bugün

https://tr.newsner.com/ha...une-gidip-bakin-ne-yapti/ bu haberi gördüm şimdi oturdum duygulanıyorum sözlük. Neden böyle insanlar var? Demek suç dogo ya da pitbull cinsi saldırgan olarak bilinen köpeklerde değil insanlarda. Hayvan sevgi doluymuş resmen.
bir şeye sahip olman, o şeye layık olduğun anlamına gelmez... aynı zamanda bir şeye layık olman da o şeye sahip olacağın anlamına gelmez. aslına bakarsanız şu hatta kimse layığını yaşamıyor.
Bu kadar ateist cahili ilk defa görüyorum.
bu kaçıncı sonbahar aynı yazın ardından?
aşık olunan kişinin telefonunda tinder uygulamasını gördükten sonra;

-ulan bu uygulamanın ne işi var telefonunda??!!

diyemedim. sevgilim değil bişeyim değil nasıl diyeyim. :(
Sevgili istiyorum oğlum ben. Aşk macerası yaşamak istiyorum.
Eskiden çocuk denilecek yasta evlilikler oluyormus. Bizim ninemiz 14 yasında evlenmiş. Dedemiz 19.
Şimdi erkenden kocaya kaçan cahil ve macera sever kızlar hariç öyle çocuk yaşta evlenen yok.
Çünkü şimdiki çocuklar fazla çocuk; Eski çocuklar ise fazla yetişkinmiş.
Küçük bir kız çocuğu evdeki kardeşlerine bakıp, evin isini yaparken, annesi bahçe ve hayvalarla ilgilenirmiş.
Simdiki liseli gençler ayağının altındaki birşeyi kaldırıp yerine koymaktan aciz, üstünden atlıyorlar.
eskilerin Başka bir alternatifi olmadığı icin çocuklar çabuk olgunlaşmak zorunda kalıyordu.
Şimdikiler ise bambaşka. Gereksiz bir toyluk var. Çocuklara kaldırabilecekleri sorumluluklar verilmeli ki olgunlaşmaları gecikmesin. Cocuk yasta evlenmeleri icin değil; yaşlarıyla orantılı şekilde Karakterleri de gelişebilsin diye..
Beraber olup karteli kurduğum insanlarla geçirdiğim vakitlere fiyat biçemem.

Eğlenmenin beraberinde getirdiği o sıradışılığı
hislerin en güzeli olarak seçebilirim.

Güzeli yaşamak, insanı tatmin ediyor. Lezzetin yolu bazı girişimlerden geçer.
görsel
sanırım murphy kanunlarına inanmaya başladım.
Beynimi örümcek ağı sarmış gibi ya da pelte pelte olup kıvamı artmış hissediyorum. Velhasıl uykunun daimi ağırlığından kurtulamıyorum.
küçükken ekmek poşetini dizimde sektirdim diye böyle oldu biliyorum.
Uzun zamandır sessizlik hakim bende. Kaçıyordum kendimden, anlatmaya korkar oldum.
sonunda vurdum acı gerçekleri yüzüme, yaptığım o büyük hatayı çemkirdim. iğrendim...
toparlandım ama,
Evet, şimdi daha iyiyim. Doğru bildiğim yoldan şaşmam artık.

Biliyorum ki herkes hata yapabilir önemli olan bunun farkına varıp durmak ve tekrarlamamak.
Sabah 6.50'de aldığım bir telefon ve iki güzel haberin ardından mutluluk gözyaşlarıyla uyandım güne. Çok uzun zamandır böyle hissettiğimi hatırlamıyorum. Hayatımın en kötü yılı diye adlandırdığım 2017, son günlerinde mükemmel bir hamle yaptı ve en kötü yıl olmaktan son anda kurtuldu*

Şu yılın bana öğrettiği bir şey varsa o da sevdiklerine çok, daha çok, elinden geldiği kadar çok sıkı sarılman gerektiğidir. Yoksa böyle 6 ay boyunca yüzünü göremediğin, sesini bile duyamadığın biriyle bir konuşursun, alo demesini duymak bile yeter henüz gün bile ağarmamışken gözyaşlarına boğulman için. Onun özgür olduğunu bilmek, aranızda mesafeler de olsa iyi olduğunu bilmenin huzuru daha çok uzun süre yeter bana. Tamam şimdi oldu 2018 artık gelebilirsin, hazırım.
Sanırım burada da bir hayalet oldum tamamiyle.

Veda vakti mi yaklaşıyor ne?
Yörük inadı var arkadaş bende. Gururda ekleniyor isin içine kesseler geri adım atmiyorum. Kendimi bir kere inandirayim yeter ki hakliligima dünya yıkılsa vazgecmiyorum inadimdan.
Büyüdükçe anneni bir şekilde utandırmak sende daha derin sarsıntılar yaratacak.
Benden gerçek bir söz istiyorsan şunu derim.
Başkalarının yaptığı kötü şeyler değil, senin yaptıkların ilgilendirsin seni. Gençliğimden beri bilirim ki insan başkalarındaki kötülükleri görerek iyi olmaz.
'sen herkesi kötülemez misin' diyeceksin.
Bana da bakma.
Benden de 'varsa' iyi şeyler öğren.
''adını hatırlayamıyorum, psikopatın biri şey demişti: bana yukardan bakarsanız bir aptal görürsünüz, aşağıdan bakarsanız tanrınızı görürsünüz, tam karşıdan bakarsanız kendinizi görürsünüz.''
Ağlaya ağlaya istiklalden karaköye inişimin üstünden 74 gün geçmiş. Nasıl yani daha dün akşam değil miydi o?
Televizyonda salako var. Neşelendim durduk yere.
eğer çok istediğin şeyler sana gelmiyosa, belki de hayatında var olan başka güzel şeyler senin onları farketmeni bekliyodur *
Sen hıçkırmaya başlayınca çok üzülüyorum. Bunun normal olduğunu biliyorum ama çok küçük olduğun için canımdan can gidiyor sanki. Uzun sürerse pozisyon değiştiriyorum geçsin diye. Baban da bir yandan her hareket ettiğimde beni yokluyor yanında mıyım diye. Kalkıyorum sanıyor herhalde uykusunda beni arıyor ama asla uyanıp bakmıyor o ayrı. Bulunca azıcık sevip, duruyor sonra. inşallah ona benzersin diye çok dua ediyorum. Onun gibi sevgi dolu, onun gibi merhametli, onun gibi sakin ruhlu ve en önemlisi de onun gibi iyi bir adam ol diye. Sen iyi ol diye elimden geleni yapıyorum ve yapmaya devam edeceğim.

Henüz karnımdaki Oğluma...
Hepsinin oyun olduğunu itiraf et artık. Kompleksinden sıkıldım. Günden güne yok oluyorum görmüyor musun?
(bkz: düşün ki o bunu okuyor)

Sanırım yazmam gereken yer burası ama olsun.

"yoruldum."