bugün

Uzaylı istilası karşısında tüm dünya birleşiyordu. Onları püskürttükten sonra Dünya Birliği başkanı insanları uzaylılaştırma projesini faaliyete geçiriyordu. Direnişin bayraktarlığını yapıyordum. Garip ve oldukça hoş bir rüyaydı. Bilimkurgu filminde rol almak gibi bir şeydi.
Rüyamda sabah olduğunu gördüm sonra sabah oldu.
Cami tuvaletinde işediğimi gördüm tuvaletin içinde internet kafede vardı.
Tabiri ne ola.
Tam kıpkırmızı ruj sürmüş ne olacaksa olsun moduna girmişken uslu durma sözü verdim. Neyse ki rüyaymış.
(bkz: monica bellucci) komşummuş... aşure getirmiş....
Valla bu aralar pek görmediğim rüyalardır. Ama rüya gördüğüm zaman da kabus görüyorum nadir olarak.
Hitler karşıma dikilmiş bana son ses bağırıp beni azarlıyordu.
Dün gece bayağı tuhaf ve ürkütücü bir rüya gördüm.

Gece vakti tenha bir parkta telefondan korku oyunu oynuyordum. Sonra aniden oyuna ışınlandım. Oyun o kadar iğrenç ve korkunçtu ki rüyamda bile hissettim o korkuyu.

Oyunda bir kasap var ve ben onun çırağıyım.
sabah kalkıyorum hazırlanıyorum işe gitmek için -kasabın iş yeri de dükkan falan değil direkt evinde yapıyor bu işi- gidiyorum evine içeri giriyorum. Evin bütün detaylarını hatırlıyorum ilk defa bu kadar detaylı bir rüya gördüm sanırım. Her neyse sonra benim usta geliyor üstü başı kan yerlere kan damlıyor elinden. Diyor ki sen geç şöyle iki dakika otur ben hemen geliyorum. Oturuyorum biraz etrafı inceliyorum duvarda şeytana benzer figürler var falan. Sonra içeri giriyor ama bu sefer baştan aşağı kanlarla kaplanmış. Beni işi yaptığımız mekana götürüyor birkaç kapıdan geçiyoruz. Ben odaya önden giriyorum, odada tavandan asılmış insan- hayvan cesetleri var. Arkamdan kafama odunu geçiriyor bayılıyorum. Sonra uyandığımda da baltayı boynuma geçiriyordu ama o kadar gerçekçiydi ki o kanların boynumdan aktığını falan hep gördüm. Kafamı koparıp atıyordu rüyadan uyandım en son. Uyandığımda boynumu sıktığımı fark ettim tırnaklarımı geçirmişim hafiften.

Acayip garip bir rüyaydı fena tırstım. Bitmek bilmedi bir de.