bugün

Modern Dans, dans koreografilerinde, workshoplarda ve derslerde kullanılan bir dizi teknik ve stile verilen addır. 20. yüzyılın başlarında balenin katı tekniklerine karşı bir tepki olarak gelişmiştir. Isora Duncan ve Martha Graham gibi öncüler vücudun doğal çizgilerini ve enerjiyi kullanarak hareket kolaylığını aramışlar ve geleneksel dans tekniklerinden çok daha fazla hareket akışkanlığına izin veren yeni teknikler keşfetmişlerdir. Modern Dansın karakteristik özelliği çok yönlülüğüdür: hemen her tarz müziğe uydurulabilir, ya da yeni hareket stilleri yaratmak için diğer dans formlarıyla birleştirilebilir, amaç vücudun doğal duruşu ile çalışmaktır.
(kaynak: http://www.meditatifdans.com )
http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=233270
1930'lu yıllarda baleye karşı bir duruş olarak ortaya çıkmış sahne ve performans dansıdır.
modern dansta yaşanılan zamanda dile getirmek istediklerinizi bedeninize alır ve onları belirli bir kalıba sokmadan, bedeninizi tam anlamıyla özgür bırakarak ifade edebilirsiniz.
insanın kendi iç ritmini kurgulamasıyla ilgili bir dans türü olduğu için bu dansı müziksiz yapmak bile mümkündür. bunun dışında ses sayılabilecek her türlü efekt kullanılabilir, anlatımınızı en iyi ifade edecek bestecilerin parçalarına da ihtiyaç duyulur.
geçen gün galatasaray üniversitesinden bir arkadaşım aradı. hyptn gel bak manitamın dans gösterisi var , saint joseph de performans sergileyecekler , alkış tutarız , sen de elit okul havası solursun. beni can evimden vurdu. lise boyunca okulun tuvaletine sıçmadıydım pis oldugundan. dedi, bak oranın tuvaletleri de temizmiş , sıçarsın. heyecanlandım. kabul ettim. milyonlarca kez yaptığım sıçma eylemi beni hiç bu kadar heyecanlandırmamış idi. tuvaletin yolunu otobüs duraklarındaki kocaman kırmızılı mavili bulunduğunuz nokta deyü bas bas bağıran tabeladan buldum. giderken sağda gelirken solda yazıyodu. eeeee elit okul , espri falan.
salona girdik. uzun saçlı zengin tipli gençler. ya da ben fakirim galiba. bana zengin gibi göründüler. konferans salonunda sebebini anlayamadığım bir taşşak kokusu vardı.düzenli olarak taşşak kokladığımdan demiyorum. vardı öyle bi koku. demek harbiden zenginlermiş. zaten koltukların önü ileriye doğru çıkıktı. taşşaklar aşağı sarkmasın , sığmaz diye. ilk önce bi şiir gösterisi var idi. bi şey de yapmadılar.çıktı 20-25 tane 15-16 yaşında bebe , ellerindeki kağıtlardan şiir okudular barış anakonulu. barış barış deyü bağırdılar paso. aha dedim , biraz sonra barış deyü biri çıkacak gelecek , hepinizi düzecek. tam tersi oldu. savaş deyü bi eleman geldi , domaldı sahnede. herkes bafiledi adamı. eeee , çalışılmış bi pozisyon , ne de olsa herkes barıştan yana. buldular savaşı , telef ettiler. konsepte de uydu hani. sikerim ulan savaşı gibisinden. ama bi sıkıcıydı bi sıkıcıydı , sıkıntıdan millet savaşı bafilerken ben de çavuşu tokatlayacaktım. o derece.

gösteri başladı. dalyan yapılı bi adam sandalyede oturup bir kağıt okuyordu. (oyun bittikten sonra gittim baktım kağıda. bunu yazan tosun okuyana kosun yazıyi idi.) sonra anlam veremediğim bi şekilde vahiy gelmişçesine masanın önünde debelendi yerlerde. amuda falan kalktı. sonra oturdu tekrar okumaya devam etti. denedim evde gazete okurken debelenmeyi , annem gördü , pederbeyi aradı. bey , artık bu çocuğu evlendirelim , iyice coştu ,tutamayız bak komşu kızlarına saldırır , günlere beni almaz komşular , işte bu abaza çocuğun annesi derler deyü çemkirdi. meğersem en son postanın bikinili karı resimli en arka sayfası duruyormuş öyle. anlattım vaziyeti , debelenme sebebimi. arkadaşımı aradı bu sefer annem , bizim oğlanı bozuyosun sen , ananı babanı aricam , bundan sonra görüşmeyin diyerekten.

gösterinin ortalarında kızın biri çıktıydı , adama gidiyor , bu adam kızı itiyor. kız resmen dans figürleriyle yalvarıyor al beni ne yaparsan yap deyü. adam sikine takmıyo , arkasını dönüp gidiyo. kız arkasından koşuyo , sırtına atlıyo. hani futbolcular gol attıktan sonra asist yapan arkadaşının sırtına atlar ya. hah bildin. aynen öyle. korktum . biraz sonra adam domalacak da birdirbirdeki gibi atlayacak kız diye. korktuğum başıma gelmedi.

bir de öyle triplere girdiler ki dans boyunca , yüz ifadeleri falan. böyle ajdar bakışları falan vardı sahnede. hani şaşkın şaşkın bi bakış. artis artis hareketler. yolda biri yapsa , hareket çekiyo sanıp dalarsın yeminle.böyle ilginç bi dans. gösteriden sonra dans edenlerden birinin annesi sorduydu nasıl beğendin mi deyü. şiir gösterisinden iyiydi teyze diyip ortada ne kadar pot varsa kırdım. onu bırak öyle elit mekanda teyze ne lan. insan hanımefendi , matmazel falan der.sadede gelelim ; ulan ajdarın dansını izlerim , en azından gülüyorum , eğleniyorum. ya da ben konsepti anlamadım. eeee modern dans bu , ilkel kalmışız biz. anca gidip birbirine sımsıkı sarılmış halay çeken gruba ısrarla katılmaya çalışalım.
bale gibi belli bir kesime değil herkese hitap eden ancak bale kadar disiplinli bir çalışma gerektirmediğini düşündüğüm dans *. zira modern dans vücudun doğal hareketleriyle oluşturulduğu için vücut dili ile insanın kendini anlatması olsa gerek.
oradan oraya zıplanan dans türüdür.
https://www.facebook.com/...97723623/?hc_ref=NEWSFEED
hayvan gibi coşmadan yapılan her dans.
20. yüzyıl başı, avrupa'da ortaya çıkmış, baleye tepki olarak oluşturulmuş bir dans türüdür. modern dansın kurucusu, isadora duncan'dır. kız öğrencilerine isadorables diye hitap edilirdi. modern dansta yvonne rainer , loie fuller gibi dansçılar başta gelirler.