bugün

Bugün çok zor geçti.
Sevgili sözlük kardeşlerim, tabi bu ulusa sesleniş gibi oldu idare ediniz.

Bakın bir güruh var, sürekli kaos ortamı yaratmaya, sürekli devleti eleştirmeye çalışan sürekli bir memnuniyetsizlik havası oluşturan. Sizden ricam bu tip insanlara prim vermeyin güven vermeyin destek vermeyin.
Kars, akyaka taraflarında bir göldeyiz. Hava kapalı, Mevsim sonbahar. Arkadaşın kafasında yeşil bordo bere, üzerinde de yine bordo bir yelek var. Ben sırtımda yün kazakla oturmuşum, ne kürek çekiyorum ne olta tutuyorum. Göl biraz büyük, etraf sis. Eleman Kürek çekiyor ama hedef yok. Kayığın çevresinde balıklar beliriyor, sıçrayıp geri dalıyorlar. Kafamı hafif sağa yatırıp dibimde sıçrayan balıklara bakıyorum, içim sıkılıyor. Balıklar güzel, ama göl bir tuhaf. Hayatımda ilk defa bir su birikintisi, bir göl, bende nefret uyandırıyor. Tam doğrulacağım, Birden boynuma misina dolanıyor. gölün dibine batmış bir ceset, oltasıyla beni boynumdan yakalıyor. Ağzı yüzü şişmiş, nereden baksan dört yılı var. Kafasında saç yok, suratı delik deşik. O göle siksen girmem, o gölün koyu mavi rengi var.

O göle giriyorum. Kürek çeken eleman beni orada bırakıyor ve arkasına bile bakmadan gidiyor. Cesedin Turuncu sakalları var, delik deşik suratında lavralar geziyor. Sis içerisinde kayboluyor. suyun altındayım, dibi olmayan bu gölün, tahminimce en derinlerindeyim, bir bok göremiyorum. iki gün durmadan yağmur yağıyor, dört yıllık ceset hıçkıra hıçkıra ağlıyor. Misina boğazımı kesti, öldüm orospu çocukları.
comolokko cubu lab lab.

hep söylemek istiyorum ama utanıyorum insan içinde.
şöyle bir düşündüğüm ve baktığım zaman, yaşanan hatıraları, yaşadığım zorlukları, mutlulukları, üzüntüleri, heyecanları, bitmiş umutları sonradan yeşermiş umutları, hayatın binbir türlü kavgaları, ailemi, arkadaşlıklarımı, yalnızlığımı, şimdilerde ileriye dönük sevgilimle kurduğum hayalleri, iş hayatımı vs vs aslında kendi kendimi öyle rahat hissediyorum ki, içten içe korkmuyor da değilim ama bir kıpırtı var ileriye dönük nedense. dünyanın onca kötü gidişine rağmen.
görsel
insanların iğrençliği artık midemi bulandırıyor.
Ne garip. Dün denilebilecek kadar göreceli bir zamanda dünyadaki herkes gibi umarsızca yaşayıp giderken bugün yine dünyadaki herkes ile beraber ölüm korkusuyla yaşıyoruz. Sizce umut tekrar yeşerecek mi?
Virüs değil cehalet öldürür demek istiyor ve hepinize iyakşamlar diliyorum.
Büyük konuşuyorum; çocuklarıma iki isim koymayacağım!
(img:#1995672)

Kendi kendinizin kahramanı olun.
Bence tüm insanlık yok olmalı ve baştan başlamalı.Ve yeniden başladığında tanrı dunyadaki en akıllı ve baskın türü insanlar olarak secmemeli kabul etmeliyizki bu tercihi yanlış. Mesela köpekler olabilir inanın onlar olsa birkaç milyon yıl sonra dünya simdikinden çok daha bir yer olacaktır.
irademizin dışında gelişen şeyler, öngörememek, bilinmezlik çoğunlukla korkutucu. Öyle zamanlardan geçiyoruz, korktuklarımızı yaşamamayı umarak. Kendi çapımızda tedbirli ve dikkatli olmaya çalışarak tevekkül etmenin ötesi yok. Böyle düşününce bir parça sukûnet hissedebiliyor insan. Beden sağlığımızla beraber ruh sağlığımızı da koruyabilmek için bilinmezlik o kadar da endişe verici bir durum olmayabilir.
Son olarak da bir kitap cümlesi şurada dursun: "Bir sıkıntının geçeceğine duyulan güven, ona dayanmanın tek çaresidir."
Alayanınızın amk.
congratulations kelimesidir.

Evet yazabiliyorum ama söyleyemiyorum.
Bundan 4 yıl önce, başka bir isimle bu sözlükte dolanırken de yazarların söylemek istedikleri vardı, gittim geldim fakülte kazandım, çat pat okuyorum yine var, herkesin içinde tutup birilerinin yüzüne bağır çağır söyleyemediği çok şey var. Hiç değişmez.
De bana de halo bu ayrılık biter mi?
En büyük hatanız kör sandınız ama değilim, siz ne anlarsınız...
Kimsenin iyi ki varsın ya da keşke seni tanımasaydım diyeceği kadar uçlarda yaşamadım insanlarla olan ilişkilerimi,
Kimsenin hayatında o kadar olmadım.

Herkesin var olmaya çalıştığı bir zamanda, biraz var olup aslında yok olmak, kimsenin hayatında iyi ya da kötü bir iz bırakmayıp kimse tarafından hatırlanmamak niye beni mutlu ediyor,
bunu hiçbir zaman anlayamayacağım sanırım.
Sosyal medyada soyun kurusun insanoğlu diye beddua edenler şimdi maske takıyor mudur acaba?
karantinamın 9. Gününden söyleyeceğim tek şey çinlilere bok göndericem onu da yesinler.
insan, bir var bir yok. Ya ecel alır ya kendi gider.
Evdekiler, ölüyoruz lan amına koyim.
Özlemişim.Seni sözlük.
Fazla merhamet insanı mahvediyor.