın. okula da giymek istemiştim de annem "ilk bayramda giyeceksin" diye izin vermemişti. baş ucuma koyup uyumuştum bayrama kadar yeni kırmızı rugan ayakkabılarımı. bayram sabahı kalkar kalkmaz ilk işim onları giymek olmuştu. hatta bayram kahvaltımı bile kırmızı parıl parıl parlayan ayakkabılarımınla yapmıştım...
şebnem ferahın çok güzel bir şarkısıdır. çokta anlamlıdır....
bir aşkı çocukluğundaki bir nesneye bu kadar benzetip anca bu kadar cuk oturtabilirsin şarkısı. eminim ki herkesin bir kırmızı rugan ayakkabısı olmuştur canını yakan ama vazgeçememiştir ne olursa olsun ta derinlerde hissetsede acıyı su toplasada topukları ya da kanasa deli gibi yine de onundur o rugan ayakkabı, günün birinde o rugan ayakkabı tarafından terkedilene kadar... o zaman artık yapacak birşey yoktur, yapacağını yapmıştır o rugan ayakkabı gitmiştir ve bitmiştir. o an özlem biriktirirsin içinde ona karşı en çok da verdiği acıya... onu çok özlersin ama yaşadığın hiçbir ayakkabıda-baloda giydiğin 15cm topuklu ayakkabıda bile- alamazsın o acıyı, seviyorum hala seni kırmızı rugan ayakkabım, bir daha hiç acı veremicek ama en büyük acıyı kalbimin taa ortasına oturtmuşta olsan...
bir sevgi haykırısıdır bu sarkı, bir andır dinleyenin kendine saklandıgı ve hatıralara agladıgı. bir omurdur bu sarkı, dinleyenin hic yasamadıgı...
Masumiyetin ve çocukluğun imgesel betimlemesiyle insanı koparan enfes şebo şarkısıdır.
çok uzun ismi olan bir o kadar derin anlamlı leziz bir şebnem ferah sarkısı...
hakkında entry girmediğimi gördüğümde şaşırdığım şarkılardan biri daha. ayrıca grand ekinoks'un ilk zamanlar şarkının ismiyle dalga geçtiğini ispiyon etmeden yapamayacağım. şu zamanlar eşek gibi seviyor gerçi ama olsun.

bana eski kız arkadaşımı hatırlattığından mütevellit * artık pek bir hevesle dinlemediğimi kabul etmem gerek. ama sonuç itibarıyla sebnemi şebnem yapan şarkılardandır. dinlenmeli ve sevilmelidir. gerçi öyledirde.
''Öyle şeyler söyleyebilmek isterdim ki anlatabilmek
Her kelimesi seni çeksin saklasın bir yerlerde; derin,derin..
Öyle şeyler gösterebilmek isterdim ki resmedebilmek
'Rüzgar olmak isterdim ki eseyim etrafında; serin,serin..' ''

kısmını nedense pek bir sevdigim,şebnem ferah'ın çok güzel yorumladıgı ve kocaman bir isme sahip olan parça..*
aşkı çok güzel açıklar bu şarkı çünkü insan hep canını yakanları seçer...
yaklaşık bir 10-11 yaşına gelene kadar eskidikçe yenisi alınan ayakkabıdır.
her ne kadar rugan olmasada çocukken sahip olduğum kırmızı j j okocha kramponlarını hatırlamama sebep olan şarkı... (bkz: kirmizi krampon)