polise kimlik sormak

türkiye'de yaşıyorsanız yapmanız gerekendir. malum haberler de gördük , gazinoyu basıp kızı kaçırıp defalarca tecavüz etmişler kendilerini polis diye tanıtan adamlar. hatta yelek falanda giymişler ama yine de sormak lazım. zor birşey değil bir yelek bir şapka takıp neler yaparsın polis'im diye. polise kimlik soralım , sormayanları uyaralım.

sonra dan görme polislerin hakaret olarak algıladığı eylemdir.

altımızdaki arabayla polis arabasına makas atıp ardından kafayı camdan çıkarıp 34 AC 1045 sağa çek diye bağırıp önünü kesebileceğiz ne mutlu bize
ulen kimliğinizi görebilir miyim desen karakola götürür gösterirler.
milletimizi öyle soğutmuşlar öyle soyutlamışlarki polisten, kadını saçından sürükleyerek arabaya atıyorlar mekanı dağıtıyorlar demekki polisin imajı böyle türkiye'de kimse ses çıkaramıyor ondan.

dayak yiyip üzerine polise mukavemetten hakkınızda zabıt tutulması olasıdır. yemez, sorulamaz.

(bkz: komiserim alkol aldık mı)

(bkz: sahte polisin sahte kimlik göstermesi)

ilginç anlara gebe olabilir. Olay tamamen yaşanmıştır.
- Buyrun kimliğim.
- Hımmm...öğretmensiniz demek?
- Evet.Pardon ama ben sizin kimliğinizi görebilir miyim?
- Eeee...(ceplerini kontrol eder). Pardon beyfendi ama yanımda değil sanırım.
ve zat-ı muhterem kıpkırmızı bir şekilde arkadaşlarıyla ortamdan uzaklaşır...*

bu ülkede sadece belediye otobüsü soförlerinin yapabileceği eylem.

istanbul'un padişahı celalettin cerrah'ın avcılar'da polis kılığına giren kişilerin bir kadını saçından sürükleyip kaçırması üzerine halka buyur ettiği eylemdir. fakat son bir senede polise kimlik sorduğu için gözaltına alınan, polis aracında dövülen ve açtığı davalardan sonuç alamayan insanların varlığı kafasında polis korkusu oluşmuş halkın bu eylemi uygulayamamasına sebebiyet verecektir. keza koca restoranda bir kişinin bile kalkıp tek laf edememesinin sebebi de bu korkudur.

sorulması halinde karakolda sabaha kadar dayak yemenize neden olan sorudur.

kamil: çıkarın lan kimlikleri!
x: buyur abi.
kamil: tamam sorun yok beyler iyi geceler.
x: kimlikleri gösterdik ama acaba bunlar gerçek polis miydi?
y: x kardeş soralım istersen sabaha kadar karakolda dayak yersek anlarız o zaman gerçek olduklarını.

yurdum insanınına verilen haktir, lakin kim hangi ortamda kullanır o tartişma konusudr.
bulunduğunuz ortamda kavga çıkmıştır. ortalik polis dolmuştur, siz hepsine tek tek kimlik sorarma derdine düşerseniz işler sarpa sarabilir, polise dikine dikine konuşmamakta fayda var. Akıldan çıkarilmamasi gereken husus ise polislerimizin bünyelerinde çop denilen, vurunca ses getirebilen icati barınmasidir.
(bkz: kanunun gözü terazinin özü)
(bkz: götürürler merkeze öptürürler herkese)

medeni memleketlerde gerek duyulmayan eylem. zira oralarda polis istenmeden kimliğini ve gerekli belgeleri velinimeti olan vatandaşa istenmeden arz eder.

cop.lnk

(bkz: götü kaşınmak)

almanyadan gelen safça bir arkadaşınız tarafından bir gaflet anında sorulabilecek sorudur. zira her türkiye vatandaşı bu soruyu sor(a)mayacağını sorsa bile alacağı cevabı çok iyi bilmektedir.

şimdi adama adres sorarsınız, tarif eder. teşekkür edersiniz, gülümseyerek 'görevim efendim' der. başka bir zaman bir başkasına az önce sizi öldürmeye çalışan tırın plakasını verirsiniz, 'tıkama yolu hemşerim, geç hadi geç' şeklinde azar işitirsiniz. torbadan ne çıkacağı tam bir muammadır ve şansınızı deneyip denememek ciddi bir imtihandır.

büyük risktir.

eğer polis değilse şahan kesilebilirsiniz.

ama polis ise, sçtığınızın resmidir. sorduğuna soracağına pişman edebilir..

sözün özü modern zamanlarda kahramanlık nasıl olur, nasıl "sahiden" kahraman olunur diye soran gençlere kurulabilecek en basit cümledir.

ama kendine güvenmek; ve denemek lazımdır.. kezâ demokratik bir toplumda yaşamanın en büyük gereklerinden birisidir..

hastanede uyanmak yada hiç uyanamamak şeklinde devam etmesi muhtemel eylem.

güven, özveri ve tecrübe ister.

var mısın, yok musun? eylemidir. bir deli cesareti varım derseniz, karakolda yok olma serüveniniz başlamış demektir.

(bkz: cami duvarına işemek)

pvsk md.4 te yer alan bir hükümdür.. kanunda su sekilde yer almaktadır : '' polis, görevini yerine getirirken, kendisinin polis olduğunu belirleyen belgeyi gösterdikten sonra, kişilere kimliğini sorabilir.. '' teoride '' ulan ne guzel şey, ne haklarımız var'' gibi gozukse de ulkemiz polislerinin yetersiz bir egitim neticesinde yetersiz bir donanımla meslege adım atıyor olması nedeniyle bi yerlerimizde patlayan haktır.. beline silahı taktıktan sonra, sanki onu kullanması kanunun belirttiği sınırlar olcusunde degil de kendi insiyatifindeymişcesine davranan ve kasabanın serifi gibi ortalarda dolaşan polis memurlarına ''kimliğinizi sorabilir miyim'' demek gelecek bir tokatı veya kufuru onde karsılamak demektir.. kimlik sormak gibi bir hakkımız oldugu halde yukarıdaki satırları yazmış olmaya sebep olan ne peki? pek tabi ki polisimizin toplum üzerinde bırakmış oldugu kotu imaj.. 1 mayıslarda allah yarattı demeden vuran, cafede yemek yiyeni durduk yere tokatlayan, eylemciyi etkisiz hale getirdikten sonra bile orantısız guc kullanan, hatta ve hatta polis merkezine alınan suphelinin bilmem kacıncı kattan intihar! etmesine goz yuman da bizim polisimiz.. eger hukuk tam anlamıyla uygulanmış olsa ve polis teskilatı da ''suc '' işleyen personelini de korumayıp adli organlara teslim ederse belki biraz daha ilerleme kaydedilebilir..

-insan Hakları izleme Örgütü (Human Rights Watch), Türkiye' de polis şiddetinin artışında polislerin ceza almamasının etkili olduğunu belirterek, ''polis kendisini dokunulmaz hissediyor ve fiili olarak da öyle'' dedi

potansiyel dayak yeme sebebi.

yapmaya göt isteyen bir başka hakkımızdır.

yeni demir copları denemek isteyen vatandaşın yapması gereken eylemdir.