bugün

futbol maçlarında spikerler tarafından büyük bir heyecanla sıkça dillendirilen, oyuncunun topla birlikte auta koşması işidir.

akabinde muhtemelen bir orta gelecektir. hızlı, 3 bacaklı oyuncuların muvaffak olabildikleri bir olaydır; hayvan gibi güç ister. yoksa bas çalımı ortala, di mi?
(bkz: sabri sarıoğlu)
(bkz: yeri öpmek)
(bkz: oyun kale vuruşu ile devam ediyor)
kaleci topu eliyle kanattaki defans oyuncusuna aktarır; kahramanımız topu alır sağına soluna bakar defansın göbeğiyle bir veya prese göre iki kere pas alış verişi yaptıktan sonra koşmaya başlar. sadece koşar. kafasını öne eğer ve koşar topla boğusur yan hakem de onun yanında koşar (ayağı kaysa ofsayt bayrağı bi tarafına kaçıcak) kafası öne öylesine eğilmiştir ki ne karşı tarafta kendisine söven antrenörünü (bkz: fatih terim) (bkz: yılmaz vural) ne de pas almak için bir eli havada geri zekali gibi koşan takım arkadaşını görür. rakip sahanın sonlarinda köşe noktasında dalgalanan bayrakla karşılaştığında anlarki olay bitmiş. sonra arkasına döner bu sırada bir veya iki rakip oyuncu kendisine dogru yaklaşır ve onlarin formalarına şöyle bi bakar. genellikle kol veya gövdenin bittiği yerden bir yeri gözüne kestirir ve yapışır. (bkz: ya allah) işlem kart görünceye kadar devam eder.

(bkz: ibrahim üzülmez)
(bkz: sabri sarıoğlu)