minibüste yaşanan dumur olaylar

bugün başıma gelen için bkz:

bindim minibüse dolu olduğu için ayakta gidiyoruz haliyle. hemen sol yanımda da ayakta giden bir başka adamcağız var 45-50 yaşlarında kendi halinde bir zat. onun önünde de oturmuş vaziyette yolculuk eden yine 45-50 yaşlarında gözlüklü, bereli başka bir adam.

entrynin bundan sonraki bölümünde kullanılacak kısaltmalar:

oturan adam: o.a
ayaktaki adam: a.a
ben: d.h

o.a: yahu kardeşim biraz geride durur musun?(a.a'ya)
a.a: nerde durayım kardeşim yer mi var?
o.a: geri dur kardeşim ya ne dayanıyosun!(biraz sesini yükselterek)
a.a: tövbe tövbe..
o.a: (ayağa kalkar) bak bana hareket yapma!
- adamlarla aramda 20-30 cm fark var. olayın tam ortasındayım yani -
a.a: ne hareket yapacam yahu manyak mısın sen?
o.a: lan bak bana hareket yapma ! vurdum mu yumruğu görürsün!

-bu noktadan sonra ortalık kızışmaya başladı ve müdahale etme gereği duydum-
d.h: abicim sakin biraz, ne oluyorsunuz?
a.a: sen gelsene bi aşşağa inelim senle (o.a'ya)
- itişmeler falan başlar, ben aradayım tabi -
- ondan sonra abiler itişirken benim kafam da minibüsün tavanına monte edilmiş tutunma demirine hafiften çarpınca haliyle biraz sinirlendim ve o.a yı omuzlarından bastırıp yerine oturttum, a.a'yı da arkaya doğru ittim -
- adamların ikisi de 1.60-1.65 boylarında yaşlı başlı adamlar. ben 1.92 boyunda ve gayet yapılı olunca seslerini çıkaramadılar tabi -

d.h: koca koca adamlarsınız yakışıyo mu?
o.a: adam gelmiş yaslanıyo yahu hayret bişey!
a.a: Allah'ın manyağı yahu kafayı sıyırmış..
- sözlü atışmalar bi süre daha devam ettikten sonra a.a parası iade edilerek dolmuşçu abi tarafından karizmatik bi şekilde minibüs ahaliliğinden aforoz edilir -

bu noktadan sonra tehlikeli bölgeye - o.a'nın yan tarafına - ben gelirim..

d.h: bu mesafe iyi mi, çok yakın durmuyorum di mi?
- gülüşmeler -
o.a: ya kadın olsun erkek olsun yaslanılır mı insana yahu?
d.h: doğrudur abi haklısın..
o.a: hepiniz delikanlı insanlarsınız bak**
(bkz: ben bugün bunu gördüm)

uzun boyluysanız sık sık başınıza gelen durum, inerken başını kapıya çarpmak.
Şöför; ''ücreti ödemeyen var mı?!'' diye avaz avaz bağırırken ''yahu kim bu ücreti ödemeyen?'' diye düşünen sizin minibüsten inince muhatabın ta kendisi olduğunuzu anlamak. ve ne kadar istense de aynı şöföre asla rastlamamak...

- evladım bir kişi uzatır mısın?
+ teyze ben kalsiyuma mı bezniyorum oradan?
- hı?
+ ben nasıl uzatayım adamı teyze.. te allam ya
- ?!%&#%'

Geçen hafta bende şöyle birşey yaşadım..
Şoför;Tamirhane'de inecek varmı?
ses yok 1 dk sonra
Yaşlıcanak Teyze; Dursana evladım durağı geçtin
Şoför;Sordumya teyze durakta inecek varmı diye?
Teyze cevabı patlatır; Senin işin sormak değil duraklarda durmak şimdi geri geri git bakiimm..
Minibüs kırılırken gerçekten e5 de yaklaşık 30 metre geri geri gidilir bu sırada emekli öğretmen olduğunu anladığımız teyze gider ayak bir bomba daha patlatır ayrıca o durağın adı tamirhane değil 2010 şubat resmi gazete de değişti hadi gazete okumuyosun bari durağın adına baksana alla alla cık cık cık vesüpanallaaahhhhhh teyze iner..

ne zaman yorgun argın iş çıkışı minibüs durağına gelsem, sadece oturmak için fazladan yarım saat bekleyip bindiğim minübüste, her seferinde lanet şişman kadının yer vermem için 30 kişilik minibüste beni seçip gelip başıma dikilmesi, yer vermediğim için sürekli başımda "off çok yoruldum, hastayım, götüm ağrıyo" diye seslenmesi ısrarla yer vermemeye devam ettiğimde ise "yaşlılara artık hiç saygı kalmamış, eskiden gençler yer verirdi." diye yol boyunca kafa ütülemesi yetmezmiş gibi tüm yer vermemek için direnişimi görmezden gelip "delikanlı sen gençsin hadi bize yer ver yorulduk valla" sözlerini söyleyebilecek kadar cüretkar olması durumudur.

bundan yillar once, yaklasik 12-13 yaslarinda bir futbol antrenmanindan eve donerken minibuse binmem. minibus hayvani bir sekilde dolu oldugu icin yaklasik 10 dakika kapinin disinda gitmem. dolayisiyla parayi vermeyi unutmam. tam inecekken adamin "sen parayi vermedin nereye iniyorsun" diye bagirmasi. birden utanmam, adamin parayi calmaya calistigimi zannetmesi. adama unuttugumu anlatmaya calismam ama anlamak istememesi. orospu cocugunun "hadi in arabadan" diye azarlamasi. parayi vermek istememe ragmen in arabadan diye diretmesi. en sonunda parayi herife firlatip minibusten hizlica uzaklasmam.

dalyarak söförün eskilerden mater marka cakili minibuste radyatörün kapagini acma tesebbüsünün akabinde elini yakan kapagi tutamayip fiskiran volkan gibi kaynar sularla yolcularin epey bi tanesini haslamasi.

Tam tamına 1 saatlik yolu ayakta gitmek zorunda kalmak.

bir travestiyle yanyana oturmak zorunda kalmak , yavaş yavaş bir elin bacağıma doğru ilerlediğini farkedip yolculuğu ayakta tamamlamak.

bir anda ortaya çıkan pis kokunun ön taraftaki yaşlı adamdan geldiğini sanırsınız ama yapan arkadaşınızdır ya hani, işte öyle bir şey.

şu diyalog hemen dibimde yaşanmıştır ;
-şurdan bi denizciler alır mısın
+amca denizcilere gitmez bu araba emek
-emek al o zaman .

ben: ya şuradan bir kişi uzatır mısın ?
kız: uzatırım tabi.
ben: sağolun.
kız: seni seçtim.
ben: efendim.
kız: aynı yerde inelim mi.
ben: sonra ne yapıcaz.
kız: sevişiriz.
ben: oha.

sonuç: inmedim tabi. ya çivici katiliyse, yok lan korkmadım da, kız sarışındı. sarışın ne lan. neden bir beyaz değil neden benim ki değil bak.

-şurdan bi kişi alır mısın?
-tabi hangisini?
-bilmem sen seç.
-sarışın olan ya da dur dur şu esmer.

(bkz: ne oluyor lan)

Arkadas :a. n : ben t: teyze .
( arkadasim minubuste bagira bagira kufrediyor ve en arkadaki apaci tipli kisiciklerde bize guluyordu tabi bir yandanda rezil oluyordum ben. Tam bu sirada sinirlenen teyze ..)
t: gizim aCcik terbiyeli gonus bagirma ne terbiyesiz ciktin sende .
a: teyzee teyzee sanane verdim ben buranin parasini istedigimi derim
n: kizim sessiz ol kufredip durma edepli ol rezil ettin bizi .
a: ( minibusun kapisina tekme atar ve der ki ) ac kapiyi minibuscu amcaa inecem ben bu kariyla ayni minubuse binmem iy tipe bak mendebur kari.
( minibuscu kapiyi acarken kadin bagirir ve arkadasla ben ineriz , sonra arkadas ayagindaki topuklu ayakkabiyi cikartip minibusun arkasindan hayvan gibi firlatir ve firlatirken serrrefsiz pezevenk diyerek bagirir. )
sonucunda rezil oldum.

Geçen senedir. Kahramanımız*, Ankara'dan istanbul'a, eve dönmüştür. Şehirlerarası otobüs şirketinin terminalinden ayrılıp, birkaç bavulla, güç bela bir minibüse atlar**. Öncelikle, minibüs şoförünün ve mütemadiyen yanındaki koltukta oturan yancısının* tuhaf bakışlarına maruz kalır. Kadın da değildir ki bakışları üzerine çeksin!* Bir süre sonra şoför başlar söze.

Şoför: sen odtü'lü müsüğ?
diesirae: evet*.
Ş: nedir bu rezilliğiniğz siziğğn?
d: ne rezilliği, pardon?
ş: ülkeninğğ anasınğı ağlatdunğuz, yetmedi mi?
d: ???!!!
ş: Bizde suç ki sizi indirip bindiriyoğz*..
d: aç kapıyı, iniyorum ben.

Kapı açılır ve yarı yolda inilir. Eve telefon edilir, taksi çağırtılır ve eve varılır.

Bilen bilir beylikduzu avcilar kirmizi sapkali.minibusler en gicik minibusculere sahiptir surda indir dersin indirmez 10 kurus eksik verirsin isterler falan yani dersaneden.cikmisiz zar zor bindik bi arkadasimla ogrenci verdik adam aynadan bize bakti ve ogrenci oldugunuz nasil biliyim geliyolar ogrenciyizdiye sonra cocuklar haliyi kemiriyo evde dedi ne alaka amca50 kurus icin cocuklari hint fakiri yapti tabi bunu diymedim ogrenci kartimda yanimda yok ben deneme.sinavimi ariyorum cantamdaki kanitliyim bak biz ygs ogrencisiyiz demek.icin arkadasim da minibuscuye mesajlarimizj gostermeye calisiyo bak amca biz hala anan zaaa diye mesajlasiyoruz diye gostermeye calisiyo adam en sonunda tamam.inandim dedi inene kadar aynadan goz gozegeldik surekli ben.basimi.cevirdim iyice killandi sonrada bi daha binmedim o minibuse keske bi ara denk gelsem de bak buyudum artik diyip tam ucret versem sonra bunu anlatip.gulsek.

lisedeyiz. öğrenci değişimi boku yediğimiz zamanlar. temel fıkrası gibi 5 türk 5 hollandalı tam okul çıkış saatinde kadıköy-soğanlık minibüsünü kullanacak olduk. bütün derdimiz birimizin evinde toplanıp kızlarla türk işi muhabbet etmek, kahve falı bakmak falandı. ama her 3 minibüsçüden birinin gavat olduğu ülkemde 10 kızla eve gitmek tabii ki düşündüğüm kadar kolay olmayacaktı.

-garılar hamamına çevirdiniz minibüsü!
-indirecem lan sizi yolun ortasında!
-anladık ingiliççe biliyonuz az susun la!

hayatımda hiç bu kadar utandığımı hatırlamıyorum. allahtan anlamadıkları gibi bi de minibüsü çok eğlenceli buldular, indikten sonra "rollercoaster gibiydi süper bi deneyimdi" falan dediler.

anadolu yakasındaki çoğu yeri bilirim ve gitmişliğim de vardır ama bu sefer ataşehir'in en ücra yerlerinden birine gitmek zorunda kaldım. araba da olmayınca mecbur minibüse müptela kaldık. el mahkum g*t gardiyan ne yapacaksın... neyse bostancı'dan minibüs'e bindim. minibüsçü'ye ''su deposu diye bir yer varmış , oraya gelince haber verir misin?'' dedim. o da ''tamam.'' dedi. neyse gidiyoruz , bu arada araba baya kalabalık ve camlar alçakta , boy uzun olunca da göremiyorsun etrafı. hoş görsen ne yapacaksın ki , çoğu yeri ilk defa görüyorum. neyse 15 dakika geçti , ''kaptan su deposuna daha var mı?'' dedim , o da ''daha var dedi.'' sonra bir 15 dakika daha geçti. içimden ''varsak söylerdi herhalde'' diyerekten geldik mi diye sormuyorum adama. sonra işkillenmeye başladım , ''kaptan daha var mı ya?'' dedim. o da ''ah be orayı geçtik , sen şimdi iner karşıdan bizim minibüslere binersin'' dedi. öyle de rahat söylüyor ki , dünya s*k*nde değil. neyse indim. bu arada verdiğim parayı geri aldım , 1.75 kuruş , az para değil. * karşıdan gelen minibüse bindim ''su deposu diye bir yer varmış , orada ineceğim , gelince haber verir misin?'' diye üstüne basa basa söyledim. sonra bu da unuttu mu haber vermeyi. ''kardeş in 200 metre geri yürü , orası su deposu.'' diyor. söylenerek indim. çamurlu , çukurlu , abuk subuk yollardan ''la bura harbiden istanbul mu amk'' diye düşüne düşüne yürüdüm ve kodumun yerine vardım.

- şoföre rica etsem burda açabilir misiniz demiştim (kapıdan bahsetmiştim)
+ kaşlarını 0.5 saniyelik periyotlarla aşağı yukarı aşağı yukarı yaparken senceğğğ diye yavşağımsı bir soru sormuştu.

ümraniye-üsküdar minibüslerinden birindeyim. minibüs yarı dolu. ben arka dörtlünün önündeki ilk ikili koltukta cam kenarında oturuyorum yanım boş. direkt arkamda bir erkek, diğer kalan üç koltukta ise kadınlar var. neyse 5-10 dakika oldu bindik abi derin derin bir tiner kokusu geliyor. minibüs de trafikte kaldığından dedim herhalde dışarıdan geliyor. baktım gidiyoruz tiner kokusu halen derin derin gelmeye devam ediyor. benim kafa da oldu bir müddet sonra. bildiğin kendimden geçtim. o sıra meğer benim direkt arkamdaki eleman tineri çekiyormuş. hem tineri çekip hem kadınları taciz ediyor adi herif. kadınlar sırayla ön tarafa gitmeye başladılar. en son biri "şoför bey şu adamı derhal indirin." dedi. elemana bağırdı şoför, in ulan aşağı diye. eleman iki elini açmış "abi ben bir şey yapmadım" diye, açtığı ellerinden birinde de tiner var, o eli de direkt benim kafamın üzerinde. ben soluyorum halen tineri. adi herif elinde tiner ile inerken halen "abi ben bir şey yapmadım" demeye devam ediyor. Ben biraz kafayı topladım bağırdım " ulan siktir git, yavşağa bak. Elinde tiner minibüste çekiyorsun, bir şey yapmadım diyorsun. ulan kafamı güzel ettin, seni sikmeden siktir ol git. ". o sıra şoför ve diğer erkekler " tamam birader kadınlar var, küfür etme sakin ol" dedi, ortalık yatıştı. 15-20 dakika sonra minibüsten indikten sonra da kafası devam etti meretin.

Cok dumur degil de az once garip cumlelere sahit oldum.

Sofor : bakin kapiyi acik birakiyorum hava girsin iceri. Ama kimse dusmesin bak (sanki isteyerek dusen varmis gibi) bakin duserseniz hayatiniz kayar valla.

küçükköy deyim ama farkında değilim dolmuşa biniyorum.

+ şuradan bir küçükköy alır mısınız ?
- küçükköy deyiz zaten.
+ tamam ineyim o zaman ben.