dublörün dilemması'nın baş karakteri, sürmeli albino.
en sevilen kitaplardan birinin dublörün dilemmasi´nin bas kahramani nuh tufan.
yeni ücüncü nesil yazarimiz.*
'iyi' yazıyor kendileri. devam...
ibrahim kurban 'ın kankası. "horlarsam burnumu sıkar mısın?" diyebilecek kadar serseri. müslüman. hırçın. aşık. naif.
"Sen beni öpersen belki de bulvarlar iltihablanır
Çağdaş coğrafyalarda üretir cesetlerini siyaset bilimi
O vakit bir sufiyi darplarla gebertebilirsin
Hayat bir yanıyla güzeldir canım, sen de güzelsin

-Yoksa seni rahatsız mı ettim?"
entryleri ve nickiyle sevilen şahıs.
zannımca benim gibi sıkı bir murat menteş okuru.
bu da benden:
'silahlı mücadele benim seçimim değildi;
cellatları yelpazeyle püskürtemezsiniz.'
(salim muhammed nuri ya da ilich ramirez sanchez ya da çakal carlos * * ya da mahkum 872686/x)
pertevniyal lisesinde bahar şenliğinde tanıştığım yazar murat menteş'in, çok severek okuduğum kitabı 'dublörün dilemması'ndaki esas oğlan.
"biz yetimler intikam iştiyakıyla doluyuzdur."

nuh tufan - dublörün dilemması
(bkz: albino)
(bkz: nur topu)
afilli filinta ların kurucusu.
gözlerine sürme süren albinolu bir insandır kendisi. ibrahim kurban kankası Şant-ajans ın kurucusu. dublörün dilemması kitabını baş kahramını.
ibrahim kurban'ın yakın dostu.
"Asla dakik olamadım ve sırf bu yüzden uzadıkça uzayan dostluklarım var."
az önce radyo programında murat menteş bahsetti: "hz. nuh albinoydu." nuh tufan o yüzden nuh tufanmış,enteresan.
--spoiler--
'ya rabbim, senin huzuruna bu kılıkta çıktığım için beni bağışla. haddimi aştığımı seziyorum allahım. kabalık ettiğimin farkındayım, üzgünüm. sana bu yapay elleri açarak dua ediyorum. fakat bunu küstahlığımın değil, acizliğimin delili say. tarumar yüreğime bak ya rabbim: senin lütfunla(sanırım) hala bana ait olan yüreğime bak…'ortaköy camii karadan koptu ve boğazın sularında yüzmeye başladı. 'belki de senin nazarında sevimliliğimi gitgide kaybediyorum allahım. ne olur ferruh fermanın günahlarının cezasını bana çektirme. benimkilerin yeterince çok olduğu malum…' 150 yaşındaki cami az kalsın bir şilebe tosluyordu. eğer çarpsaydı herhalde 1894 depremindekinden çok daha büyük bir hasara uğrardı. 'allahım hiçbir zaman sana kulluk etmeye gereken özeni gösteremedim. şu sıralar içinde bulunduğum belalı tuhaflıkta bunun payı olduğunu anlayabiliyorum. galiba kendime hem fazla acıdım hem fazla güvendim. bilinçli ya da bilinçsizce işlediğim bütün günahlarla ilgili olarak, affına sığınıyorum. göğsümü samimiyetle, ümitle ve ferahlıkla doldur…! kulağıma bir kibrit sesi çalındı ve ortaköy cami denizin ortasında yanmaya başladı. bu ilk defa olmuyordu, 1894'te de yanmıştı!çırağan sarayı gibi bu cami de, mimar nikoğos balyanın 'yanıcı' eserlerindendi. 'ya rabbim bizi hazreti muhammed'in hatırına yarattın, onun hatırına yaşat. bizi bu dünyanın kabuslarından koru. biz diyorum fakat hemen hemen hiç kimsem yok allahım, içimi karartan bu kimsesizlik duygusundan beni kurtar. rabbim vaktiyle bu küçük caminin zemini boşaltılmış ve da tam seksenbin ton harçla doldurularak sağlamlaştırılmış. sen de beni sağlamlaştır. yardımın olmadan ayakta duramam allahım…' alevlerin arasında suyun üzerinde gezinen gemi kız kulesinin çevresini dolandıktan sonra ait olduğu yere dönüyordu. 'allahım, dilara dilemma'ya aşık olmakla iyi etmedim galiba. her konuda olduğu gibi bu konuda da inayetine muhtacım. beni çok zor bir durumda bıraktı fakat ona sahiden kızamıyorum allahım sen de kızma…' vapur gibi tüten cami kor haline gelmişti ve ben sıcaktan erimek üzereydim. 'az önce kimsesizlikten söz ettim, fakat ibrahim kurban'a haksızlık etmiş olmak istemem ya rabbim, o çok klas bir adam; varsa eğer, onun da günahlarını affet... allahım uzun zamandır dua etmiyordum şimdiyse çenem açıldı; yine de doğru ve elzem konulara girememiş olabileceğimden kuşkulanıyorum. geçmiş de gelecek de senin elinde allahım. bilgi sana ait. şu halde hakkımda hayırlı olanı vermen için yalvarıyorum...' cami tekrar kıyıya yanaşırken, dev bir kitabın sayfası gibi açılan büyük bir dalga yangını söndürdü.
--spoiler--

(bkz: dublörün dilemması)
dublörün dilemması'nın baş karakteri. yetimhanede büyümüş bir albino. zeki, kurnaz bir adamdır. enteresan meslekler yapar. murat menteş güzel yazmış.
5 milyon canlının aynı gemiye sığdırılacağını düşündüğü insanların inandığı masal.

ricky gervais adlı komedyen iyi ti ye alır bu miti. https://www.youtube.com/watch?v=BGiEhBvIr1I