sobalı evde büyüyen çocuk

sobanın üzerinde kızartılan ekmeklerin odaya yaydığı o muhteşem kokuyu almış çocuktur.
(bkz: kızarmış ekmek kokusuyla uyanmak)

üzerinde ekmek kızartıp tereyağı sürerek yiyen kişi olarak o benim. kenarına kıvrılarak uyumanın keyfi anlatılmaz yaşanır.

soğuk su dolu güğümün sobanın üst yüzeyine temas ettiği anda çıkardığı cızırtılı sesleri duyup güğümün yanlarından süzülerek damlayan soğuk su taneciklerinin yine sobanın üst yüzeyinde yaptığı dansı izleyebilmiş çocuktur.
sobanın borusuna elini yapıştırıp bunu bir oyun haline getirerek her seferinde elin soba borusunda kalma süresini uzatabilmek için kendi rekorunu egale etmeye çalışmış, büyüklerinden defalarca sobaya yanaşma fazla üstündekini eriteceksin tarzı uyarılar almış şanslı çocuktur.
soba ilk yakılırken evin tüm havasını kaplayan yakılmış çıra kokusunu tenefüs etmiş annenin aç camı aç şu duman kokusu bi çıksın emrini yerine getirmiş çocuktur.
soba ılıkken yanağını soba borusuna yapıştırıp ısındığını hissedince alın, kulak, burun, boğaz gibi bölgelerde de bunu uygulamış çocuktur. ya da bunu sadece ben uygulamış olabilirim.
sobanın içine atılan patatesi çıkarırken elini yakmış, üstündeki adını bilmediğim delikli yerlerden döndürülünce açılıp kapanan kısmı oynamayı huy edinip ara ara o delikten defter sayfası atıp yanışını izlemiş ve bundan zevk almış çocuktur.
ha bir de sobanın altında yamulmuyorsam kapanmasını sağlayan siyah bir şey vardı onu ayağıyla itip çekmeye çalışmış çocuktur. ya da bende bir sorun vardı, ehe.

KESTANE KEYFiNi YAŞAYAN,KARDAN KIYAMETTEN GELDiKTEN SONRA ELiNi BUZ TUTMUŞ ELiNi ANNE HiSSETMiYORUM BAK DiYiP SOBAYA DEĞDiRMEYE ÇALIŞAN, bu anları yaşar iken babasının kalk odun getir kömür getir diyip of lana poflana eli yüzü kömür olan çoçuktur. DOĞALGAZIN DEĞERiNi DAHA iYi BiLMEKTEDiR. AYRICA DOĞALGAZIN KOL GiBi FATURASINDAN SONRA SOBANINDA KIYMETiNi BiLMEKTEDiR.

kestanenin tadını bilen çocuktur.

uyumadan once sapka ile yatan cocuktur. Ne yapsin, buz gibi odada hasta mi olsundur?

Asil kizarmis ekmegin ne oldugunu bilen cocuktur.

Tum ailenin bir arada olmasinin tadina varmis cocuktur.

Ayni oda icerisinde hem yatak, hem tv, hem bilgisayar, hem camasir askiligi gorebilen cocuktur.

sobanın sıcak bir şey olduğunu her ne kadar ebeveyni uyarsada elleyerek yaşıyarak tatbik etmiş olan çocuktur.

Gece yattığında, üstündeki deliklerin açılmasıyla birlikte tavandaki alev dansını yorumlamaktır. Dışarıdan büyük bir kar topu alıp üstünde cız sesini duyarak onu eritmektir. Üstüne tükürerek beyaz sıvının sararmasını beklemektir sobalı evde büyümek.

sobalı evde büyüdükten sonra geçmişin sadece güzel yanlarını değil cefasını da hatırlayan çocuk.
yaklaşık 20 senesini sobalı evde geçirmiş biri olarak daha sonra o günlerin mistik havasını arıyorsun belki ama ne yalan söyleyelim doğalgaz rahatlık be . banyo yapmak hatta tuvalete gitmek bile adamı bezdiriyordu kimi zaman.

sobanın sıcak olduğunun uygulamalı bir şekilde farkına varan çocuktur, soğuk günlerde sobanın karşısında leğende de bir kaç kez annesi tarafından yıkanmıştır, kış akşamları soba üzerinde komşularla kestane de kızartmıştır ve benzeri bir sürü hikaye.

sobanın üstünde pişen kestanenin tadını iyi bilen çocuktur.

bundan yirmi yıl önce ülkemizin bi gerçeği olan sobalı evlerde büyümek.

sobalı ev de büyümüş çocuk, diğer çocuklar gibi değildir. sobanın üzerinde, pişen kestaneleri sıcak alıp yiyen ve sonra eli yanan çocuktur.

iletişimi facebook üzerinden değilde aile bireyleriyle o sıcacık oda da odunlardan çıkan "çatırdı" sesleriyle, kestane kokularıyla yapan çocuklardır. Ne günlerdi ama.

hareketli ise mutlaka bir yerlerini yakmış çocuktur.*

umut sarıkaya'nın çok güzel betimlediği çocuktur.

http://3.bp.blogspot.com/...urde_bu_kadar_ayrinti.jpg

gerçek sıcaklığı tatmış insandır.

soba yakmasını bilen çocuktur.

sobali odadan baska bir odaya ya da tuvalete gitmesi gerektiginde usumemek icin topuklari sirtina vuracak kadar hizli kosan, daha sonra hemen odaya donup sobanin yanina kivrilip isinan cocuktur.

banyodan sonra banyoyla sobalı oda arasındaki mesafeyi koşarak geçiren,

kömürlük düzenlemelerine şahit olmuş, yukarı çıkacak soba kovasına yardım etmeyi görev sayan,

kıyafetleri sobanın borusuna sabitlenmiş çamaşırlıkta kurutulan,

sobanın altının oda çok ısınınca kapatılması gerektiğini bilen,

sabahları sobanın üzerinde ısınmış sıcacık ekmeği yeme şansına erişen, akşamları sobanın üzerinde kestane közlemenin tadına varan çocuktur.

sobaya tükürerek çıkan sesle eğlenen çocuktur.

sobanın yanmadığı diğer odada, yorganın içinde büzüşüp ısınmaya çalışan çocuktur.

sobanın yanına konan leğende yıkanmış çocuktur.

sobada kızaran ekmeğe yağ sürüp yiyen çocuktur.

sobanının üstüne konulan portakal kabuğu kokusunu bilen çocuktur.