bugün

Çok yalnızım nolur dağılmayın lan.
Zalımsın hayat ! Lütfen yalnız zalim değil "zalım" ve hızlı okuyun
Kafam çok iyi, balat'ta salaş bir restauranttayım, aklımda sadece ve tek bir yer bu istanbul'da ama kendimden utanıyorum....
her işte bir hayır vardır, her şey olacağına varır, nasip değilmiş, neyse diye diye geçen şu sikik üç günlük ömrümüzü hiç uğruna ya da bir çok hiç uğruna heba ediyoruz sanırım, elbet bunlarda geçer diyoruz ama geçen tek şey ömrümüz.
Evet seçim sonuçlarından sonra ülkeyi terketme planlarını ben de yaptım.
ya beyler bayanlar bırakın artık şu siyasi lafları falan. geçti gitti artık.
Yanına kadar sokuldum ama yine de rahatsız etmiyorum seni etmemde. Uzaktan izliyorum,yetiniyorum ha yetiyor mu yetmiyor ama yetecek galiba ne bilim yetecek yani!
Gazanfer abi buradaysan mesaj at lütfen :(
Bekliyorum seni
Misafir sevmiyorum, çünkü bana dair birşeyler soruluyor. Heleki gelen misafir kendini sosyetik göstermeye çalışan sonradan görme hanzolarsa.. şuan dört sigarayı agzıma ikisini burnuma ikisini kulagıma iki tane de göz pınarıma yerleştirip içesim var. Öyle bi stres, öyle bi sinir.
Ayakkabıya tuz dökünce gidiyodu dimi bu misafir. batıl inanç ama tutar bence. Deneyim bi..
içim sıkılıyor sözlük. öyle böyle değil.
kop kop disko disko partizaniii. dim tis dim tis dim tistır.
Amına koyduğumun dünyası diyeceğim yine demiyorum. Biliyorum çünkü amına koyayım bu durumlara alışmak zorundayım. Bir şeyleri başarmak için bazı orosbu çocuklarının yüzüne gülmek zorundayım.
Hard diskimi kaybettim. O önemli değilde içinde numaralar şey pardon anılar vardı yaaa. Sakladığım tonlarca şey. Gören olursa söylesin.
öyle ya da böyle -zorla değil ya: sakinim.
Senin ben !

Bu kadar, gerisi fazlaca ayıplı.

Herkes gibi olmak zorundamıydın ulan!

Öküzkafalıbok!
eskiden erkek; başlık parası kız çeyiz parası biriktirirdi, şimdi; erkek eskort parası kız zar parası biriktiriyor.

söz iliklerine kadar orjinaldir. yazarı mühim değil.
Hepiniz iyrencsiniz. Hepinizden iyreniyorum.
Gazanfer abi burdayım mesaj atmanı bekliyorum :(
ne yaparsam yapayım alışamıyorum şu dünyaya. 21 yıldır yaşıyorum ama hala hayatta olmaya alışamadım. öğrenemiyorum işte oyunu kurallarına göre oynamayı.

bazen yüzme bilmeyip arkadaşlarını kıyıdan izleyen insanlar gibi hissediyorum. bazen fazla açılmışım da geri dönemeyecekmişim gibi hissediyorum. devamlı teomanın sözleri dolanıyor aklımda "midem bulanıyor, galiba dünya tuttu." harbiden neden bu tatminsizlik.

mutlu muyum bilmiyorum. mutluluk diye bir şey var mı onu da bilmiyorum. tek emin olduğum şey artık düşünmemem lazım, yaşamaya başlamam lazım. yaşamadan ölmek istemiyorum.

edit: imla.
kalbim kırıldı, mutsuz oldum, boşluğa düştüm, şimdi ne olacaklara geldim filan ama bu bile bir gün sürüyor. evet bu ikinci günüm ve hâlâ mutsuz hissediyorum ama alışıyorum. insanlar benim izin vermemle giriyor hayatıma ama her seferinde unutuyorum bir gün çıkıp gideceklerini, cok cabuk alışıyorum varliklarina sanki hep yanımda kalicaklar gibi. duygusal olmak insanı mutsuz biri haline ceviriyor keşke boyle olmasaydı. böyle mutsuz oluyorum oluyorum sonra hemen sarkinin can alıcı yeri geliyor aklima "ama fazla da üzülme hayat bitiyor bir gün ayrılıktan kaçılmiyor" gulumsuyorum. kac farkli duyguyu anlattım ben bile kendime şaştım. (bkz: hll spr dvm)
yarım saat önce terbiyesiz bir sözlük yazarı bana küfretti.
çok terbiyesiz olduğundan dolayı onu kınıyorum.
En azindan bir karaktere sahip olabilmek icin yasa insanlar arkandan karaktersiz desemin...
Gitmek kaybettiğin anlamına mı gelir? Yenildim mi acaba? Yenildiysem bunu kabul mu etmeliyim? Hayat karmakarışık. Herşey geçer ama izi kalır. Hiç birşey düzelmez sadece şekil değiştirir. Bir cizgi vardır. Ya katil olursun ya intihar edersin. işte biz tam ortasındayız. Şuan.
Evet demek istiyorum.