tarafsızlık

hiçbir yana meyletmeme, arada kalma, taraf tutmama durumu.

"tarafsızlık da bir taraftır."
"taraf olmayan bertaraf olur."

Objektif olmak için gerekli olandır.

günümüzde isviçre, belçika, güney afrika cumhuriyeti gibi ülkelerin uyguladığı dış politika tercihidir. tarafsızlık hangi temeller üzerinde şekillenir , temel özellikleri nelerdir, kaça ayrılır inceleyecek olursak :

öncelikle hukuki tarafsızlık ve basit tarafsızlık olmak üzere iki ana dalda gelişim göstermektedir. hukuki tarafsızlıkta devletler arası hukukun getirdiği hak ve yükümlülükler söz konusudur ki dolayısıyla bağlayıcılık oranı oldukça yüksektir. örneğin; tarafsız bir devlete savaş açmak, tarafsız devleti kendi safında savaşmaya zorlamak ve yahut da tarafsız devletten planlanan askeri operasyonlar ya da güvenlik önlemleri için maddi destek istemek devletlerarası hukuka göre savaç suçu sayılmaktadır.

basit tarafsızlıkta ise durum biraz daha farklıdır. başlangıçta tarafsız olduğuna dair herhangi bir açıklamada bulunmayan devlet çatışan kuvvetler arasındaki savaşın sonuna kadar böyle bir beyanda bulunmasa dahi politikasını sürdürebilir. ancak beyanda bulunmadığından ötürü devletlerarası hukukun getirdiği yükümlülüklerden sorumlu tutulamaz.


hukuki tarafsızlığın bir altdalı olan geçici tarafsızlıkta ise konu devletimiz savaş esnasında ya da gerilimin ortaya çıktığı esnada tarafsızlığını ilan etmek durumundadır. devlet iradesinin daha baskın olduğu alt daldır. bundan dolayı başlangıçta tarafsızlığını ilan etmiş olan bir devlet, gerçekleşmekte olan savaşın sonlarına doğru bu politikasından vazgeçerek savaşa taraf hale gelebilir.

sürekli tarafsızlık ise diğer bir alt dalımızdır. burda baskı unsuru gündeme gelmektedir. iki ya da daha fazla devlet bir devleti çeşitli nedenlerle zorlayarak tarafsız kalmaya mecbur bırakmaktadır. diğer bir deyişle iradenin devre dışı kaldığı durumdur. konu devletimizin savunma paktları imzalaması, ittifaklara girmesi vb. faaliyetlerde bulunması yasaklanmıştır.

beceri yoksunu insanların yapamadığı bir erdemdir.

hiç bir düşüncenin mülkiyeti altına girmeme durumu.

tarafsızlık da bir taraftır, derler. doğru, tarafsızlık; tarafsız olma tarafındadır.
tarafsızlık insanın hayatını rahat kılan bir eylemdir. her konuda tarafsız olunmaz tabi ki; ancak tarafsız olduğun konular, tarafsız olmadıklarından çok olunca insan büyük sıkıntılardan kurtulmuş oluyor.

savaş veya devletler arasındaki diğer ihtilaf veya ittifaklara gönüllü olarak katılmama ve yaşanan olaylarda varolan tarafların hepsine eşit mesafede olunması halinde, sahip olunan statüye denir.

sürekli tarafsızlıktan farklı olarak, devlet, gönüllü olarak bu dış politika stratejisini benimsemiştir, ve tarafsızlık bir veya bir kaç olayla sınırlıdır.

goethe demiştir ki; "samimi olmayı vaad edebilirim, tarafsız olmayı asla..."

tarafsızlık her şahsı, kurumu ya da görüşü adil ve tutarlı bir şekilde değerlendirmektir. her tarafın hem olumlu hem de olumsuz yönlerini görebilmek ve dile getirebilmektir. taraflı insan için bir taraf tamamen iyidir, haklıdır ve her koşulda savunulmalıdır; diğer taraf ise tamamen kötüdür, haksızdır ve her koşulda saldırılmalıdır.

taraftar insanlar çoğu zaman daha ikna edici bulunur çünkü tarafsızlık bir tür zayıflık olarak görülür. bunun nedeni de taraftar insanlar ortak bir noktada buluşabildikleri için daha organize ve güçlü olabilmektedirler. tek başına taraftar bir gruba karşı gelmek psikolojik (ve bazı durumlarda fiziksel) olarak çok zordur. bunun çözümü sanırım tarafsız bir taraf oluşturmaktır. *

yoktur hayata uygulanabilir bir şekli. tarafsızlık yoktur ütopyaları dışında insanların. yolda yürürken çocuğunu döven bir adam görürsünüz. karışmazsınız. "tarafsız" olduğunuzu düşünürsünüz üstelik o sıra. aslında güçlü olanın tarafındasınızdır, ondan yana. yoktur hayatta, ya çizginin bu yanındasınızdır ya öte yanında.

Kolay kolay olabilecek birşey değildir. Bazı durumlarda mümkün olabilir.
-->Kayıtsızsanız tarafsız kalabilirsiniz. Yani ilginizin olmadığı bir alanda.. Mesela ülkede halkın 5 90 hentbol takımı tutmaz ve bir badminton takımına gönül bağlayan kimseyi de görmedim şimdiye kadar.
-->Taraf olmak biraz da bağlanmayı gerektirir. Bu yüzden profesyonellerin taraf olması çok güçtür. (Teşbihte hata olmasın işin orospusu olmuş olanlar mesela)
-->Yeterli seçenek yoksa ve tercihte bulunmaya zorlama yoksa da kişinin tarafsız kalması mümkündür. Seni asarak mı öldürelim keserek mi sorusuna "asarak öldürün" diye yalvarak kimse yoktur. Ya da italyada yaşayan bir müslüman için hangi partinin başa geçeceği pek de önemli olmaz zannımca.
__________________

Son olarak şunu da belirtmek isterim ki "Tarafsızlık da bir taraftır" gibi bir tanım

Hiç bir olaya veya etkiye maruz kalmama durumudur.

herkese eşit mesafedede durmak, kimseyi kayırmamak, adil davranmaya çalışmak. kimi zaman "bertaraf edilmek" şeklindeki tehditlere maruz kalırlar.

aileden başlanıp, sözlüğe, er den erbaşa, en küçükten en büyüğe herkeste ve yer yönetimde olması gereken. nasıl bir anne bir evladını çok sever, diğerini gücendirir. o çocuk hem anneye hem kardeşe düşman olur. nasıl bir başbakan halkı kürt diye ayırsa, dilini yasaklasa, gelir dağılımını uygun yapmasa; nasıl ki sözlük te yönetici konumunda insanlar reklam geliri ve sözlükte ki kalabalığa uysa ve azınlıkta olanları, haksız yere başkaları için harcasa yanlıştır. tarafsızlık tepeden tırnağa gereklidir ve olması gerekendir.

bir devletin, diğer devletler arasında çıkmış olan savaşa ya da çatışmaya hem hukuki olarak hem de uygulamada katılmamasıdır.

osmanlı'dan günümüze, türkiye'nin uyguladığı genel dış politikasıdır.

zaman zaman politikada korkaklık, pasiflik vs. şeklinde eleştirilir.

tarafsızlık sergileyenler taraf tutmayanların tarafında yer almayı tercih ederler. *

Bazı zamanlarda takınılması gereken tavırdır.

bunun için ya dik durmak gerekir ya da top olmak.

Zalimin yanında yeralmanın daha güzel ifadesidir. Tarafsızım deyip nazi altınları ile zengin olan isviçre güzel bir örnek.

kendini soyutlayabilmek olaylara başkasının gözünden bakabilmek empati yapabilmektir tarafsızlık.

örneğin "terör örgütü" demek yerine "silahlı örgüt" demek.

20 ve 21. Yüzyılın en buyuk dayatmasidir tarafsiz kalan bertaraf olur deyimi. Buyuk gucler insanlari hep bir cerceve icine sokmaya uğraşıyor tarafsiz kalanlarin sayica az olduğunu iddia edip herkesi bir tarafta yonetmeyi planliyorlar. Devlet adamlarimiz da bu moda uyuyor kimsenin fazla (!) Dusunmesini istemiyorlar. Gruplari yonetmek tabii ki de islerine geliyor. Aykiri fikirlerden ödleri kopuyor iktidarim sonlanmasin istiyorlar. Dusunen beyinler köreltiliyor farkliliklar sorun cikariyor zenginlikten sayilmiyor herkes bur gruba yamanmaya calisiyor kraldan cok kralci oluyor ve bunu bir ovunc kaynagi görüyor.

iyi bi sey gibi anlatildigina bakmayin, kendi çıkarlarını koruma pokitikasidir. taraf olanin ne okdugu yada ne yapacagi bellidir. ama tarafsiz oldugunu iddia edenler, en ufak bi cikar kaybinda renginj degistirir, ne yapacağı belli olmaz. yani daha tehlikelidir.

mümkün olmayandır. düşünen insanın eğilimlerine bağlı olarak konulara ve alanlara göre değişen tarafları olur.