bugün

bu kitap kendi içinde 4 başlığa ayrılır..baldassare sürekli defterini kaybeder ya da bi yerde unutur..
ayrıca oldukça güzel tarih bilgileri de vardır içinde.
baldassareizmire de uğrar hayyamı da anlatır anadolu selçukluyu da.... maalof döktürmüştür yine
amin maalouf un en iyi eserlerinden biri. semerkant da çok iyidir. tavsiye olunur şiddetle.
Sadece secilmis kisilerin okuyabilecegi bir kitabin pesinden kosan sahafin dunyanin her kosesinde yasadigi felaketleri anlatan gunluk tarzindaki roman ...
yazarın günlük türünün hakkını sonuna kadar verdiği, yeri geldiğinde gözleri dolduran güzel kitap. Evet güzel... okuyun.
afrikalı leo'dan sonra yazılmasına çok da gerek olmayan -zira fazla benzeyen- sürükleyici ama bittiğinde ağızda bir semerkant, bir dogunun limanları tadı bırakmayan, özellikle sonu amin maalouf için biraz zorlama kaçmış kitap.
amin maaloufun, okuduğum diğer kitapları gibi, başları * çok güzel, ama bir noktadan sonra saçmalamaya başladığını düşündüğüm eseri. Allah'ın yüzüncü adını öğrenmek uğruna osmanlı coğrafyasını da aşan bir yolculuk ve bu yolculukta karşılaşılan ilginç olayların * anlatıldığı kitap. yine de okumaya değer.
maaluof'un mükemmel bir kurguyla yazdığı kitabı. baldasarre, yolculuğu boyunca başından geçenleri, kendi iç hesaplaşmalarını, pişmanlıklarını, hayal kırıklıklarını, umutlarını ve mutluluklarını defterine döker. hayata dair bazı notlar da aktarmıştır maalouf kitabında. baldasarre ile tanışmaktan memnun olduk vesselam.
yüzüncü adın peşinde koşmayı hayal ettirecek kadar güçlü bir kalemle yazılmış, yüzüncü ada kitabın kahramanı kadar yaklaşmayı sağlayan amin maalouf sevenler için zaten efsane olmuş eser.
amin maalouf'un eseri. baldassare'nin yolculuğu. (bkz: yuzuncu ad)
Amin Maalouf'un şahane ötesi eseri.
baldessera'nın yolculuğu ile başlayan gizemli bir hikayenin doğuşu.
--spoiler--
Doğu'daki son Cenevizlilerden, antika tüccarı Baldassare Embriaco,1665 yılı sonlarında, soyunun yüzyıllardır yaşadığı Lübnan'dan yollara düşer. Ertesi yıl, incil'e göre 'Canavar'ın Yılı'dır. Kimilerine göre düpedüz Mahşer: Kan, ateş, yıkım ve her şeyin sonu... Zamanın sonu! Dünyayı ve Baldassare'yi kurtarabilecek tek şeyse, Yüzüncü Ad'dır. Kismelerin göremediği bir yazma kitap ve bu kitapta açınlandığı söylenen bir ad: Allah'ın, Kuran'da anılan doksan dokuz adının, sıradan ölümlülere bildirilmemiş olan yüzüncüsü... , Tanrı'nın gizli ve yüce adı... Yüzüncü Ad'ın peşinden önce istanbul'a uğrar Baldassare'nin yolu; oradan izmir'e, Sakız'a, Cenova'ya, Amsterdam'a, sonra da Londra'ya. Konya'da vebanın kıyımına, izmir'de Sabetay Sevi'nin şaşırtıcı başkaldırısına, ingiltere'de büyük Londra yanıgınına tnık olur. Korku, şaşkınlık, düşkırıklığı, umut ve aldanma, menzil taşlarıdır bu uzun yolun. Bir de en beklenmedik anda yolcunun karşısına dikiliveren aşk. Sevincin, mutluluğun tek kaynağı aşk! ..
--spoiler--
amin maalouf bu eserindede gene çok iyidir. kitabı okurken kendinizi gerçekten o yılların sokaklarında rahatlıkla hissedebilirsiniz.
harika bir eserdir,

--spoiler--
tüccarımız yıllardır peşinden koşmuş olduğu yüzüncü adı öğrenmek için kitabı çevirdiğinde görememesinin bilimsel açıklaması (gerçekten böyle bir sendrom mevcuttur) artan sempatik aktivite sonucu siklopleji gelişmesidir. mercek yeterince kalınlaşamadığından yakını göremezsiniz kısa bir süre için.
--spoiler--
insanı alıp başka dünyalara götüren, "ne olursa olsun vazgeçmemelisin" diye öğüt veren güzel kitap.
yüzüncü adı bulmaya çalışanların hikayesi, nerede bulabilirsiniz ki olmayan bir şeyi?

http://oznurdogan.com/201.../12/yuzuncu-ad-yolculugu/