Michael Caton Jones'un ''This Boy's Life''la beraber iyi denebilecek iki filminden biri.
Aynı konuya* sahip diğer filmden* daha etkileyici olmasına karşın ülkemizde vizyona girmemesi sebebiyle pek fazla duyulmamış filmdir.

--spoiler--
Filmde idealist öğretmenin bile sonunda korkup kaçması, *fransız askerlerinin sadece beyazları kurtarması ve akabinde askerler çekildikten sonra kalanların katledilmesi çok çarpıcı ve düşündürücüdür.

Özellikle askeri kampta tutsiler ile birlikte yaşayan hutunun, olaylar patlak verdikten sonra birlikte yaşadığı insanlara bile gözünü kırpmadan düşman olması ve palalarla insan doğrayan canavarlardan olması ırkçılığın insanı nasıl insanlıktan çıkardığına dair en güzel örnektir. *
--spoiler--
kelimelerle anlatılamayacak kadar güzel bir film. ruanda soykırımından kurtulabilmiş gerçek insanların yardımıyla oluşturulabilmiş ve yaklaşık 100 günde öldürülen 800.000 kişiye adanmış filme john hurtün de katkıları yadsınamaz. herkesin mutlaka izlemesi gereken bu film dünyada ne kadar kötü şeyler olabileceğini gösteriyor. birleşmiş millerin yardım yollamamak amacıyla bu olayların soykırım olduğunu reddetmesi ve filme adını veren olay da etkileyici sahnelerden(o olayı da izleyen görsün artık). son olarak da film bittikten sonra geçen altyazılar ve kurtulan insanların kayıplarını söylemeleri gözümdeki yaşları tutamamama neden oldu.
ruanda da yaşanan soykırımı gayet başarılı bir şekilde anlatan, vahşeti tüm çıplaklığı ile gözler önüne seren, çaresiz insanların yakarışlarını kulaklarınızda hissetmenizi sağlayan 2005 yapımı etkileyici bir film.

birleşmiş milletler * * * gözetiminde resmen katliam yapılmış.

--spoiler--
bm güçleri kamyonlarla adı anılan kamptan beyaz sivilleri ama sadece beyaz sivilleri kurtarmaya geldiğinde arabaya binmeye çalışan tutsi leri arabadan atarken , bir beyaz sivilin köpeği ile arabaya binmesi - siyahlar sizin köpek kadar değeriniz yok - mesajını seyircinin gözüne sokuyor.
--spoiler--

elinde palalarla , okuldaki tutsi leri öldürmek için can atan hutu lara değil de neden köpeklere ateş edildiğini öğrenince, insan bu kadar da olmaz diyor.

izlemeyn bütün yazarlara tavsiye ederim. ben de şimdi izledim.

imdb puanı : 7.7 *
Bu kadar geç izlediğim için kendime kızdığım film. Filmde insanı insan olduğundan utandıran, kanını donduran o kadar sahne var ki. Film ama tüm dehşeti izleyene verebiliyor(tabii gerçek bir olay anlatması illaki etkili olmuştur). Filmde özellikle; birleşmiş Milletler askeri rahip ya da öğretmen diyeceğimiz adama köpekleri vuracaklarını insanlara korkmamalarını söylemesini istiyor rahipte ona "size ateş mi ettiler?" Diyor çünkü elleri palalı pislikleri 'ateş etmedikleri' için vuramayan! Asker köpekleri vuracak. Ayrıca orada sadece beyazları korumaları beyazın köpeği bile kurtulurken Ruandalılara böcek muamelesi yapılması insanlıktan utandırıyor. Gazeteci kadının öz eleştirisi de bir takım olayları sorgulatıyor. Velhasıl izleyip görmeniz gereken bir "soykırım" filmi.
Otel ruanda'nın tıpa tıp aynısı olan film.Otel Ruanda'da otel kampüsü içinde mülteciler otel sahibi tarafından başarıyla tahliye edilirken Shooting Dogs'ta kiliseye sığınan mültecileri çok daha ciddi sorunlar beklemektedir.Bir soykırım filmidir.Birleşmiş Milletlerin aslında Milletlerin ihaneti olduğunu, siyahların yaşam hakkının olmadığını yüzümüze vurur.