sözlük yazarlarının itirafları

hayat zor sözlük fakat zor olduğu için ve zor olduğu kadar güzel.

sözlük yazarlarının itiraflarını içermekte olan köklü başlıktır.

beşşşşincisi neeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeee!!!
Jamiiryoo
(bkz: http://inciswf.com/jamiryou!.swf)

burada bulunmamın özel bir amacı var. eski de olsa.

satış amacıyla beni telefonla arayan insanları mümkün olduğunca kırmadan geri çevirmeye çalışıyorum. bunu sebebi muhtemelen eski bir müşteri hizmetleri çalışanı, şimdinin call center eğitmeni olmamdan kaynaklanıyor sanırım. bu nedenle telefonda son derece profesyonel bir yalancıyımdır. ( yanlış anlaşılmasın kimseyi dolandırmadım.) neyse, iki gün önce bir telefon geldi. Bir bayan, x bir bankanın hayat sigortasının reklamını yapmak istiyordu. araç kullandığım için nazikçe geri çevirmeyi düşünüyordum ancak konuya öyle bir giriş yaptı ki nefes bile almadı, anlattı anlattı sabırla dinledim, daha sonra malum konu pazarlamaya dönecekti ve o an geldiğinde devreye girdim. ufak bir ders vermek istedim. bana zaman ayırdığı ve bana verdiği bilgiler için teşekkür ettiğimi söyledim. ardından hayat sigortasına ihtiyacım olmadığını çünkü sigorta yaptıracak kadar ömrüm olmadığını, "x" hastası olduğumu söyledim. gayet kabullenmiş, neşeli, sakin, kendiyle barışık bir ses tonuyla ve de galiba birazda acımasızca yaptım bunu. zavallı kız ne diyeceğini şaşırdı, ağlayacaktı neredeyse. bir yandan o beni, bir yandan da ben onu teselli etmeye çalıştık ve bir şekilde bitirdik konuşmayı. muhtemelen o kız birkaç gün uyuyamayacak ve ömür boyu beni unutamayacak. vicdanım sızlıyor açıkçası; kabul ediyorum biraz zalimceydi. özür dilemek isterdim.

eski sevgilimle mecidiyeköy'de bi kafede oturuyorduk. aylardan şubat'tı. yanyana oturmuş bi yandan bişeyler içiyor, bi yandan da sohbet ediyorduk. daha sonra yanıma iyice sokularak ellerim üşüyor aşkım dedi. bende ellerimdeki yarım parmak eldivenleri çıkarıp al şunları tak ısınırsın dedim. aslında ellerini tutmam gerekiyordu ama o an aklım gitmişti sözlük. tam bi öküzsün dediğinde iş işten geçmişti.

hem aşkta hem sevgi de zayıf düşen kullanılıyormuş sözlük. bunu yeni fark etmiş olmam çok üzücü dimi ?

stv' de yayınlanan ayna programının müptelası oldum. izlemeden asla uyumuyorum. o götten bacak sunucu semt pazarına falan dalıyor ya o an iştahım açılıyor yeminle. hele ki her ülkede bir osmanlı muhabbeti açmazsa ölecek. vee tabii ki hoca efendinin okullarındaki tel bıyıklı, renkli gözlüklü abilerimizle programı sonlandırıyoruz.

ejdadımız burayı 400 sene adalet içinde...

not: bangladeş' e gitmek lazım hacı.

dizanteriyim sözlük. en azindan 3 lt su kaybettim lan herhalde. serum felan taktilar. sonrada ben 1 lt su ictim. hala agzimin ici kuru.

dua et lan bana allasiz sözlük.

hayatın boka sardığını görmek ama çıkar yok bulamamak çok acı be sözlük.zamanın boşa aktığını hissediyorum resmen.

korkudan uyuyamıyorum, kafam dağılsın diye pis yedili izliyorum şu an.

kahrolsun kotalı internet, kahrolsun en iyi çeken kanalı show tv olan televizyon.

son 10 gündür sürekli kafa gibiyim hayatım olaylarla doldu taştı daha 4 saat önce arabamı 2 ye ayırıyordum laaaaaağn.

babam gel güzel bir şarkı göstereceğim diye çağırdı sözlük. açtığı şarkıisyeaaan. dedim hiç dinlemedim, ki cidden dinlemedim. bunun üstüne 56 yaşında adam bana ortamlardan çok uzak kalmışsın dedi.

şimdi, babamın ergen gibi isyeean ı dinlemesine mi yanayım, yoksa 56 yaşındaki adama göre bile, asosyal olduğuma mu yanayım?

bilemedim.

telefon kullanmadan 4.günümü geçiriyorum. bozuk olan telefonumu hala yaptırmadım. yavaş yavaş telefonsuzluğa alışıyorum. bilgisayar ve televizyonu da bırakabilirsem katmandu'ya yerleşip hayatın anlamını arayabilirim.

lan sözlük uyumak yerine amuda kalkıp götü duvara yapıştırmak istiyorum. ondan sonra oturma odasında koltuktan koltuğa atlamak istiyorum. sikicem böyle işi büyüyünce her şey boka sardı arkadaş, bir gün eşşek gibi anırarak gülerken, öbür gün sıkıntıdan ağlayacak hale geliyorum. ulan para için herkes birbirini satıyor sözlük, hayat amacımıza bakar mısın bi. sen doğ, 20 yaşına kadar para ye, sonra para kazan, sonra çocuk yap senin paraları yesin. şu sik kadar küre üzerinde bile hala rahat duramıyoruz lan sözlük. o değil de sabah şirinler olsa da izlesek ne güzel olur. ulan önlüğümü özledim be. ilk önlüğümü giyeli 17 sene geçmiş, kırmızıydı önlüğüm. hay sokacam böyle hayata. her birimiz birbirimizle çıkarımız için konuşuyoruz, ne güzel.

tatile cikmam için iş yerime adam bulmam lazim. iki haftadir bulamadim kestim umudu. lan eskiden ne guzel kriz vardi issizdi millet. kahrolsun akp...

ahaha ne garip lan 2.5-3 senelik sevgilim beni bilfiil ayakta uyutmuş. *
o kadar zaman boyunca sandım ki munis kız, harbi kız, yalan söylemez, doğrucudur, lafının arkasında durur. böyle de davrandı onca zaman ama insanın yalanı çıkıyor be sözlük. seni facebooktan falan engellemiş ama sana diyor ki ben bi seneden fazladır facebook kullanmıyorum zart zurt. zaten beni dinlememesini falan geçtim.

hayır ayrıldıktan sonra da görüyorum okuyorum hatta güldüm bile lan " önceki sevgililerimi düşünüce daha çok sarılasım geliyor * " falan yazmış. bildiğin hakkım yenmiş lan derdim de bunun adı nankörlük oluyor. bunca şeyi hak edecek bir şey de yapmadım ben hani kızsam, bağırsam, hakir görsem, hayatını direkt olarak engellesem yani bana kin beslemesini gerektirecek bir şey yapsam neyse.

beni öyle bir uyutmuş ki şu an sevgilisi olan abi/amca diyebileceğimiz çoluk çocuklu adamı sevmememe rağmen sırf o istedi diye çorba tarifi falan verdim lan ki ben ona o adamla o kadar yakın olma rahatsız oluyorum dedikçe dinlemezdi beni bir bildiği varmış, varmış da seviyormuş lan, bana seni seviyorum derken. yoksa bir insan onca zaman geçen ilişkisini bitirmek istediğimde neden hiç sorgu sual yapmadan, yapıcılıktan eser olmadan hemen bitsin ister ?

aramızda mesafeler vardı ama iyi idare etmiştik. bir sarılmaya, bir dokunuşa, ne bileyim bir sohbete bırakılmayacak insandım ben. çok şey yaptım, yapmaya çalıştım o ne kadar kılını kıpırdatmasa da, beni yalanlarla uyutsa da. biliyor musun 3 senedir bana gelecek olan bir mektup, 1.5 senedir belki fazlası vardır gelmesini beklediğim bir doğum günü kutum var.

gecenin 4'ünde karnı ağrıyor diye biri uzman hekim 2 3 tane de tıp öğrencisi bulmuştum önemli bir şeyi vardır diye, hatta doktor " hamile olabilir yenge " demişti de baya gülüşmüştük. ben saymadım aynı anda kurduğumuz aynı cümleleri, aynı anda yaptığımız aynı hareketleri, düşünüz tarzlarımızı. ki hep hak ettiği gibi davranmaya çalıştım, kıskanç bir erkek olmama rağmen o sınırı aştıkça alttan almaya özen gösterdim. bugüne kadar kaba tabirle yavşadığım kızların arkasından bile şöyle böyle diye konuşmadım, onca zamanı geçirdiğim insanı bırak köpek olsa bile arkasından konuşmam şöyle böyle diye. ben yine de konuşmam bu söylediklerimde bir şey gören varsa da mazur bellesin beni, doğru insan olmak elzem ama karşılığı nankörlük olsun istemez kimse.

ne diyeyim kendime de acıyorum ona da. çünkü o biliyordu benim yalanı en yakınımdan ne kadar acı şekilde öğrendiğimi. ne güzel insan yumuşak karnından vurulurmuş ya hep. hah vuruldum ben de işte ama toparlanmasını iyi bilen adamım neyse ki.
ölüm herkese var, kimileri erken ölür o da bunu gayet iyi bilir. keşke kendini bende yaşatabilseydin, ne yazık ki baya kan revan oldu buralar.

son olarak bir vakit bana " iyiliğin siyah olduğunu çünkü her şeyi örtbas ettiğini, beyazın da kötülük olduğunu gün gibi ortaya çıktığından " bahsetmiştin. hakir ben unutmuşum senin koyu beşiktaşlı olduğunu hem siyahtın hem beyaz rengini bilememişim. yeni afro sevgilinle siyah beyaz mutluluklar.

burayı kimsenin okumadığı sadece yazdığını itiraf etmek istiyorum sözlük varsa okuyan* mesaj atsın da görelim.

annemi çok özledim.

itirafları okudukça '' ulan ne ergenler var ha! '' diyorum fakat sonra kendimin itiraflarını okuyunca adeta 4yanı sivilceli, adeta basma etekli kezban oluyormuşum ya la!

bir ara utandım yeminle ettiğim itiraflardan. ama niyeyse hep itirafların en çok oy alan yazılarımdır. artık ortak yarayamı parmak basıyorum yada sözlük ahalisinin aşırı duygusallığımı yada ne bileyim itiraflarım çok mu edebi oluyor bilemedim...

itiraf etmeye devam edeceğim sanırım yine evet...

#17897419

buradaki itirafımdaki lanet hala devam ediyor sözlük. ama en son tespitim o kişi eğer beni üzüyorsa bile bile başına musibet geliyor. beddua da etmiyorum ama allahın sevgili kulumnuyum neyim.

sabaha kadar stronghold crusader oynadım sözlük, haçlı seferi yaptım.

az önce 4 mesaj geldi. sevindim, birileri doğum günümü kutlamış falan dedim. 3ü aveaymış be sözlük. bu da yetmezmiş gibi avea bile kutlamamış, bilmem ne kampanyasından bahsediyo.

sanirim bir sevgilim var.
ama emin degilim.
gidip geliyoruz arada bir yerde.
arkadasliktan fazlayiz. ama tam sevgili olacak kadar ozgurluguma mudahale edilmesinede izin vermiyorum.
noldu simdi?
eee sabahlari ariyor? hesap soruyor?
hic bir sey anlamadim.
bi cay iceyim.

biri var. daha ben 16 yaşındayken beni kendisine aşık eden.
bugün 23 yaşındayım ve iki sene sevgili kaldığımız o vakti ben her gün düşünüpte uyuyorum.
bazen diyorum rabbim bu aşkı bana neden verdi? diye.. bu işte bir "hayır" yok çünkü.
4 yıl ayrı kaldık ve o 4 yıl sonunda ilk günkü gibi buluşup sarıldık ve doya doya öpüştük.
ben hiç bu kadar mutlu olduğumu hatırlamıyorum o'nsuz geçen o 4 senede..

ne mi oldu? saçma sapan bir konu yüzünden tartıştık, ikimiz de gururluyuz ya hani. 2 gün konuşmadık sonra ayrıldık.
evlilik çağındaki bir kız neden sevdiği adamdan ayrılır lan? ben onunla evlenmek istiyordum. çok şükür arabam var ve o hayatıma tekrar girdiği gün gidip ev almıştım lan ev!!! askerliğimi yapacaktım, onun okulu da seneye bitiyordu zaten.

şimdi bu hırsla bi kızla çıkıyorum. o kızda koyu bir galatasaray taraftarı olduğum için bir forma alıp tüm gs oyuncularına imzalatmış. çok tatlı ya kıyamam. ama sevmiyorum orası ayrı.

dedikodudan hiç hazzetmem ama çok güzel dedikodu yapıorum bazen kendimin bile kendi ağzım açık kalıor o derece..* *