(bkz: mahmut)
elemanın biri bi entry girmiş, cumhuriyet'ten aramışlar gel bizde yaz diye.
ctrl w, uludağ sözlük e işlemez.
(bkz: serdar facebookoğlu)
uludağ sözlükte zenciler teklif ediyomuş.**
(bkz: seovi)
sözlükteki (#3345002) nolu entrynin altinda define varmiş.
serdar facebookoglu yalnizca bir sureligine sozlugu rahat birakmis. gezegenlerin dizilimi ve bazi astronomik, sosyoekonomik, jeopolitik gibi ilginc isimli sartlar gerektirdiginde donusu muhtesem olacakmis. boyle inaniliyor.
(bkz: zall in sozlugu cuma namazi nedeniyle kapamasi)
(bkz: zall in sozlugu satmasi)
(bkz: zall in sozlugu kurcalayip bozmasi)*** *
"dağdan türeyiş efsanesi"

anlatılan odur ki, sözlüğün kurucularından zall yine bir gün uludağ'a kayak yapmaya gidiyormuş her yıl olduğu gibi. o zamanlar henüz klavye nedir bilmezmiş. tertemiz bir delikanlı...

daha uludağ'a varmadan gariplikler başlamış yolda. süratla giderken arabasının camına bi karga çarpmış ama film klişesi bu deyip silecekleri çalıştırmış sadece. hiç de korkmamış. her zamanki gibi yolu üzerindeki "tahtalı" köyünde konaklayıp yoluna devam edecekmiş ama o köye bir türlü varamış. normalde 85, 86'ıncı kilometresinde o köye varmış olması gerekiyormuş ama zall 100 kilometreyi çoktan geçmişti bile. az ileride bir sis bulutunun kapattığı bir yer görmüş. konaklayacağı köyün o sisin arkasında olabileceğini düşünüp oraya sürmüş arabasını. sisin tam içine girdi sırada bir şeye çarpmış. hemen arabasından inmiş ve koşmuş geriye doğru. gerisinden çok ürkütücü sesler duyuyormuş. arkasına bakarak koşarken bir anda bir şeye çarpmış. "dur, evlat!" demiş bir ses. zall yere çöküp başını dizlerinin arasına alıp beklemiş sonunu. "uludağ sözlük... uludağ sözlük... uludaaaağ.. uluuuuuuu...!" sesleri kulağında çınlıyormuş.

söylentiye göre çarptığı bilge kişi ssg imiş. ama aslında kim olduğunu kimse bilmiyor.
(bkz: zall ın ontv ye verdiği röportaj)
akp uludagsozluk'e kömür, beyaz eşya, gıda yardımı yapıcakmış.
(bkz: 19 çaylak)
sözlük ün kendisi efsanedir.
bir de ben varım *
uludağ sözlüğü alma teklifinde bulunan google'nin teklif ettiği 2 milyon doları geri çeviren zall'ın, pişmanlıktan hüngür hüngür ağladığı bir vakitlerde, bilinmedik bir ses yüce ve ihtişamlı bir nara ile zall'a şöyle seslenmiş: "üzülme evlat, 1 hafta içinde iki katı bir teklifle dünyaca ünlü biri kapına gelip, sana yalvaracak'.
bu sözlüğün yazarları fena yazarmış.
içerik bulunamadı.
(bkz: yorgun inek)
(bkz: allahsız fm) *
unutanlar olmuş ama biz neden buradayız?
(bkz: aşkım çorapların da ıslandı mı)
(bkz: mickolodium)
ali ağaoğlu sözlüğün gizli sahibiymiş. 10 bin peşin gerisi taksitle satıyomuş.
(#13076800) zall ve sevgilsinin hüzünlü aşkının hikayesidir. ibretliktir benimdir. tolkienciyimdir.
yeni nesillerin de haberdar olması gereken efsanelerdir.

2007 senesinde bir yazarın böbreklerini almışlar, yerine plastik böbrek bağlamışlardı. hatırlayan var mı nicki neydi bir türlü aklıma gelmiyor.
sözlük aslında uluslararası bir casusluk şebekesinin haberleşme aracı imiş.
amlı götlü anlam verilemeyen entryler ya işte bunlar şifreli mesaj imiş.

Herhalde öyledir. Başka bir anlamı yok mk.