bugün

OKS, ÖSS geçin bunları, hepsinden daha çok geren gerilimdir denebilecek gerilimdir.
ilk gerilim misafir olunan eve girişte başlar. Kapıyı açtıklarında eğer dalar, selam vermeye kalkarsanız ayağınızda ayakkabı olduğunu farkeder mal mal sırıtırsınız. Siz ayakkabılarınızı çıkarırken sizi izlerler, siz bunu öyle olsun olasın "bak bizim eve giriyor ezik", "bizim evimize giriyorsun haddini bil", "ayakkabını çıkar öyle gir lan godoş" olarak anlarsınız. Diğer bir gerilim ise önce kimle tokalaşıp kimin öpüleceğidir. Bunun da alt dalları vardır. Kimin eli öpülecek, kiminle yalnızca tokalaşılacak, kime teyze kime abla, kime amca kime abi denecek gerilimleri gibi. Ortada kalmak ta gerer adamı. Herkes birbiriyle tokalaşır, öpüşürken çük gibi kalır beklersin ortalıkta birilerinin sarılması bitsin de biriyle sarılayım böyle çük gibi kalmayım dersin çünkü çok berbat bir durumdur, ellerini nereye koyacağını, nereye bakacağını bilemezsin. Onu geçtim bazı amca/teyze/abla/abi neyse sizden tiksiniyormuş gibi son derece uzak davranır, tokalaşır ,kafaya takarsınız "lan amuğa goduğum ne artistik bu" dersiniz. Gerilim bitti mi? Tabii ki hayır. Oturulacak yer de ayrı bir gerilimdir, misafirliğin en moloz kişisinin yanına denk düşersiniz ya da en yaşlı kişisinin yanına. Rüyalarınızı tek kişilik koltuk süsler ama yapamazsınız, oturamazsınız. Bir ses otur lan ne olcak der ama diğer ses olmaz der, 5 dakika sonra "kalk ordan teyzen otursun evladım" gibi sevimli duran ama altındaki mesaj "lan geldiğin gibi çöreklendin koltuğa" olan cümleyi duyacağını bilirsin.
Börek, çay servisi yapılır.Kazayla koltuğa çay dökerseniz ev sahibinin "hiç önemli değil", "olsun olsun" şeklinde cümlelerini duyarsınız ama gözlerinden anlarsınız size nasıl sinirlendiğini.
Yemeğe geçersiniz.Önünüzde bir sürü yemek vardır, yesem mi yemesem mi ikilemine düşersiniz.Yediğiniz her lokma adamların gözüne batıyormuş gibi gelir size, çoğu zaman da öyledir ya... Masadan aç kalkarsınız, masada herhangi onlara göre görgüsüzlük olarak sayılacak,aç gözlülük sayılacak bir hareket yapmayayım kaygısıyla yemek yemişsinizdir.Su bile içmemiş, adam gibi ekmek yememişsinizdir.Lokmaları küçük küçük tutmuş,masadan erken kalkmamak için her türlü vakit öldürme aracını kullanmışsınızdır.Sonucunda aç yatarsınız.
Yatmak bile strestir. Gece osurursam duyarlar mı, gece kendi kendime konuşursam rezil olur muyum diye düşünürsünüz. Eğer oturma odasında yatmışsanız ve kahvaltı masası orada kurulmuşsa kendinizi kahvaltı masasını hazırlayan bir sürü insanın içinde bulursunuz yarı çıplak bir biçimde. Üstelik siz her zaman itici gelmiş olan ailenin güzel kızı da orada olur. işte o an biter o adam.
Buradan velilere ve yetkililere sesleniyorum, çocukları misafirliğe yollayıp kalp hastası yapmayın!
kalacagınız zamana göre degişiklik gösteren durumdur.çok kalındıgı taktirde ev sahibi;"nezaman kalkıcak bunlar?"(içinden geçtikleri)tam tersi az kalındıgı durumlarda ise ev sahibi;"bunu saymam efenim gene bekleriz."(yalan dolu bi söz)gibi konusmaların geçtigi an.