bugün

Bir zamanlar Halil Sezai’nin popüler şarkılarındandı, unutuldu. 3 kilo çamaşır suyu çekince aklıma geldi.
"kayıp bir bavul gibiyim havaalanında,
ya da boş bir yüzme havuzu sonbaharda.
çok mu ayıp hala mutluluk istemek
neyse zaten hiç hâlim yok."
https://youtu.be/fCssMaOjs7k
Teoman - paramparça

Dinlerken dinlendiren ve biraz da düşündüren bir şarkı.
Bir halil sezai şarkısı.

"Haykırsam ellerimi açsam yalnız sana,
Ağlasam çocuk gibi;
Eskileri anlatsam
Derviş gibi, abdal gibi, tapar gibi, paramparça..."
"Kayıp bir bavul, gibiyim hava alanında
ya da boş bir yüzme havuzu sonbaharda.
Çok mu ayıp, hâlâ mutluluk istemek?
Neyse zaten hiç hâlim yok."
müslüm gürses'de çok güzel coverlamıştır bu şarkıyı.
sözleriyle insanı oradan oraya sürükleyen efsane teoman şarkısı. yani bir insan, babasının öldüğü yaşta olduğunu bir bar taburesinin üstünde fark edip bir de bunu şarkısına söz olarak nasıl yazar? yaparsa teoman yapıyor işte. adamın kafasını gerçekten farklı çalışıyor.

klipteki ispanyol hatun afeti devrandır. insan seyretmelere doayamaz. 2000 senesinde bir röportajında teoman, kızın, klipte göründüğünden çok daha güzel olduğunu söylemişti net hatırlıyorum.

klibe, 1999 sonlarında reklamında oynadığı webbee sponsor olmuş.

http://www.youtube.com/watch?v=QRlryY5mJoY
geçen sene 17 ocağa bu şarkıyla girmiştim. ben bütün 17 ocaklara bu şarkıyla giriyorum.

saatim yok
tam olarak bilemem
biraz bira, biraz şarap önceydi
nasıl oluyor zaman bir türlü geçmezken
yıllar hayatlar geçiyor

bugün benim doğum günüm
hem sarhoşum hem yastayım
bir bar taburesi üstünde
babamın öldüğü yaştayım
dün izlediğim fatih akın filmi.
konusu, ve oyunculuklar iyiyken fatih akın'ın yönetmenliğini pek de sevmediğim gerçeğini yüzüme iyice vuran bir film olmuş.
nasıl oluyor, vakit bir türlü geçmezken,
yıllar, hayatlar geçiyor.

müslüm gürses yorumuyla çok farklı bir seviyeye gelen güzel eser.
teoman'ın zirvesidir. entryleri gezerken rastladığım görüşe katılıyorum; yapıp yapabileceği en güzel şarkı budur teoman'ın. 42 yaşına geleceğim günü sabırsızlıkla bekliyorum, bir 3 nisan günü bir bar taburesinde oturup bu şarkıyı dinleyeceğim.
Insanın yaşı ilerledikçe, hayatın tadını aldıkça doğum günlerinde daha bir anlamlı gelen şarkı. Insanlar acımasız ve nankör. Hayatiniza girerler, ortasına yerleşirler, bi anda çıkıp giderler. Siz onları özlersiniz onlar sizi hatırlamaz.
alırım bi dgko
Çarpık ilişkiler dizisi.
Yılların en kotu dizisi olmaya aday. Evde izleniyor diye maruz kaliyorum abi o kadar itici ki anlatamam. Her hafta dev mevzular var. Ya çocuğun babasi başka çıkıyor, ya biri ölüyor, ya biri ölmemiş oluyor geri dönüyor... Ha bu çocuklar üzerinden yaptıkları bininci ana baba karmaşasıymış onu da öğrendik. Mesela az once dilara diye bi kariya otobüs çarptı lan. Bildiğin koskoca otobüs. Otobüs çarpmadan önce oğluna babasının başkası olduğunu söyledi galiba. Bak üst üste iki yaptı. Ulan bu yetmez gibi bir de otobüsten inen birisi karının çantasını çaldı. Talihsiz serüvenler dizisi resmen.
Geçen sene eve geldiğim zamanlarda izlerdim bunu, bu sene hep evde olunca bizimkilerle baya oturup izler oldum her hafta. Ama acayip başarılı dizi gerçekten. Öyle böyle değil. Cansu karakterinden üç haftada bu kadar nefret ettirmesi büyük başarı. Halbuki gayet sakin bi kızcağızdı bu. Nasıl bu kadar mal, sinir bozucu, geri zekalı bi karaktere dönüştürdüler bilmiyorum. Bebeğiiiim bebeğimm bebeğiiiim diyor başka bi şey demiyor kız kaç haftadır ya. Hay bebeğin Batsın cansu ya. ağzına sıçiim ya. Dizinin bütün enerjisini bu sömüyo. Bi de sakin sakin dinleyip laf anlatmaya çalışıyorlar bu ruh hastasına. O kadar zengin adamlar bi psikiyatra götürmek de aklına gelmiyo hiçbirinin.

Bu arada inş. O çocuk da seni terk eder cansu. Deli karı. Atın bence diziden bunu. Çok itici.
halil sezai'nin güzeel bir parçası.
Şimdi ortada birtakım anneler babalar ve ona yakın çocuk var.

Fakat bu ona yakın çocuğun anası kim babası kim hangisi kimin dünürü kim kimin kaynı kim kimin kardeşi valla biri bana açıklarsa mcdonald's'dan duble hamburger menü bedava; çünkü aynı kız iki adama baba diyor, aynı adam iki farklı kıza kızım diyor, birinin kızına öteki hala ötekisinin halasına berisi gelin diyor;

bir de dilara gibi bir kadın ömür boyu çocuk mu doğurmuş napmış 13 yaşında mı doğurmuş ilk? bütün çocuklar onun mu? The Godmother o mu?

içime dert olan dizi *
Parçalar daha da parçalara ayrılan dizidir.
genç yıldızları Alina Boz ile Leyla Tanlar’ın ücretlerine zam yapıldığı dizi.

ikili artık bölüm başına 10 bin TL kazanacakmış.

http://www.posta.com.tr/k...-geldi-galerisi-1225689-2
arada dinlemek geliyor: https://www.youtube.com/watch?v=J7OGVsDUtV0

tabi ki teoman'ın en iyilerinden.
Ne fitne fesat dönüyor. bahçıvan uşağa, uşak hizmetçiye, hizmetçi şöföre daha sonra hepsi malikane sahibine.
nurgül yeşilçay'ın ayrılışından sonra çöp olan dizi.
Olaylar parçalanmaya devam ediyor. dallas'ı geçtiler.
Parçalandıkça daha da güzel bir hal alan dizi. parçalayın, daha fazla parçalayın.
yeni bölümü başlayan, Nurgül yeşilçay'ın ayrılmasıyla iyice boka sarmasına rağmen izlenilirliğini kaybetmeyen pazartesi akşamlarının dizisi.

hazal yine orospuluklar peşinde koşacak ki (bu bölümde kendini siktirecek gibi gözüküyor)