bugün

bir yılmaz özdil cümlesi. ezdin yine bizi izmir, sen ne mübarek bir şehirmişsin.
izmir bildiğimiz üzere orta avrupa'nın en mühim şehirlerindendir. *
izmir'in türkiye'den ayrı olduğu anlamına gelmeyen cümle.

fakat izmir'in çok ayrıcalıklı(!) olduğunu belirtmiş yılmaz abimiz, aehaha diyelim, ne diyelim.
bu düşünceye göre diyarbakır da diğer bir seçenek. yanlış mıyım?
ak belediye olmayan başka illerde var türkiyemizde. eğer çok sıkıldıysa oralara da gidebilir.
izmir türkiye'nin şehri ve eğer türkiye'den sıkıldığında izmir'e gitme gereği duyan insan izmir'in farklı yerlerde olduğunu sanmaktadır.
ama fazla uçmayın her ilde olduğu gibi yere tüküreni de, sokakta öpüşeni de vardır bu şehrin. *
"türkiye neresi lan?" sorusunu akıllara getiren mal beyanı.
izmirden sıkılıncada atinaya geçecek olan şahıs önermesi.
(bkz: mustafa kemal in deyimiyle güzel izmir)
yobazlığın son ürünüdür bu cümle, selahattin demirtaş Türkiye'den sıkıldığım zaman diyarbakır'a giderim ben deseydi sen o zaman görecektin yılmaz özdil'i. nasıl saldırıyor, nasıl saldırıyor.
ancak yılmaz özdil gibi bir seviyeye sahip insanın kuracağı cümledir...

telaşa gerek yok, yılmaz özdil söylemidir..
nedense bu cümleye tepki verenler şu sloganı hatırlatır hep bana:

(bkz: genç yobazlar rahatsız)
birlik ve beraberliğe en çok ihtiyaç duyduğumuz şu günlerde, ülke insanları arasında bölünme yaratacak sözlerdendir. o değil de "birlik ve beraberliğe en çok ihtiyaç duyduğumuz şu günlerde..." kalıbını hep kullanmak istemiştim.
şimdi bu söylemin koca koca otobüslerin üstünde miting yapan bdp lilerin söylemlerinden ne farkı var. her iki tarafta çıkarları veya zevkleri doğrultusunda şehirleri türkiyeden soyutlamanın peşinde. şimdi bu lafı edersen gavur izmir diyen cenahlarada kızmayacaksın sevgili yılmaz özdil. elit sınıf oluşturma çabalarınızı hayretle izliyoruz.
çok doğru bir yılmaz özdil yazısıdır. nereye gidecekti? diyarbakıra mı gidecekti? kesinlikle faşizm içeren bir şey söylemiyorum yanlış anlaşılmasın. diyarbakırlı arkadaşlarımızdan da özür diliyorum. ama mustafa kemal atatürk heykeli yakılan bir şehir dururken adam izmire kaçmasında ne yapsın? kaç şehir kaldı atamızı savunan, atamızın değerlerini bilen? tekrar söylüyorum. diyarbakıra özgü bir yazı değildir. yarın öbürgün ankarada, sivasta da aynı şey olsa söylerdim. izmirde de olsa aynı şeyi söylerdim. ama o zaman türkiye diye birşey kalmamış demektir zaten.
bahsedilen köşe yazısını başlık altında bulamadım. çoğu kişi okumadan yorum yapmış gibi. o köşe yazısı şudur:

******************

izmir

türkiye'den sıkıldığım zaman izmir'e giderim ben.

simite gevrek deriz biz...

çekirdeğe çiğdem.

kordon elektrik aleti değildir.

kumru da kuş değildir bizim için...

yengen'i yeriz.

sen sigorta dersin...

biz asfalya deriz.

uzatmayız...

gidiyom geliyom deriz.

domates dediğin, domat işte.

evimiz isterse 800 metrekare olsun, balkonda otururuz. hıdrellez filan gibi mazeretler uydurur, sabaha kadar sokaklarda içeriz. bi oturuşta 60'ar 80'er midye yeriz, istifno severiz, cibez'e bayılırız; gece 3-4 gibi boyoz'a dalmazsak, kan şekerimiz düşer! boş lafa karnımız toktur bu arada, tırışkadan teyyare gibi atasözlerimiz vardır...

*

paraşüt kulesinden atlamayana kız vermezler; kızlarımızı da tavlayamazsın ha... canı çekerse, o seni tavlar! liseye giden kızının erkek arkadaşının olması kasmaz babaları; kendilerinin de kız arkadaşı vardı lisede... bak iddia ediyorum, okey şampiyonası düzenlense, izmirli kadınlar alır kupayı... erkekleriyle kahveye giderler çünkü... şaşırdın di mi? al buna da şaşır, nargile içerler... askılı giyerler, şortla gezerler, öküz gibi bakarsan, bi çakar, bi de duvardan yersin... gönül yazar'ız, sezen aksu'yuz; bir gül takıp da saçlarına, çıktı mı deprem sanırdın kantosuna, karantinalı despina'yız... sensin varoş! biz tenekeli mahallede bile el ele gezeriz.

*

erkeklerimiz de fena değildir hani... detaya girmeyeyim, ayhan işık, metin oktay, mustafa denizli mesela, bi fikir verir sana... ertuğrul özkök'ün kırdığı cevizleri okuyoruz; eşi kafasına ütü atmış... ayıptır söylemesi, mahsun kırmızıgül'le alişan'ı ayırt edemeyiz biz.

*

gülümseriz.

*

enginarın başkentidir; izmirlidir incir. kazandibi hemşeri... 78 çeşit köftemiz olduğu için, mcdonald's'ın bunalıma girdiği tek şehirdir... zeytinyağı severiz, dünyanın en boktan durumuna bile düşsek, zeytinyağı gibi üste çıkmayı daha çok severiz... sana ne birader, keyfimizin káhyasıyız, yazlıklara gitmek için 8 şeritli otoyol yaptık; güzelbahçe, seferihisar, urla, karaburun, çeşme, öbür tarafta dikili, foça, çipurayız... pak bahadur'u özleriz... durup dururken faytona bineriz, bi yere gitmeyiz aslında, öööle turlarız... hava güzel, daralırız, okulu ekeriz. mezun olduktan sonra öğretmeniyle kadeh tokuşturmayan öğrenciyi zor bulursun izmir'de.

*

siz sembol diyorsunuz ama, saat kaç diye saat kulesi'ne bakanı bulamazsın, altında buluşanlar bile zahmet edip kafasını kaldırmaz, birbirine sorar saati! rahatızdır... çocukları kemeraltı'da kaybederiz, alışverişe devam ederiz, esnaftan biri bulup getirir, çıkışta kemeraltı karakolu'ndan alırız... ağlayıp zırlamak bi yana, çoğu dondurmayı bitirmediği için ayrılmak istemez karakoldan, iyi mi... aceleye gelemeyiz! bir sene önceden duyurmaya başla, de ki, 22 ağustos saat 20'de tiyatro başlıyor... 20.30'da geliriz... sanatçılar da izmirliyse, tiyatro zaten 21'de filan başlar... uçak 6 saat rötar yapsın, istifimizi bozmayız, bizim için ekstra bira içme vesilesidir bu... kuyruk olmaz, çünkü kuyruk varsa, izmirli sıkılır, gider. pratiktir... 201 sokağı bulduysan, yanındaki 202'dir. tek tek isim vermeye üşeniriz.

*

35'imiz var.

35 buçuğumuz da var.

34 plaka gördük mü, kapışırız... arkadan sirenleriyle isterse cumhurbaşkanı gelsin, bana mı sordu, tarladan gitsin, makam arabasına yol vermeyiz.

*

özetle, arızayız!

*

erkek çocuklarına en çok "efe" adı konulan şehirdir orası... zeybek duyduğumuzda, içimiz cız eder, kalkar oynarız. hasan tahsin orada, kubilay orada, latife hanım orada, zübeyde hanım bize emanet, bize... mustafa kemal de, ağlar kadınlarımız... sokak sokak, bulvar bulvar, milli mücadele müzesi'dir... istanbul'daki gibi birinci ahmet çeşmesi falan yoktur orada... ankara'daki gibi cinnah caddesi, arjantin caddesi de bulamazsın pek... recep tayyip erdoğan kavşağı'nı teklif etmez hiç kimse.

*

bakın, tayyip erdoğan dedim, aklıma geldi... bugün izmir'de miting yapacakmış başbakan.

*

kendisine ev sahibi olarak, ayla dikmen'in kordon'da üstü açık otomobille gezerken söylediği ve türkiye'nin anca yıllar sonra keşfettiği parçasını armağan ediyorum: "ben söylerken gülmedin mi? falımızda ayrılık var demedim mi? anlamazdın, anlamazdın...

******************

yazı okunduğu zaman görülür ki, ayrımcılık, bölücülük yaptığı falan yoktur özdil'in. başbakan'ın son yerel seçimlerde hiçbir belediye alamamasından sonra yakın çevresine sorduğu "neler oluyor izmir'de?" sorusuna bir cevaptır aslında. izmir'in farklılıklarını anlatmıştır. ve izmir'de neler olduğunu.
gavur izmir deniyo ya saf yaban eli sanmış garibim.
bir kaçıştır bazen bazı şeylerden. fatih çekirge de benzer bir yazı yazmıştır bugünkü yazısında. izmir'li olmamasına rağmen:

(bkz: http://www.hurriyet.com.t.../17838971.asp?yazarid=174)

--spoiler--

Eğer aniden her şey üzerinize gelirse, bunalırsanız, içinizdeki camlar kırılır, aynalar çatlarsa; kraterler açılırsa ruhunuzda, şakaklarınızda fırtınalar koparsa; bulutlanırsa gözleriniz;
Hemen 801’e gelin...
izmir Palas Oteli’nin terasından Körfez’e kaçın...
Sezen Aksu’nun odasına...

--spoiler--
izmirli kibrinin bokunun çıkmış halidir.
bir nihat doğan' vecizesi sanılmıştır. hiç ummazdım yılmaz usta.
bir yılmaz ö. sıçmalaması.
türkiye bu adamdam sıkıldı, keşke sürekli gitsede gevrek * yazılarını yeni asır gazetesinde yazsa.
izmir'i kıskananları kudurtan cümledir. evet.
türkiye ikiyi ayrılır. gavur memleket, gayrı gavur memleket.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar