bugün
- duşta işemek16
- gideon reid morgan jj32
- hangi şarkı seni ağlatıyor12
- çıkma teklifi etmek10
- anın görüntüsü15
- fransa bayrağını yakan sığınmacı9
- hiçbir erkeğin size laf atamaması12
- halkımızın asıl sorunu yeterince sikişmemesidir20
- diamond tema11
- antalya daki engelli çocuğa toplu tecavüz20
- herkesin bir anüsü olduğu gerçeği12
- michy batshuayi28
- küçükçekmece de öpüşen yaşlı amcalar22
- dünya kadar malın olacağına9
- erkeklerde meme ne işe yarıyor sorunsalı11
- atatürk kafir cumhuriyetini ilan etti12
- islamı tartışamamak21
- köpeğin su içtiği kabı tekmeleyene çift dalmak11
- 18 haziran 2024 türkiye gürcistan maçı36
- bik bik'in kurban etlerini buzdolabında saklaması11
- diamond tema hakkında soruşturma açılması10
- evin büyük çocuğu olmak8
- kıbrıs ismailağa cemaati sayesinde alındı13
- izmirli sude vs karslı rojda10
- bı erkeğin sevdiğini anlamanın yolları17
- cehaletle mücadele etmek16
- dekolte memeye bakan kişinin aklından geçen15
- manyak olmaya karar verdim17
- salda gölü'nün son hali13
- sağlığı etkileyen en temel faktör12
- sözlükteki en iyi 15 yazar9
- 10 ayda evlenen insanlar8
- çinliler her şeyi üretebiliyor türklerin neyi var9
- arda güler14
- nervionun kedisi9
- sözlüğün en iyi iki kadın yazarı17
- ups boobs beni favladı'ne yapmalıyım17
- geniş kalçalı kadın ahlaklıdır25
- karizma10
- sözlükteki elit yazarlar20
- türk mü türkiyeli mi sorunsalı9
- okula gitmeden yüzlük karne alan afgan ve suriler18
- rus sovyet düşmanı amerikancı kemalistler11
- kocam boşalacağı esnada geliyorum bacanak dedi16
- kimsenin saraca'nın doğum gününü kutlamaması21
- kabataş yalanı9
- içsel yolculuk enerji frekans 69 bin lira12
- vladimir putin11
- diamond tema için yakalama kararı17
- diamond tema'nın arnavutluğa kaçması9
Tek başıma, yavaş adımlarla ilerliyorum yokuştan aşağı doğru. Her zaman gittiğim yere doğru götürüyor beni ayaklarım. Duvarın yanına yaklaşıyorum iyice ve duruyorum. Boğaz'ın nefis yüzünü seyrediyorum. Gecenin karanlığı siyah dantelalı bir peçe gibi örtmüş istanbul'u. Tam göremiyorum gerçi, ama bu esrarengiz bir çekicilik katıyor ona.
Bakışlarımı yavaşça duvarın hemen ardındaki uçuruma çeviriyorum. Dibi görünse de, gece ona da sonsuzluktan bir pay vermiş sanki. Çekici ama ürkütücü geliyor bana. Yine de korkunun verdiği o değişik hazzı tatmak için duvarın tepesine oturuyor ve ayaklarımı uçuruma doğru sallandırıyorum. Sanki ayakkabılarım düşecek ve arkasından beni de sürükleyecek gibi. Ürkeklik ve korku, teslimiyete dönüşüyor yavaşça. Her an düşebilecek olmak, acayip ve huzurlu bir dinginlik aşılıyor bana.
Bir sigara çıkartıp yakıyorum, ellerimi rüzgara karşı siper ederek. ilk nefeste acı bir tat bırakıyor ağzımda tütün. Ve gözlerimi kapatıyorum. Kapkaranlık oluveriyor her taraf. Bir an için yokluğa dalıyorum sanki. Yavaşça göz kapaklarımı araladığımda sanki her şeyiyle mükemmel bir düşe uyanmış gibi hissediyorum, gerçeklikten daha gerçek bir düş...
Sol tarafta kızkulesi var, sağda Galata... Gelinle damat gibi... Nişanlanmış ama bir türlü kavuşamayan iki sevdalı ya da... Bense ortada, olan biteni izlemiş, izleyen, izleyecek binlerce insandan biri. En kötüsü de, sevdasızlık.
Keşke, diyorum, yine bir sevdanın pençesine düşsem... Tutulsam bir güzele, onun güzelliğine. Kavuşamasam ona. Ama hep benimle olsa o... Hep benimle... Kaçmak istesem ondan, ama kaçamasam. Ona ulaşmak istesem, ama ulaşamasam. Herşeye rağmen sevdalısı, tutuklusu olsam onun. Sevdamdan vazgeçmesem, vazgeçemesem...
Galata bir gururlu damat... Yanıp tutuşsa da içten içe, hiç belli etmez. Sevgilisinin kendisine gelmesini bekler daim.
Kızkulesi de sevdalı... Ama zincirlenmiş Üsküdar'ın karşısına. Ne kaçıp gidebiliyor, vazgeçebiliyor sevdasından... Ne de sevgilisine varabilir. Aşk ateşi ikisini de yiyip bitirmektedir. Ama bitmez ki onlar yanmakla... Kendi ateşlerinden doğarlar mum misali yeniden...
Ben... Sevdasız, hayatsız, mutsuz seyirci... Bakıp duruyorum ikisine de... Derinden, arıyorum belki de... Feryatlarını duyuyorum istanbul'un sessiz gecesinde.
Ve bakışlarımı kendime yöneltmekten çekiniyorum, korkuyorum belki... Çünkü manzara vahim gönlümde... Çorak bir araziye benzer gönlüm. Sevdasız, susuz, sevgisiz... Hem sevmeye muhtaç, hem sevilmeye. Ama bir boşvermişlik var hayata. Beni hayata bağlayan hiçbir ip yok orada.
Bakışlarımı yavaşça duvarın hemen ardındaki uçuruma çeviriyorum. Dibi görünse de, gece ona da sonsuzluktan bir pay vermiş sanki. Çekici ama ürkütücü geliyor bana. Yine de korkunun verdiği o değişik hazzı tatmak için duvarın tepesine oturuyor ve ayaklarımı uçuruma doğru sallandırıyorum. Sanki ayakkabılarım düşecek ve arkasından beni de sürükleyecek gibi. Ürkeklik ve korku, teslimiyete dönüşüyor yavaşça. Her an düşebilecek olmak, acayip ve huzurlu bir dinginlik aşılıyor bana.
Bir sigara çıkartıp yakıyorum, ellerimi rüzgara karşı siper ederek. ilk nefeste acı bir tat bırakıyor ağzımda tütün. Ve gözlerimi kapatıyorum. Kapkaranlık oluveriyor her taraf. Bir an için yokluğa dalıyorum sanki. Yavaşça göz kapaklarımı araladığımda sanki her şeyiyle mükemmel bir düşe uyanmış gibi hissediyorum, gerçeklikten daha gerçek bir düş...
Sol tarafta kızkulesi var, sağda Galata... Gelinle damat gibi... Nişanlanmış ama bir türlü kavuşamayan iki sevdalı ya da... Bense ortada, olan biteni izlemiş, izleyen, izleyecek binlerce insandan biri. En kötüsü de, sevdasızlık.
Keşke, diyorum, yine bir sevdanın pençesine düşsem... Tutulsam bir güzele, onun güzelliğine. Kavuşamasam ona. Ama hep benimle olsa o... Hep benimle... Kaçmak istesem ondan, ama kaçamasam. Ona ulaşmak istesem, ama ulaşamasam. Herşeye rağmen sevdalısı, tutuklusu olsam onun. Sevdamdan vazgeçmesem, vazgeçemesem...
Galata bir gururlu damat... Yanıp tutuşsa da içten içe, hiç belli etmez. Sevgilisinin kendisine gelmesini bekler daim.
Kızkulesi de sevdalı... Ama zincirlenmiş Üsküdar'ın karşısına. Ne kaçıp gidebiliyor, vazgeçebiliyor sevdasından... Ne de sevgilisine varabilir. Aşk ateşi ikisini de yiyip bitirmektedir. Ama bitmez ki onlar yanmakla... Kendi ateşlerinden doğarlar mum misali yeniden...
Ben... Sevdasız, hayatsız, mutsuz seyirci... Bakıp duruyorum ikisine de... Derinden, arıyorum belki de... Feryatlarını duyuyorum istanbul'un sessiz gecesinde.
Ve bakışlarımı kendime yöneltmekten çekiniyorum, korkuyorum belki... Çünkü manzara vahim gönlümde... Çorak bir araziye benzer gönlüm. Sevdasız, susuz, sevgisiz... Hem sevmeye muhtaç, hem sevilmeye. Ama bir boşvermişlik var hayata. Beni hayata bağlayan hiçbir ip yok orada.
(bkz: sevdalı)
(bkz: aşksız prens)
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar