bugün

müziklerindegodsmack'in parmağı olan, prince of persia serisinin en psikopat oyunudur.
sands of time ve two thrones, bunun yanından bile geçemezler. savaş ve platform en iyi bu oyunda sergilenmştir. two thrones'da gizlilik ağır basmaktadır. düşmana görünürseniz, vay halinize. öldürene kadar b.kunuz çıkıyor. zorunlu savaşlarda da, allah yardımcınız olsun. ama warrior within'de yok böyle şeyler. allah ne verdiyse giriyorsunuz. ve iyi de oluyor. life upgrade'ler ise..aman allahım..bu kadar kastıramaz. two thrones ile mukayese bile edemezsiniz, o derece zor.

neredeyse kratos'u anımsayacaktım, ama kratos döver lan bunu...
bu oyunu ilk alıp eve geldiğimde pek heycanlı değildim ancak arkadaşım nasıl bir oyundu o deli gibi oynadıktan sonra uykusuzluğumu gidermek için biraz uyuyım dedim oda ne gözelrimi kapıyorum prince of persia o kolon senin bu kolon benim zıplayıp duruyor nasıl bir büyü nasıl bir olaydır kavrayamadım kalktım oynamaya devam ettim. * * *
(bkz: vize ve final dönemi aktiviteleri)
(bkz: dahaka)
oldukça zor bir oyun.
insana inanılmaz zevkler yaşatabilen bir oyundur.
--spoiler--
en sonda artık nasıl hırslanmışsak dahaka ya karşı , kafasına kılıcı saplayıp çevirirken resmen zafer çığlıkları atarsınız. çıkan o kemiğimsi sesler sizin sadistçe gülümsemenizi sağlar . bütün oyun boyunca ecel teri döktürmüştür size , defalarca kere sizi öldürmeye çalışmış ,bir fare gibi kaçmak zorunda kalmışsınızdır , ama işte en sonda... intikam... "ohh yeahhhh!" diyerek , dahaka nın suların derinliklerine düşüşü büyük bir keyifle izlenir...
en baba prince oyunudur , müzikleri olsun atmosferi olsun seslendirmesi olsun kraldır...
--spoiler--
olsa da oynasak. (bkz: torrente dayamak)
Soundtrack'i çok güzel enstrümental rock müzik içeren oyundur, şu 2 ritm mutlaka denenmelidir, military aggression ve escape the dahaka.
belli bir süreden sonra bıktıran oyun. tamam ilk başlarda herşey yolunda harika fakat oyunun sonlarına doğru aynı yerlerden git gel dön dolaş aynı şeyleri yap karanlık eski püskü mekanlar lan ruhum karardı yok inat ettim bitirecem oyunu.
şimdi prensesi ikinci kez biçiyoruz ama bak sen bir sonu daha varmıs vay canına iki sonu varmış film gibi oyunmus meğer! yok aman abi kalsın dahaka mahaka falan öldürmesem de olur hep iyi mi bitecek lan kötü bitsin bikere de bitti işte.
en çok gerildiğim oyunlardan biridir.çok ağır ve karanlık bir atmosfer var oyunda. özellikle dahaka peşinde iken durma şansın yok sürekli ilerlemelisin. filmi çıkarsa muhakkak gideceğim filmlerin arasında.
kaileena ve shahdee sıvaza teşvik eder adamı.
serinin tartışmasız en iyi oyunudur. ayrıca bu oyunun iki farklı sonu olması -iyi ve kötü olarak- insanı daha fazla cezbeder.
ubisoft'un 2004'de çıkarttığı muhteşem bir prince of persia oyunudur. Ilk oyundaki tekdüzelik giderilmiş, yükseltilmiş grafiklerle daha güzel olmuş oyun. Eklenen bir sürü combo insanı kendinden geçirecek derecede akrobasik. Oyunun bence tek eksiği sürekli aynı mekanlarda ilerlemek zorunda olmamız. Defalarca aynı yerden geçerken içte hep "lan gidiyoruz ama bi ara video girsede Doğru yolda olduğumuzu anlasak" diye bir his uyanır.
3rd person aksiyon oyunlarını hele ki kılıçlı kalkanlı oyunlara hastaysanız kesinlikle bitirilmesi gereken oyun.
bilgisayara yüklediğimiz ilk 3 cdlik oyundur kendileri.

oha lan 3 cdlik oyun mu? çalıştırır mı ki acaba? sorularını getirir akla.

çalıştığına sevinirsiniz ama zamanı yavaşlattığınızda ekran görünmez ona da üzülürsünüz.

ama oyun harikadır.
dahakadan kıçı yanık tazı gibi kaçışınızdaki heyecanı başka hiçbir oyunda bulamazsınız.
kaçtıktan sonra durup nefes almanın rahatlığı yok mu...
videoları geçemezsiniz ama hikayeden kopmamak için iyi bi şey bile sayılabilir.
toplam videosu 55dk mi neydi film yapmışlar resmen

dipnot: sands of time nin filmini disneyin yapması üzücüydü. çok çocukça olmuş.
pixarın eline geçmesi lazım. oysa ne umutlarla beklemiştik
an itibari ile 2 sonunuda bitirmiş olduğum oyundur. o water sword'u elime aldığım zaman iyi sevinmiştim. bu arada artık oyun beni kesmemeye başladı. bu 5.'inci bitirişim falandır heralde. daha zoru çıksa da oynasam.

bu arada dünyanın en iyi soundtrackına sahip olan oyundur, haberiniz ola. sadece daha ön planda görmek isterdim ama ayarlar rusça olduğu için* bi türlü ayarliyamadım ya da en fazlası buydu.
En son 6-7 yıl önce oynamış olduğum, bir bölümde takılıp, o bölümü günlerce uğraşmama rağmen geçemediğim oyundur. o günlerde ahımı baya almıştı. dün gece aniden oynama hissi geldi ve hemen indirmeye başladım. şimdi yaşın verdiği olgunlukla o bölümü geçeceğimi düşünüyorum. geçerim bence, herkes geçiyor sonuçta, geçmemek için bir neden yok, altıüstü bir bölüm, hatta böl! sıcak mı oldu ne?
pop serisinin en kanlı ve en zevkli oyunudur. sinematikleri takdire şayandır. soundtrack albümü dinlenilmeye değerdir.
Serinin eski ama bi o kadarda yenileri meydan okuyan bi urunudur.
oyun faaliyetlerini iki yıldır askıya almadan önce maalesef yarısına kadar gelebildiğim harika pc oyunu.
Playstore'da 4 tl'den satılan oyun. Eski günlerdeki gibi bağımlılık yapar mı bilmem ama kadıköy'e git gel parası aq. Aldım hemen.
bünyeyi godsmack ile tanıştıran ubisoft'un başyapıtlarından olan oyundur. ayrica etrafınızdaki nesneleri farklı saldırılar için kullanabildiğiniz, rakibin silahını da alıp çift silahlı kombolarla ortalığı kan gölüne çevirdiğiniz; dahaka'dan kaçacam diye amı götü dağıttığınız oyundur. iki farklı finali vardır. düz oyun sonunda empress ile savaşırsınız. ancak yan görevlerdeki canınızı arttıran suların tamamını bulursanız en son gizli bölümde water sword'u kazanır ve finalde dahaka ile savaşırsınız ki üçüncü oyun dahaka'yı yendiğiniz senaryoya göre başlar.

water sword için:

( img:712436 )
uğruna ekran kartımı değiştirdiğim, oynadığım en iyi single player oyundur.

o zamanlar lise talebesi iken, gecenin 2 sinde babamın sonsuz hiddetine göğüs germemi, türlü türlü azarlar işitmemi sağlattırmıştır.
oynadıkça su içesi geliyor insanın. yağdır mevlam su yarabbim!! hem mevlam hem yarabbim! allah!
Serinin en zor oyunudur kendisi.
diyalogları anlayarak oynandığında ne kadar orantısız zekâ ürünü bir senaryoya sahip olduğu anlaşılacak ve bundan dolayı insanı yıllar sonra bile şaşırtacak başyapıt.

aynı mekanların iki farklı zaman dilimindeki (present - past) değişimlerini karşılaştırmaya çalışmak ve oyunda ilerlerken bu mekanların zekice bir düzenle kullanıldığını görmek insanı fazlasıyla mest ediyor.

oyunu yalayıp yutmuş olsam da, halâ arada bir youtube'dan oynanış, bug/glitch ve hile/ipucu videolarına bakıyorum ve o efsane müziklerini dinleyerek kendimden geçiyorum.

filmi usta yazarlara ve yönetmenlere emanet edildiği takdirde, sinema tarihinde eşine az rastlanacak bir kara film örneğinin ortaya çıkma olasılığı yüksek.
Ubisoft eskiden neydi sorusunun en güzel cevabıdır heralde bu oyun. Sanıyorum bugün böyle hafif anormal olmamdaki sebeplerden biridir bu oyun. Ya en basitinden şu soundtracklere bakın abi https://www.youtube.com/watch?v=c1potMUPsJI , o dönem için oynanışa, senaryoya bakın. Bide şimdi memur gibi çıkan Assassin's Creed lere bakın. Ubisoft'tan bu oyunla yarışabilecek sanırım bir tek Assassin's Creed II var ikiside Montreal'den çıkma. Montreal ne hale geldin Montreal.