bugün din ve yüksek ahlak adına takılan, adına türban denilen, dine sonradan zorla sokulmaya çalışılan şekli kendisine uyguladığı halde, gayri ahlaki her hadisenin içinde bulunan bir sürü bayanı gören yazarın kendini sormaktan alamadığı bir sorudur.
yine sapla samanı karıştıranların sorusudur. türbanlı türbansız bütün kadınlar ahlaklıdır. ahlaksız olan erkektir. ne giyip ne giymemesi gerektiğini öğreten erkeklerdir. klasik ve klişe olarak bıkmayacağım söz:

(bkz: sana ne be adam sana ne)
(bkz: türbansız olmak ahlaksız olmak mı demektir)
saçma bir sorudur. zira türbanlı olmak, kafada başörtüsü olması demektir. ne eksik, ne fazla.
ahlakın soyutluğunu giydirme çabasıdır, yersiz bir düşünce arayışıdır.
çayırlarda çimenlerde parklarda vs. türbanlıların ahlakını rahatlıkla görebilirsiniz. tabi uslu bir çocuk olursanız.
Ahlakı bacak arasında arayan güruhla aynı kafa yapısına sahip kişilerin sorup '' evet '' şeklinde cevaplayacağı sorudur..

Ahlak kişinin içindedir ne başına taktığı bez parçasından gelir ne de bacak arasından..
evet. bu nedenle tüm erkekler ahlaksızdır...

(bkz: yersen)
genelde açık giyinenlerin hayat tarzlarından kaynaklanan kapalı insanların daha çok sakin bir hayat geçirmelerinden dolayı ahlaklı olmak başörtüsü ile anılır. fakat zaman ilerledikçe günümüz kaşarlarının yeni modasıda başörtüsü olmuştur. bunu kavrayamayan yada kavtamak istemeyen din karşıtı insanlar bunu farklı lanse ederek olayı dulandırma çabasındadırlar. Açık olmak yada kapalı olmak kesin ahlaklı yada kesin ahlaksız kavramının karşılıgını vermez.
(bkz: provokatör olmak adam olmak mı demektir) *
henüz cevabı verilemeyecek bir sorudur. türbanlı olmak ya da kapanmak, artık her neyse, bu ülkede inançlı insanların bir örtünme şeklidir. inançlı insan da ahlaklı olur. burada kapanmayanın ahlaksız olduğunu söylemek yersiz. bu ülke bütün renkleriyle bir armoni sunuyor, bunu yasaklarla engellemek gereksiz. insanların artık çeşitliliğe saygı göstermesi lazım. örtünmenin ve açılmanın sosyolojik açıdan değerlendirilmesi lazım. ahlaklı olmak ya da olmamak bağlamında bu konuyu ele almak yanlış.
ahlak görülen bir şey değildir, soyuttur. ahlakının zayıf olduğunu düşünen insan "hayır zayıf değil" tezini insanlara ispat etmek amacıyla şekilci davranabilir. bu da bir varsayımdır. kimisi anadan kalma alışkanlıkla takar türbanını, kimisi ise kocasının zoruyla. bazıları da vardır ki sanki bir kulüp üyesiymiş gibi ona dahil olmak amacıyla takar, böyle insanlar çoğunluktadır ülkemizde. velhasıl türbanın ahlakla yakından uzaktan alakası yoktur. bir parça kumaştır, taktığınız yere göre ayıbınızı kapatır.
şimdi herkes aklından birini tutsun. bu bir porno yıldızı, sevişken bir ünlü artist, bir fotomodel, bir manken, herhangi biri olabilir. ama temel kriter sevişken olması.

şimdi bu aklınızdan tuttuğunuz hatun çatır çatır eylemlerine devam ediyor. ve siz bu hatunu yolda gördünüz, kapalı olduğu için tanıyamadınız. aaa ne kadar mutaassıp bir hatun ne güzel kapanmış diyebilir misiniz? diyebilirsiniz. peki ne kadar gerçekleri yansıtır, işte o da tartışılır.
netice olarak ahlaklı olmak değildir türbanlı olmak. ahlak dinden ayrı bir kavramdır. dinler ahlaki temeller üzerine kurulmuştur. dinsiz veya müslüman olmayan birinin ahlaksız diye nitelendirilmesi nasıl kabul edilemiyorsa, türbanlı birinin de ahlaklı olabileceği varsayımı yanlıştır.

edit:eksileyen arkadaş, delikanlı gibi neden eksilediğin bir yaz da yorumlayalım. öyle eksiyi basıp kaçmak yok. zoruna giden nedir bir öğrenelim. türbanlı birinden istedin de vermedi mi yoksa???
ahlakı şekilselcilikte arayanların saçma önermesidir.

nasıl ki tüm başörtülüsü genele tabi tutamayacağımız gibi başörtüsüzünü de genele ve bazı kalıplara sokamayız.

ahlaklı olmak ne kırmızı giymekle ne sarı giymekle ne de s,iyah giymekle kazanılır.