bugün

yardımcısı Watson'la her şeyin üstesinden gelip cinayetleri aydınlatan, yaratıcısının conan doyle olduğu ingiliz dedektif.
şuan google'nin arka planını süsleyen ünlü dedektif.
nasıl kurgular kafasında o kadar, şeyi nasıl uygular o planları, ne pis sezgidir bundaki. şeytanın aklına gelmez o cin fikirler.çok severiz bu dedektifi. polisi uyutur arkadaşını uyutur, hasta ayağına öyle bir yatar ki sanırsınız ölecek. yazarın dehası yansımıştır karaktere. doktorlardan daha cindir, doktorların bilmediği hastalık isimleri, hikayeler, bulaşma yolları uydurur ve inandırıcı durumlar yaratarak gerçekçi kılar.
sherlock holmes in bir filmi * vardır ki, izlenmesi gerekndir zannımca. bu filmde kokaini iyiden iyiye abartan sherlock u sadık dostu dr. watson o zamanlar yeni yeni ünlenmeye başlayan sigmund freud a götürmeye ikna etmeyi başarır. filmde sherlock un freud la ilk karşılatığı; çalışma odasındaki detaylarından freud un kişiliğini ortaya çıkarması gerçekten görülmeye değerdir.
kendisinin ve yazari sir arthur conan doyle un zekasina hayran biraktiran cakal hafiye...
maceralarının sonunda olay çözüldüğünde watson "ne zaman anlamıştın?" der, bu adam da çıkıp eserin ilk dakikasını işaret ederek "ben o çizmenin içinden örümcek çıkınca anlamıştım" gibi yaran bir diyalog ile bitirir.
sir arthur conan doyle mucizesidir. allah bana John H. Watson gibi dost nasip eylesin.
Tek kelime ile mükemmel bir dizi.
olumsuz entrylerin aksine film oldukça başarılı, özellikle robert downey jr'ın performansı oldukça etkileyici. watson ile holmes'un diayalogları da mizahi, bu yönüyle de bir artı puan kazanıyor film. sherlock holmes'un kitaplarındaki gibi ayrıntılara önem vermesi ve düğümleri detaylarda çözmesi filmi çekici kılıyor ve ''mantık hatası var efendim bu filmde'' gibi eleştirilere tokat atıyor.

her zaman söylemişimdir; abi şu armut piş ağzıma düş modundan kurtulun artık. irene adler kim, ne zaman nerde tanıştılar gibi eleştiriler getirileceğine gidilsin kitabı okunsun ki bu güzel bir yönü filmin, çünkü merak eden açar kitabı okur. böylece okur sayısı artar. fena mı?...

edit: ayrıca kitabını bi zahmet okuyup gelin, sonra da böyle film hakkında ahkam kesip adamın asabını attırmayın. öptüm gıdıktan.*
13 yaşımdayken istisnasız tüm kitaplarını bitirmiştim Arthur Conan doyle'un.

Dizisine gelirsek: Watson gibi sempatik bir karakteri Afganistanda savaşmış göstermişler.
ingilterenin saddamı devirmek bahanesiyle Afganistanı işgal etmesini sempatik göstermişler
Onun dışında kalitesi fena değildir.

Propaganda dizisi olduğu için sevmem dizisini.
lisede ingilizce hazırlık okurkenki okutulan hikayelerden biri. zekicedir ve insanın ufkunu açar. ingilizce reading derslerini zevkli hale getirmiştir.
filmin konunun içinde başlaması şahane. ilk iki dakikasındaki dövüş sahnesinin dondurulup açıklama girilmesi ve bunun filmin ilerleyen dakikalarında da bıktırmayacak şekilde sunulması ise leziz olmuş. oyunculuk zaten on numara. filmin hızlı ilerlemesi sıkılmaya izin vermemekle birlikte aksiyonu, gerilimi ve komediyi de iyi ayarlamışlar ki her şey tam kararında olmuş, ne bir eksik ne bir fazla. izlemeli, izlemeyenlere ise izlettirmeli. *
serileri * beklenen filmdir. final sahnesinde anlıyoruz ki devamı var, ee fazla bekletmezler inşallah.*
hiç alakası olmamasına rağmen karayip korsanları filmindeki tadı aldım ki enteresandı.
her çeşit pipo ve puroyu yu kokusundan ve izmaritinden bilir, hiç konuşmadan olayın gidişatını izler, bu arada siz tahminler yürütürsünüz. bir anda çözüverir olayı, "oha" dersiniz ama harbiden öyledir; yani kitabın içindesinizdir, dr watson siz olursunuz orada ve o zamanın ingilteresinde yaşıyorsunuzdur, baker sokağı ile scotland yard arasında geçiyordur hayatınız.. bir de pragmatik bir insandır, işine yaramayacak bilgileri hiç bir zaman öğrenme gereksinimi duymaz, hayatı işinden ibarettir, kadınları şeytan olarak görür, agnostik inanca sahiptir... bbc nin hazırladığı sherlock holmes ve ipek çorap davası adlı filmi de vardır üstelik..

"tanrı; -eğer tanrı varsa- sizi korusun,-eğer siz varsanız..." diye bir repliği vardır filmde...
yönetmenliğini guy ritchie nin yaptığı ve başrollerde robert downey jr.* ile jude law*ın oynayacağı 2010 yılında vizyona girecek yeni bir sherlock holmes macerası... müziklerini de hans zimmer in yapacağını göz önüne alırsak, bu yetenekli isimlerin ortaya çıkaracağı işi insan ister istemez sabırsızlıkla bekliyor...

işin en güzel tarafı, zamanın ingilteresini öykülerinde en iyi yansıtan sir arthur conan doyle ın öykü karakterini yine bir ingiliz yönetmenin beyaz perdeye aktarması...