bugün

görsel
Sadece ve sadece Eğitim sisteminin niteliksizligidir.
Koyun sürüsünden farkı olmayan insanlarımız.
(bkz: cehalet)
iktidar ve halk çatışması diyebilirim. bir ülkenin refah seviyesini ülkenin gençlerine sormak gerektiği açık. ve iktidarda olan hükümet oyların büyük çoğunluğunu orta ve ileri yaş kesimden alıyor.
eğitim bence ya eğitimi bi halletsek halk bilinçlense mantıklı düşünmeye başlayıp güzel fikirler üretcez ve ihya olcaz gibime geliyo.
(bkz: cehalet)
siyasetten zerre kadar anlamayan insanların takım tutar gibi parti tutmasıdır. kahvehaneler, parklar sokak ağzıyla siyaset tartışması yaptığını sanan insanlarla doldu.
akp seçmenidir.
bana göre günümüzde her yeni sorunun anası diyebileceğimiz eğitimsizlik ve eğitimde eksiklik,yetersizlik.
torpildir. bitmek tükenmek bilmeyen tanıdıkların, amcaların ve dayıların memleketidir.
Yüzüne gülen her devlete ağam paşam demesi.
cinsel açlıktır.
Asrın liderimize göre, Gelecekteki en önemli sorunumuz "bırakın işsizliği ilerleyen yıllarda çalışacak eleman bulamamak" olabilirmiş.

Savcılara buradan suç duyurumdur : türkiye cumhuriyeti cumhurbaşkanı uyuşturucu kullanılıyor.

Başka ne ola ki aynı paragraf içinde hem işsizliği tek hanelere çekmeye çalışıyoruz hemde gelecek de çalılacak eleman bulamayabiliriz diyebilsin.
bir sorun mu bilemiyorum ama türk insanı olarak fazla insancıl olmamız(dinci-sapık yobazları bu genellemeden ayrı tutuyorum).

öyle ki; dünyada en fazla mülteci-sığınmacı barındıran ülkeyiz mesela.
savaşırken bile aman siviller ölmesin diye kendimizi kasıyoruz, halbuki israil olsa öyle mi yapar, atar bombayı siker anasını, arkasına bile bakmaz. vs bu örnekler çoğaltılabilir. cidden fazla merhametli, insancıl milletiz.
(bkz: eğitim)
Çözüm yollarını bulamama sorunu.

Açık ve net evet.
ülkemizin en büyük sorunu elimi öpen cennete gidiyor diyebilen, ateşe dayanıklı kefen satabilen din tüccarları ve onları bugüne dek görmezden gelen zihniyettir.
Şu aralar pek önemsenmese de çok yakın bir gelecekte mülteciler olacak.

Suriyelilerin sayısı 4 milyonu aşmış. Hadi artık bunu kanıksadık diyelim; taa Eritre Somali Afganistan gibi kel alaka diyarlardan günde en az 300 400 kişi ülke sınırlarına giriyor. Eskiden Avrupa'ya gitmek için transit ülke olarak belledikleri Türkiye'yi artık kurtuluş olarak görüyorlar.

Sınırları kontrol edemiyoruz. iran'dan akın akın Afgan Erzurum'da koloni olmuş durumdalar. 500 kmlik bir duvar inşa ediliyormuş. Bunu duyan daha çok koşturarak gelmeye başlıyor. Gelenlerin dörtte biri sınırdışı edilebiliyormuş, onlar da inada bindirip tekrar gerisin geri geliyorlarmış. Adamlar yoyo gibi.

Taa Somali'den adam buraya kaçıyor. Nüfusun %5'i göçmen şu anda. Bu kayıt altına alınabilen kısmı. Suriyeliler günde 300 çocuk doğuruyorlarmış. Göç edenlerin %90'ı da 20 li yaşlarda genç (ve abaza ve yabani) erkekler.
Yeterince iskender yenmemesi, fiyatları biraz indirseler de herkes yiyebilse.
ota boka muhalefet eden ülkeye bir çivi çakmamış kemalist sol zihniyettir.
mülteciler. günümüzün ve sonraki 50 yılın en büyük sorunu.
Ülkeye çivinin alasını biz kemalistler çaktık siz hala yol yapın. Evet malum sorunu açıklamak isterdim ama düşünce özgürlüğü bol olan bir ülke değiliz o yüzden susuyorum, siz anlarsınız.
(bkz: okumamak)
Eğitim. Güzel bir eğitim göremediğimizden ayarsız olan fıtratımız hale yola girmiyor bir türlü. Hoyratça davranışlarımız, bilgiyle öğretimle teknolijiyle dolu hayatımızın, mecburi sorumluluk görev ve yükümlülüklerini üzerimize yükleyip bir nebze olsa ciddiyet katsa da, yine de yaşanan ekonomik ve sosyal problemlerin içinde boğulanlar harici geri kalan kısımca hiç umursanmadığını gözler önüne seriyor. Gemisini yüzdüren kaptan ve düşenin dostu yok. Acı olan tarafı şu, hiç kimse düşmeden bunun bilincinde de değil. Halbuki Hayat acı sürprizlerle dolu.