bugün

şehri alacağından emin olduğundan, viyananın içine zarar vermemek için şehrin içine top atışları yaptırmamıştır.

ancak yapmaması gereken hatalar, canına mal olmuştur.
buna rağmen soğukkanlılıkla şehadete yürümüştür.

ve de unutulmaması gerekir ki

“Şartınız olamazdı zaten! Şartları biz dikte ederdik, Şart koşma, şart ileri sürme hakkı yalnız bize aitti. Benim yaşadığım yüzyılda ve daha önceki yüzyıllarda Buyuruculuk Türk’ündü!... Biz emrederdik! Biz takdir ederdik!... Biz talimat verirdik! Ol derdik olurdu! Çünkü dünyanın bütün hükümdarları Memurlarımızdı bizim!...”
Karizmatik bir ismi olan hatalarını kellesiyle ödeyen paşa.
devletine ihanet etmemiştir. ancak her onurlu asker gibi ortaya kellesini koymuştur.
osmanlı roma'nın bir devamıdır derim hep. çünkü roma'da da mücadeleyi ya kazanırdınız ya da kelleyi ortaya koyardınız. bu yazılı olmayan bir kural.
merzifonlu gibi bir asker viyana'dan dönüp sadaret kaymakamı olacak değildi ya?
1676-1683 yılları arasında yedi yıl sadrazamlık yapmış Osmanlı devlet adamıdır. ikinci viyana kuşatmasında son darbeyi indirmediği için kuşatma hüsranla sonuçlanmış. merzifonlu kara mustafa paşa idam edilmiştir.
(bkz: merzifonlu yu harcayacaklar matmazel)

zeki ve başarılı osmanlı sadrazamı. birkaç yenilgide takımdan kovulan teknik direktör gibidir. tek farkı alacakları kuru ilmekle ödenmiştir.
Eğer hakkında anlatilanlar doğruysa ahmet Davutoğlu nun dedesidir.
Cidden kusattigi tepeyi gördüm bugün alamamasi için bir neden yok hayal perestin tekiymis anlaşılan.
Çarşamba günü viyanaya yol açıldığı halde saldırı için cumayı beklemiş namazı viyanada kılmak için.
köprülü mehmed paşa nın damadı.

idam edilmiştir.
tarih sınavlarına hazırlanırken merzifonlu mal mustafa olarak hatırladığım kişidir, ikinci viyana kuşatmasındaki hatasından dolayı.
Viyana kuşatması planı

görsel
(bkz: merzifon prensi)
ikinci viyana kuşatmasındaki başarısızlığının bedelini başıyla ödeyen sadrazam.
(d. 1634/1635 – ö. 25 Aralık 1683), Osmanlı padişahı Avcı Mehmet saltanatı sırasında 3 Kasım 1676 - 15 Aralık 1683 tarihleri arasında yedi yıl bir ay on iki gün sadrazamlık yapmış bir Osmanlı devlet adamıdır. 1672-1676 Osmanlı-Lehistan Savaşı ve 1676-1681 Osmanlı-Rus Savaşında kazandığı başarılara rağmen, II. Viyana Kuşatması ile özdeşlemiş olan sadrazamdır ve kuşatmanın hüsranla sonuçlanması üzerine idam edilmiştir.

https://tr.wikipedia.org/...lu_Kara_Mustafa_Pa%C5%9Fa
Amasya'da ismine atfedilen bir hastane bulunmaktadır. 2. Viyana kuşatmasının başarısızlığindan sorumlu tutulup idam edilmiştir.
kibirine yenilen gururuna söz geçiremeyen bu yüzden tarihimizde en kötü dönüm noktamıza imza atmış sadrazamdır.
Merzifonlu Kara Mustafa Paşa II. Viyana Seferinde bozguna uğrayınca muhalifleri Darüssaade Ağası Yusuf Ağa ve Mirahur Sarı Süleyman Ağa "düşmanımızın işi bitti. intikam alacak günler geldi" diye ellerine mendil alıp sarayda sevinçten döne döne halay çekmişlerdi.

saraydaki bu denli iç çekişmelere bakılırsa Osmanlı devleti'nin 240 sene daha yıkılmamasına hayret etmek lazım.
ikinci viyana bozgununun bedelini kellesiyle ödemiştir.
viyana'yı kuşatmış fakat fethedememiş büyük türk sadrazamdır. atamızdır. padişahın, başarısızlık yüzünden, viyanaya gönderdiği 2 bostancıya boyun eğerek "yaşasın devlet" demiş ve idam edilmiştir. o zaman kara mustafa paşa'nın öyle gücü varmış ki, istese, idam fermanını veren padişah'ın sarayına yürüyüp kellesini alabilirmiş. işte türklerdeki devletçilik anlayışı.

onunla aynı memleketin evladı olmaktan onur duyuyorum. ruhu şad olsun.

"şartınız olamazdı zaten. şartları biz dikte ederdik! şart dikte etme, şart ileri koşma hakkı yalnız bize aitti bizim yaşadığımız yıllarda ve daha önceki yüz yıllarda. buyuruculuk türk'ündü. biz emrederdik, biz talimat verirdik. biz "ol!" derdik olurdu. çünkü, dünya'nın bütün hükümdarları, memurlarımızdı bizim!..." merzifonlu kara mustafa paşa.
Bugün Ölümünün 336. Yılmdönümü olan büyük türk sadrazamıdır. Viyana bozgununun sorumlusu olarak padişah tarafından idam edilmiştir.

Ruhu şad, mekanı cennet olsun.
Bir güzelleme yazmak istemem çünkü hataları boldur. Ancak sözlük methiye diyarı olduğu için yine de yazasım geldi.

Kendisi döneminde aşırı karizmatiktir. Belki de kanuni’den sonra en karizmatik Mareşaldir. Tabandan zirveye yükselirken asker yıllarca ön saflarda çarpışmasına ve cesaretine tanık olmuştur. işte bundan dolayıdır ki orduda saygınlığı ve etkisi çok büyüktür. istese payitahta yürüyüp darbe bile yapacak kudreti vardı.
Doğduğu köye adı verilmiştir. Eski adı da "marınca". Köyün girişinde inip karsıya geçmem lazımken mallığıma denk gelip, köyün camisine kadar yürümüşlüğüm var. Geri dönüşte motorlu bi kekomsu birisi beni almıştı anayola kadar.