bugün

zordur babacım zor.

-maviş, baba de
+cik
-baba de kızım
+cik
-maviş de
+cik
-vay amına koyim
+cik
-cikleme amına koyim yeter
+ciik
-hadi baba de
+cik
-amına koyim, anne de bari
+cik
-konuşursan amına koyim
+amına koyim
-konuştuu!
* ne dedi?
-amına koyim dedi
*ayy neler öğretiyorsun
şahsen benim başaramayacağım iştir. kanımca; kafasına silah dayayıp, "konuşmazsan vururum seni" demek sureti ile bülbül gibi şakıması gerekir. *
işkencedir kuşa para verip almış ya o kuşu onun konuşması gerketiğini zanneden insan modelidir.
eğer kuş erkek ise ve kafeste tek başınaysa uzun uğraşlar sonucunda bir iki kelime etme ihtimali vardır. fakat yanında başka bir dişi veya erkek kuş varsa asla ve asla konuşma ihtimalleri yoktur. bir de konuşması için alıyorsanız erkek olmasına dikkat edilmesi gerekmektedir.
sabır ve zaman isteyen bir iştir.işin içine sevginizi katmayı da unutmayınız.
benim çalışıp başardığım olay.. rahmetli yaklaşık 14-15 kelime konuşuyordu.(şaka değil) daha yavruyken almıştım çakalı, kafasını eğip yemek yiyemiyordu azına ben sokuyordum yemi..
dedim nasıl konuşur bu hayvan, internetten araştırdığım kadarıyla şöyle yapmak gerekiyordu; karanlık odaya kafesi koyacaktık ve söylemesini istediğimiz kelimeyi telefona kayıt edip bir gün boyunca dinletecektik.. kafesin üstünü örttüm koydum kayıdı.. lang arkadaş hayvanata sabah bir baktım psikopat olmuş.. elimi yaklaştırınca atağa kalkıyor.. neyse bunu yaklaşık bir hafta boyunca hep yaptım.. sonuçta bişey yok.. aradan geçti yaklaşık 2 yıl, tabii o zamana kadar hayvanın dili açıldı neler konuşuyor. (2 yıl önce telefona kendi ismimi kayıt edip karanlık odaya koymuştum ya, işte hayvan benim adım hariç evdekilerin hatta evde çalışmaya gelen kadnının bile adını söylüyordu benimkini söylemedi cibiliyetsiz).. neyse yaklaşık 6 yıl sonunda öldü bu hayvan.. ölünün arkasından fazla kelam etmeyelim.. azıda biraz bozuktu '' eşek, yavşak '' gibi bazı argo kelimeler öğrenmiş sayemizde. (bkz: babam saolsun)

bu arada muhabbet kuşu alıp konuşturmak isteyen yazarlarımıza bu işten biraz anlayan biri olarak tavsiye vereyim;

1-)aldığınız kuş hollanda cinsi olsun, kuşlardan anlayan biriyle gidip alın yoksa alacağınız kişi kuşu öyle bir anlatırki amerikalı diye bile alabilirsiniz.. (bkz: ah o petshoplar yokmu o petshoplar)

2-)eğer 4-5 kelimeden fazla konuşturmak istiyorsanız hatta konuşturmak istiyorsanız kesinlikle ama kesinlikle erkek olanını alıcaksınız bu cinsin..

3-)kuş yavru olacak başka yolu yok..

4-)kuş tek olacak, eş falan alırsanız konuşmaz muhabbetler.

5-)kafese ayna koymayın konuşmayı öğretene kadar, konuşmaz.. konuştuktan sonra koyabilirsiniz ben öyle yaptığımda kuş aynayla bile konuşuyordu..aynaya alıştıktan sonra çıkarırsanız psikolojisi bozuluyor hayvanın bunu da belirteyim yeri gelmişken..

ağlamaklı oldum lan.. (bkz: bir ağlama duvarı olarak sözlük)
kurttan kuştan medet ummaktır. el kadar kuş iki kelime öğretmek için uzun uğraşlar verip bön bön bakan bir varlıkla karşı karşıya kalmaktır.
Eğitim olayını abartıp sözlüğe yazar yapmaya çalışılması da bir sonraki aşamadır.*
zor ama epey eğlencelidir, zamanında yapmıştım bunu ama ibneyi yıkadıktan ertesi gün kaçtı. çok zoruma gitti sözlük, sen o kadar dil öğret, ballı yemlerle besle, yıka tertemiz yap o gitsin kaçsın.*
kafayı yedirten durumdur.. yıllardır aile heyetinin bitmeyen muhabbet kuşu sevgisine yenik düşüp artık ona konuşmayı öğretmeye kalkmıştım.. gün gün lisedeyken kuşa 'mal, ne bakıyon' diyerek başlayan serüven 'cici kuş'a kadar gelmişti..

usta ne bileyim, alışkanlık haline geleceğini.. artık inceden inceye kuşla aramda sıcak rüzgarlar esmişti, arkadaş gibi olmuştuk lan. sabah kalktığımda selam verir oldum, yatarken öpücük atar oldum(allahım neler olmuş böyle)
neyse, aradan aylar geçti, artık 'cici kuş' lafı ağzımdan düşmez oldu..

sahilde dolaşırken ileriden gelen kızın golden retriever köpeğini görünce(dayanamam o cinse, nerede görsem mıncıklarım, pek severim), köpekte beni görünce kuyruk falan salladı, diz çöktüm, sevmeye başladım, ayak üstü muhabbet ettik.. 4 aylıkmış.. tam severken olan oldu!

köpeği severken bir anda cici kuş, yerim senidiye bir laf çıktı ağzımdan.. nasıl kıvırcağımıda bilemedim, koşarak uzaklaştım.. başlamdan bitti..

(bkz: allahım sana geliyorum)
muhabbet kuşunu yeni almış her bünyenin yaptığıdır. kazağın içine atıp kuşu korkutunca işe yaradığı görülmüştür, tüm yazarlara duyurulur. * *
Bi arkadaş kazanma cabası sağlamak amaçlı olabilir .
dünyanın en zevk verici çabalarından biridir.
çok basittir. şuan gayet muhabbet edebildiğim bir kuşa sahibim.
üzerine düştükten sonra gayet de basittir tabi her muhabbet kuşu için böyle değil. bizim aldığımız kuş sayısı şimdiye kadar heralda beş ya da altıdır. sadece birini konuşturmayı başarabildik. oda kaçtı bir yaz günü.
beyhude bir çabadır, aslında pek de işimize gelmez o kuşun konuşmayı öğrenmesi. şahsen evimdeki kuş ona neler dediğimi bir bilse yatacak yerim yok.
gereksiz işlerle uğraşılmaktansa hoşça vakit geçirmenin bir yoludur.
genelde aç bırakırlar garibanı ele alışır sonrada konuşur eli mahkum.
günün birinde olurda ölürse insanı hayata küstürür.
- naber lan keraneci
+ cikcik
- konuşmuyon mu olm sen ?
+ cikcik
- hay sikiyim nası muhabbet kuşusun la sen totoş.
+ cikcik
- geri vericem seni amk
+ geri vericem seni keraneci
- aha konuştu
+ konuşma lan totoş
- olm düzgün konuş lan
+ hay sikiyim keraneci. keraneci. totoş. geri vericem seni totoş.
özellikle öğrenmesi için kuşa güven vermek lazım. sonra her gün düzenli olarak öğretilecek kelime tekrar edilmeli ve bunu söylerken bi eylem yapılmalıdır.örneğin el şıklatmak. el şıklatıp söylenecek kelime tekrar edilirse bunu her yaptığınızda belleğine alır ve bi zamandan sonra siz el sıklattıktan sonra biden kelimeler dökülür. muhabbet kuşunun konuşması boğazlarındaki kasların sıkışıp genleşmesiyle olur. konuşma eylemini istemeden yapar. Bazı muhabbet kuşları 10-20 kelime arasında konuşur. Bi muhabbet kuşunu eğitmek için 50-60 günlük olması idealdır.
önce kuşu kafese hapsedip bir de ondan konuşmasını istemektir, ayıptır, yazıktır, aşağılık bir durumdur.
kuşun dikkatinin sözcüklere yoğunlaşabilmesi için, karanlık ortamda aynı sözcüklerin tekrarlanması ile başarılı olunabilir. tabii işin tek yanı bu değildir. en iyisi, bu konuda yazılmış bir kitap satın almak ve uygulamaya geçmektir.
çocukken ille muhabbet kuşu istiyorum diye ablama aldırmıştım ama 1 ay boyunca tüm çabama rağmen konuşmayacağını anlayınca mutsuz olduğunu ve bu yüzden konuşmadığını düşünerek onu balkondan dışarı bıraktım. sözde ona özgürlüğünü verdim ama gittikten sonra kaç saat yaşadı gerçekten merak ediyorum.
asıl amaç küfretmeyi öğretmektir.
(bkz: yarrak anteni olacaklara tavsiyeler)