bugün

abdli iktisatçı wassily leontief'in ortaya attığı paradoks. Adı üstünde paradoks. Üzerinde derin bilgisi olan arkadaşlardan bekleriz detaylı açıklamaları. Aksi takdirde ben gotumden uyduracağım da*
heckscher ohlin teorisini incelediğimiz zaman, ana düşünce, bir ülke hangi üretim faktörüne zengin olarak sahipse, üretimi o faktörü yoğun biçimde gerektiren mallarda mutlak veya karşılaştırmalı üstünlük elde eder, onları daha ucuza ürettiğinden de o alanda uzmanlaşır, diyordu.

bu teori analitik yönden ciddi bir tutarlılığa sahipti ve uzunca bir süre, malları faktör bileşimlerine ayıracak bir teknik bilinmediğinden test edilemedi,

leontief, 1930'larda girdi çıktı analizini geliştirdi, böylece malları emek ve sermaye fakötürleri arasında ayrıştırma fırsatı ortaya çıktı,

leontief bu noktada, amerikan ekonomisi üzerinde yaptığı çalışmasında, amerika'nın tüm dış dünya ile olan ticaretini inceledi ve örnek mal bileşimleri oluşturdu, bunları üretmek için gereken emek-sermaye miktarlarını hesapladı,

ancak sonuç olarak, amerika'nın emek yoğun mallar ihraç edip, sermaye yoğun mallar ithal ettiği sonucuna vardı, oysa araştırmanın yapıldığı dönemlerde amerika'nın en zengin sermaye stokuna sahip olan bir ülke olarak, heckscher ohlin teorisine göre, sermaye yoğun mallar ihraç etmesi gerekirdi, işte buna iktisat literatüründe leontief paradoksu adı verilir,

çalışmaya gelen eleştiriler ise, özellikle savaş sonrası olan 1947 yılında yapılması ve özellikle sermaye katsayılarının güvenli olmadığı yönünde oluşmuştur, yanlış hatırlamıyorsam leontief bir amerikan işçisini 3 diğer ülke işçisine eşdeğer olarak ele almıştı,

uluslararası iktisat dersinde, mutlak ve karşılaştırmalı üstünlükler konusundan sonra öğretilen konu budur.
uluslararası iktisat dersinin vazgeçilmezlerindendir. bir diğeri için;
(bkz: heckscher ohlin teorisi)
güncel Önemli Başlıklar