sözlük yazarlarının itirafları

tanımadığım birini eve aldım bi süredir misafirim olarak bende kalıyor. pişman olmadım diyemem çünkü sanırım sonsuza kadar bende kalacak. neyse, asıl meseleye geleyim. misafirim sürekli telefonla konuşuyor. konuşmasından ne türden bi arkadaşıyla konuştuğunu ya da ailesiyle konuştuğunu anlıyorum. sesini cilveli yapıp kırıtık şekilde konuştuğu zaman kimle konuşuyor bu acaba diye merak edip, odamın kapısını aralayıp dinliyorum. öyle havadan sudan şeylerden konuşuyorlar ama olsun merakımı yok etmem için dinlemem gerek. yaptığım ayıp olabilir, ama bu ayıbı herkes yapar. ben pişman değilim.

Aslında ben bir deliyim.

bu aralar gördüğüm saçma sapan rüyanın haddi hesabı yok.
geçen gün angelina jolie i gördüm kanka olmuşuz benden çiçekli elbisemi istedi.
sonra okan bayülgeni gördüm konuyu hatırlamıyorum ama bana çok pis ayar verdi
sonra küçüklüğümü gördüm böyle 3-4 yaşında ki halimi çok çirkin gıcık bir çocukmuşum tam dayaklık.
dün de vefat eden anneannemi gördüm sohbet muhabbet sonra beni yanında götürmek istediğini söyledi baştan savma bir cevap verdim sonra gelirim sen git diye ama tırsmıyor da değilim. ne anlama geliyor bunlar sözlük. *

herkes tarafından anormal davranışlara sahip olarak görülsem de benim gibi arkadaşlarımla her şeyi en mal davranışları bile yapmaktan zevk alıyorum sözlük. arkadaşlarımın kulağını emmeyi onları sırtımda taşımayı onlarla beraber sokaktakilerle dalga geçmeyi seviyorum.

içinde dram olmayan film kimseyi güldüremez.

her gün tatlı yiyerek güne başlıyorum öyle geçsin diye; ama nafile.

(#12748173)

bu adam hala babamla arkadaşlığını sürdürüyor da aklımdan geçiyor istese evlenirim onunla. oysa 11-12 yıl evvel bana bakmasından bile korkardım. olgunlaşmak böyle bir şey her halde. şimdi nasıl oldu acaba çok merak ediyorum.

5 yaşındayken aşk demekten utanırdım.
10 yaşındayken sevişmek demekten utanırdım.
18 yaşımda seni seviyorum demekten utanırdım.
şimdiyse power surge'dan it gibi korkuyorum demekten utanıyorum.

bu başlığı 1 haftadır sözlük yazarlarının iftarları olarak okuyorum.

az önce gurumu becerdim.

tanım girdiğim entrylerin yerinin son kötü oylanan entryler olduğunu görünce cinlerim tepeme çıkıyor.

sözlük sınıfta dgs 1.si oldum ama dünyanın en mutsuz insanı olmamı sağladı bu...

lan zamansız öten horoz misali, ben öylesine girmiştim o sınava...

okul mokul faslı artık benim için kapandı sözlük. okurum filanlar boş hikaye, belki bir gün yeniden dolar ama şimdilik gerçekten boş hikaye.

şimdilik asıl hikayemiz iş bulup para kazanmak çünkü dünyada ki benim için en kıymetli erkeğin buna ihtiyacı var.

ah baba ah!

leyla ile mecnun'u izledim ve beğenmedim. *

yalnızlığın büyülü bir şey olduguna inanıyorum. mesela ne kadar güzel veya yakışıklısın hiç fark etmez, eger yalnızsanız insanlar size karşı kuşku ile bakıyorlar. bende zaman zaman bu şekilde bakmıyor degilim diğer yalnızlara. sanki bir şey olmuş, üstünden bir şey geçmiş, geçen her neyse işte dokunursam benimde üzerimden geçecek diye yalnız olana ön yargı ile yaklaşıyorum.
bende yalnızlığı seven birisiyim, daha çok yazarım, okurum bu yüzden. banada kuşku ile yaklaşıyorlar, biliyorum. çünkü toplum bunu istemiyor. yalnız kalmak, isimsiz, sıfatsız kalmak kimsenin hoşuna gitmiyor. insanlar sizinle ugraşmalı, açıklarınızı keşfedip sizi yargılamadırlar. yoksa nasıl gececek zaman tiridine bandığımın memleketinde.

ne demiş üstad: hiçbir lokantada tek başına yemek yiyebileceğiniz bir masa bulamazsınız, toplum sizi yalnız bırakmamak için gerekirse ruh saglıgınızla oynar. *

sevgilimin kendisini aldattığımı düşünüp benden ayrıldığı zaman behlülün arabada delirmiş hali gibi olmuştum. hığaaaaa hığaaaa ağğı ağğııı diye bağırmıştım. ne var olabilir.

kimine göre hastayım, kimine göre değilim ne fark eder. ya da ne değişir? ne değişir ki bir cümle daha duymasam, kurmasam?

biraz once bigmac yedim. pismanim. sonra yok efendim selulit fln. olur tabi bu saatte yersen.

uzun zamandır msn kullanmıyordum sadece hotmailden maillerime bakıyordum. bu gece hatta biraz önce bi temizlik yapayım dedim engellediklerimi sileyim bi rahatlayayım dedim ama sanırım tam aksine davet gönderdim. umarım yanılıyorumdur.

çok sıkıldım. evet neyden mi isterseniz istediğinizi diyebilirsiniz. Arkaşıma aşıgım deli gibi üstelik. onunla konuşamıyorum bile. evet oda bana aşık. her seferinde birbirimizi açık görsek bile yazmıyoruz ne o ne ben. birbirimizi sevdiğimizi en yakın arkadaşım bile biliyor. üzücü olan şu ki arkadaştan sevgili yapılamaz lafını uyguluyoruz sanırım. böyle işin ben. yapan nasıl yapıyor. ama ben yediremiyorum kendime aşkta o bu şu olmaz mı olur mu bilmem ama bende bu duygular olduktan sonra hiçbir bok olmaz ondan cok eminim. Lanet benim kişilik meselelerim onun memleket davası bok var evet . üzülüyorum ona uzaktan bakmak bile güzel ama yanında olamadıktan sonra. halimizi bir görseniz oturur siz ağlarsınız. mallık başka hiçbirşey yok farkındayım. ama Lanet Kişilik.

işi inada bindirdim amk.

ben artık şarkı dinlemek değil şarkı söylemek istiyorum.

an itibariyle telefonuma 5 liralık kontör geldi. ahanda bu saatte hemde. yabancı bi numaradan ama çekiniyorum aramaya kimsin diye. ya geri isterse benden kontörü. *

şişirilmiş kaslı adam yürüyüşü diye bir şey var çok komik.

içimden sürekli hüzünlü şarkılar ezgiler dinlemek geliyor sözlük *

sözlük şaka maka gündüz evde pineklerken sihirli annemi izledim, çocukken de izlemiştim biraz. o çilek amma büyümüş amk ya dedim. sonra pişman oldum.