sözlük yazarlarının itirafları

geçen gün arabaya 5 liralık benzin koydurdum. *

piçliklerimden bir tanesini daha seninle paylaşacağım sözlük.

geçen günlerde keten pantolon almak için bir mağazaya girdim elimde de annemin kredi kartı var onunla alacağım.

bi pantolon beğendim ama elektrikler kesikti post makinesinden geçmedi ya da unuttu bilemicem pantolonun paçasını kestirmek için verdim ben pantolonu alırken geçerim diye düşünüyorum aklımda hiç kötü niyet yok.

mağazaya gitmek zor geldi 3 gün sonra aldım pantolonu alırkende hiç sormadı parayı aldım çıktım. şimdi desem ki babama böyle böyle adam unuttu falan diye git söyle der hemen. bende o günün akşamına mağazaya girdim 65 liralık yani pantalon değerinde başka bir şey alacağım yoksa kredi kartı dökontunda babam anlar.

tam 65 liraya çok şık bi saat beğendim ama kasaya giderken üç buçuk atıyorum adam beni hatırlar diye. kasaya gittim "abi taksit yapar mısın?" dedim adam çok samimi bir şekilde "yaparım kardeşime kaç taksit olsun" dedi(kardeşin seni dolandırıyor haberin yok). ben adamın yüzüne bakamıyorum hemen işimi halledip suç mahalinden uzaklaştım.

arkadaşlarımdan kime sorsam ben yapmazdım diyor ama bende ufacık bir vicdan azabı bile yok sözlük ben nasıl bu kadar rahat olabiliyorum?

kimseye eyvallahım yok şu dakikadan sonra. kimseye merhametim de yok sözlük.

yaptığım 2 itirafta anlaşılamamış entry haznemin vazgeçilmez parçaları oldular. karmam s*ikildi eve s*ikildi ama pişman değilim arkadaş değilim.

siyaset konuşmayı, insanlarla tartışmayı sevmediğim için salak sanılmaktan rahatsız olmuyorum. aslında tam salakların yapacağı türden her şeye mutlu oluyorum sözlük, ondandır belki.

hiç düşündün mü, hiç bilmesen de şu berbat hayatının en mutlu anını çoktan yaşamış olabilirsin ve geleceğinde hastalık ve acılardan başka bir şey olmayabilir.

* - ben günü gününe yaşıyorum sadece.
- ben arada günleri atlıyorum galiba.

* - burada olduğuna inanamıyorum.
-burada değilim.

* kadeh gibi bir şeyin var mı, çünkü kalbim kanıyor.

* akıl, en zayıf olduğu gecelerin sabahında hiç olmadığı kadar güçlüdür.

* - hiç bir ceset gördün mü?
- sadece kendiminkini.

* - gidecek bir yerin yok mu?
- sonsuz sayıda gidecek yerim var benim. sorun nerede kalınacağı.

* içeride olmak komik, değil mi? çünkü içerideyken aslında hala dışarıdasın. ve dışarıdayken de içeridesin çünkü her zaman kendi kafanın içindesin.

* yani geleceği tasarlayınca "şimdi" makul hale mi geliyor?

* şu anla ilgili tek sorun aslında böyle bir şeyin var olmaması. çünkü şu an gelecektir ve gelecek de geçmiş.

* biz bir fikiriz sadece.

* ben geçmiş yaşamımda ölüydüm.

* ilk kurbağa kendini sudan dışarı atıp bir eş bulmak ya da bir yırtıcıyı duraksatmak için ses tellerini görevlendirdiğinde o ilk vıraklamasının dünyadaki bütün lisanlara ve edebiyata doğru evrimleşeceğini hiç hayal etmiş midir? elbette hayır. ve nasıl ki o kurbağa shakespeare'i hiç tasavvur edemediyse biz de kaderimizi asla tasavvur edemeyiz.

* sen aslında var olmuş ve var olacak herkessin. ya da her şeysin.

* temelde benim söylemek istediğim birkaç yumurta kırmadan omlet yapılamayacağı ve insanoğlu sadece kırık bir yumurta.

* buradan anlaşılıyor ki kaç tane kitap okumuş olursan ol bu dünyada, asla, asla ama asla anlayamayacağın bazı şeyler vardı.
12 saat sonra anlamak zorundayım sözlük!
not:zamanında haykırmışım resmen neyin kafası dedim bir an .

sözlük çok zor günler geciriyorum. türkiye yi özledim. ruhsal boşluklar içinde umudun arandığı , umut ile çaresizlik arasında keşkelerle dolu bi hayat. Zor...

çok sevdim ben bu kızı sözlük. seneler sonra ilk defa aşık oldum lan çok fena.. gel gelelim çok geç tanıştık amk. 2.sınıfın sonunda.. yarın bütler bitiyor ve sevgili hanfendimizin yarın son bütü var. sonra basıp gidecek memleketine. bir haftadır beraber takılıyoruz ama derdimi de söyleyemedim anasını satayım. korkuyorum da sınavlara çalışmayacak bir daha diye.. durumu da kritik bütün bütlerini vermesi gerekiyor.. off sözlük, yarın büyük gün olacak. ya resmiyet kazandırcam ya da yaz tatilinde işler bombok olacak... tamam sözlük yarın ben bu kıza söyleyeceğim herşeyi. piuwww!

bu itirafları okurken magazin haberi okuyormuş gibi keyif alan var mıdır acaba sözlük?

Başkasının işinde Çalışmaktan nefret ediyorum.

gercektende hegun bu baslik altinda saat 12:00 da entry girenlerin allah belasini versin , nefret ediyorum olsunler vb gibi entrylerden nefret ediyorum! size ne keyiflerinin kahyasimisiniz ? sizin yuzunuzden stres altinda yaziyorum bunuya 12:00 a klirsam diye . yazim hatalarindan sorumlu degilim.

çaylak olmuştum yeni döndüm.
zannettim ki bir şeyler değişir
ama bir geldim ki yine her taraf
buram buram milliyetçilik, ırkçılık, şovenizm kokuyor.

sözlükcüğüm,
ara ara salaklaşıyorum.
şu an salağım mesela.
çokça salak.

bunu söylemek için çok utanıyorum sözlük ama tam 19 yaşında milli oldum, ne acınası ne kötü bir durum değil mi? ne yaparsın, türk kızları işte.

saban işe iki saat geç gittim, ne zamandır uyumadığım kadar tatlı bir sabah uykusu uyudum. sorana midem ağrıdı, biraz dinlendim dedim. oh iyi yaptım.

"Ben sadece,
kışın karpuzu
yazın portakalı özlerdim.
Şimdi bir de sen çıktın başıma."

(bkz: ben de özledim)

ailem için bir şeyler almak çok hoşuma gidiyor sözlük.

küçükken annemle birlikte bir eve gitmiştik evin yerini falan net hatırlıyorum sonra avlu vardı bir tane loş bir evdi. neyse bugün annemle ordan geçiyorduk ben de dedim buraya gitmiştik ben küçükken di mi falan evet dedi sen nerden hatırlıyorsun çok küçüktün o zaman bilmemne teyzene gelmiştik. sonra şaşırdım ben de avlu vardı bir tane dedim. yok öyle bir ev değildi dedi. ben eminim öyle bir yer gördüğüme rüyamda mı gördüm de hatırlamıyorum kafama takıldı. küçükken rüyamda görüp gerçek mi sandım acaba. neyse öyle de salak bi olay işte. bu arada o hemşire teyze de vefat etmiş 3 sene önce. gerilim olur belki.

artık kendimi bu dünyaya ait hissetmiyorum. sanırım misyonumu tamamladım, gitme vakti geldi.

Şevval sam' in canli performansina sasirdigimi itraf etmeliyim, sesi bekledigimden de iyiydi.

boru otu denen zirvaligi sirf geyik olsun diye denedim, issizlikten. Kendimden utaniyorum amk. Midemden ve basimdan da.

babamı özlüyorum. bunu ona söylemeyi bırak, kendime dahi söyleyemiyorum. üzgünüm...

sevmek istiyorum! açık ve net!

işten çok sıkıldım...

doya doya gezmek istiyorum...ve gözü kapalı benimle gezecek bir deli ile...

ve nereye gideceğini bilmeden...

ve en güzeli hiç bir şey düşünmeden,