bugün

genel kültür kısmında bilmem kaçıncı oscarı soran sınav.

ya sikeyim oscarı, bilmek zorunda değilim ki? belki hiç film izlemiyorum amk!!! böyle sorular bana saçma geliyor açıkçası...
her sene zorlasmaktadır.
istediği puanları görünce "ne olacak böyle" dediğimdir. Allah'ım aklıma mukayyet ol.

92 puan ne? 97 puan ne?
kpss beni neden yoruyorsun?
artık merkezi sistemin kaldırılıp tamamen torpile dayalı düzenin getireleceği sınav. öyle olacakmış, başbakan talimat vermiş...

çalışıyorum, çabalıyorum. özel sektörün beni sömürmesi karşısında bir çıkış yolu olarak gördüm memurluğu. umut ettim, zaman ayırdım para harcadım; defalarca çeşitli illere mülakatlara gittim. sonuç; kaba etlerimi avuçlayıp geri geldim.
ilginç hayaller kurdum memur olmak için. olduktan sonrası için daha doğrusu. ne bileyim, ev borcuna girecektim. annemle yaşayıp gidecektim. yeni evimde misafirler karşılayacaktım. misafirlerin yatacağı oda bile olacaktı.
çatı katında benim odam var olacaktı, kitaplarım falan. masa da alacaktım kendime, lambam da olacaktı.

standart, herkesin ki gibi bir hayatım olacaktı ama bu ''benim'' hayatım olacaktı. şimdi ise son 5 yıldır yaşanan süreç gösteriyor ki ben bunların hiçbirine sahip olamayacağım.
yığınla sorunun, sorunlunun arasında ömür tüketeceğim. yaş 25... zaman o kadar hızlı akıp gidiyor ki. sakallarımla oynayıp bizim aşağıdaki parkta yine umutsuz umutsuz 5 yıl sonra bir şeylerin değişebileceğine inanacağım belki de. 5 yıl önce de öyle inanmıştım, geçti bitti ama hiçbir şey değişmedi.

diyeceksiniz ki bu mudur yani; evet budur. beni sadece memurluk paklar. başka alternatifim maalesef yok. hayatımı düzene sokmak için başka çıkar yolum yok. bilemezsiniz neler yaşadığımı yaşayacağımı...

şimdi böyle umutsuzca yazıyorum ya, şu anda bile aklımdan yıllar sonra bu yazıyı gözyaşları ile okuyup başardığım günün hayalini kuruyorum. ne kadar da çocuksuyum. büyümeye direniyorum sanırım.

dayım yok; torpil bağlamında yani. bir allah'ım var. sanırım o da torpil yapmayı sevmiyor.
daha çok ankara yollarını aşındıracağım sanırım. ulus'taki garın misafirhanesinde yarın ki mülakat için dua edeceğim umut edeceğim sanırım.
sağdan soldan gelen insanlarla aynı oda da kalıp kısa dostluklar kuracağım daha anlaşılan.
nereye varır nereye götürür bu beni bilmiyorum.

yine insanların iş konusundaki o uyuz sorularına maruz kalacağım anlaşılan. her bayram sabahı benim için işkence olacak yıllardır olduğu gibi.
yine adam yerine konmayan '' o bu işin altından kalkamaz'' denilen biri olarak kalacağım. bir çöp gibi, köşede duran vazo gibi biri olmaya devam edeceğim.

annem umut etmeye devam edecek, dua da edecek. ben de umut edeceğim elbet ancak artık gerçekçi olmam gerektiğinin farkına varıyorum.
yapmak istediğim hiçbir şeyi yapamadan yıllar geçecek sanırım.
amacım hiçbir zaman zengin olmak değildi zaten memur olmak isteyenler bu amacı gütmezler.
sade bir hayat... iş arama, işten çıkarılma derdinin olmadığı bir hayat. bir de ev. annemi buradan kurtarmak için...

çok şey değildi istediğim inanın bana.
değişir mi bir şeyler, yoluna girer mi allah bilir. bildiğim tek şey şu lanet olası belirsizlik ve kafamın içinde dolanıp duran sorular.

bilmiyorum... düşünemiyorum, yutkunamıyorum bile artık...

kpss bir yolculuktu, kayboldum...
bir ales değil.
bir yds değil.
söylendiği gibi kaldırılırsa yerine nasıl bir sistem getirileceği merak edilen sınav. hiç yazılı sınav olmayacak mı? mülakat nasıl olacak? torpil kaç para? evet sonuncusu çok aşırı önemli.

günlük çalışmama devam etsem, işten çıkınca özel derse gitsem, geceleri taksicilik yapıp sabaha karşı işe gitmeden de çorbacıda çalışsam torpil için yeterli parayı biriktirebilirim. bir de bulaşık işi çıksa al sana bonus! bu sistem bir harika dostum.
yine gec calismaya basladigim ve dersaneye dahi gitme geregi duymadigim kafasina sictigimin sinavi.

oglum okumak cok zor bi hadise. hele ki girisimci ruhun yoksa...

daha ilkokul 4. sinifa giderken can ciger mahalle arkadasima ben liseye gitmiycem yeaa cok gereksiz. gircem bi ise o isi ogrencem sonra da o isin patronu olcam demistim. kucukken cok ileri goruslu bi insanmisim vesselam. 10 yasimdaki fatihe cok selam.
kamu personeli seçme sınavı.

insanın anasını ağlatma sınavı.

mezun olsan da okumaya devam edeceksin sınavı.

neyse çok anmayalım adını. hoşt!
yıllarca okuduk; ilkokul, ortaokul, lise ve üniversite; dershaneler, özel dersler, sınavlar, katkı payları, kayıt paraları, kırtasiye masrafları; çürüyen dirsekler, geçen onca zaman boyunca harcanan emek, sinir, stres... karşılığı: 0,0001! yaş ilerledi hala ders çalışıyor, bozuk düzenin mahsulü KPSS belasına hazırlanıyoruz.

başta yönetenlerin, ardından eğitmenlerin bile doğru-dürüst bilmediği konuları, tarihi, matematiği hatmetmeye çalışıyor; genelde kağıt üstünde kalan yasaları, hukuku, vatandaşlık bilgisini ezberliyoruz. peki neden? torpilli zevatların karşısında, adam kayırmanın kaide olduğu hatta sınavlarda şaibelere kadar uzanan rezilliklerin olduğu bir düzlemde muvaffak olabilmek için. boşa kürek çekmenin hallicesi.

seneye kaldırılabilirmiş. sevinemiyorum haliyle. yeni sistemde yaşanacakları herkes tahmin edebilir.

nihai tablo: işe yaramaz bir diploma ile dımdızlak ortada kalan, bilgi hamalı bir vatandaşın ve muadili binlercesinin ahvalidir.
geçmiş yılların soruları diye araştırılıp bulunan soruların cevaplarının genellikle ezberlenmesi ile çalışılan bir sınavdır. bundan dolayıdır ki kamu personelleri çoban diye tabir edebileceğimiz kültür yoksunu insanlardır.
artık geçmiş yıllarda sorulan soruların cevaplarını ezberleyip hiçbir yere atanamayacağınız sınavdır. hoş eskiden öyle bir durum var mıydı o da şüpheli.

ayrıca deneme konusunda sağlam yayın tavsiyesine ihtiyacı duymaktayım.
sağlam matematiği olanların son 3-4 ayda başlaması önerilen, diğer türlü sözel kısmın unutulmaya başlandığı, tekrar edeyim derken her şeyin çorba olduğu, yapamayacağım galiba diyerek bırakmaya meyledilen, nerden okudum dedirten, ne olacağı belli olmayan sınav.
yaşlanıyorum sanırım sözlük, bıktım bu sınavlardan. benim başka hedeflerim var. unutkanlık da başladı. bugün her şey çorba oldu. niye oldu bilmiyorum ama istemiyorum artık. ***
Beni kalemle kitapla tekrar buluşturan, gereksiz sınav.
Takatim kalmadı, sabrım tükendi sınavı. http://galeri8.uludagsozl...com/460/kpss_641072_m.jpg
kamu personeli seçme sınavı.
baş harfleriyle yüzlerce küfürlü, küfürsüz, çoğunlukla küfürlü akrostiş şiirvari tekerlemelerin yazılmasına sebep olan sınav. zannımca dünyada en çok küfredilen sınavdır.
sıradaki hazırlanacaklara tavsiyeler: git kendini sevdiğin işte geliştir onu yap kardeşim, beden ve ruh sağlığını sarsmaya değmez.
hayatınızda görebileceğiniz en saçma sapan soruların sorulduğu sınav ne yazık ki, ki bu da soruların birilerine servis edildiği izlenimi vermektedir artık, orhan pamuk un nobel ödülü aldığında yaptığı konuşmayı bilemeyen ne yazık ki memurluk( evrak-işi) yapamıyor.

not: amacım memurluğu kötülemek değil ama kpss ye girip 40-50 alamayacak adamlar milletvekilliği yapıyor bu ülkede.
Bu saatte sicacik daha dogrusu sogukcacik yok lan boyle de olmadi. Velhasil kelam insani yatagindan erken saatte kaldiran sinavdir.
komedi sınavdır, geçenlerde bir müşterimiz; adalet ve kalkınma bakanının yeğeni olduğunu söyledi. akabinde; "90 al beni ara" diye ekledi. ulan eşşoğlusu 90 alsam, seni niye arayayım, o puanı alsam zaten memurum.
eylül'de gireceğim, sözlük başında entry yazarak hazırlandığım sınav.
Kıpss diyerek okuduğum kısaltma. Ne ara bu kadar uzaklaştım acaba. Ama şu da var ki bunu da atlatınca başka dertleriniz olacak. O yüzden fazla üzülmeyin.
temmuz'da yapılacak olan sınav. (bkz: lisans kpss)

çalıştım diyemem sözlük. yine de umutlanıyorum.

cesarete bak.

imza: iki senede bir 4 kişinin atandığı fizik mühendisliği mezunu mağduru.
üniversitelerin 4 yıllık bölümlerini bitirip mesleğe atılabilmek için aşılması gereken son(!) engel.

sayesinde şampuanın üzerindeki yeniden yapılandırılmış formül yazısını yapılandırılmış grid olarak okuyorum. dahası öğretmenliği çok sevsem, yurdumun her köşesindeki çocuklarla ilgilenmek istesem de üniversite için bile bursa' dan ayrılmamış bünyem uzaklara, çok uzaklara gitme korkusu yaşıyor. *
Olacağından da değil de insan çalışıyo işte adlı sınav.