bugün
- ırkçılığın kötü bir şey olmadığı gerçeği13
- sahurdayız uludağ sözlük15
- şeriate göre lgbt'nin hükmü16
- allahın insan suretine bürünmesi imkansız mı13
- yazarların 2010lu yıllarda en sevdiği 3 yıl25
- anın görüntüsü9
- dünya ilahi bir gücün kontrolünde mi8
- insan olmaya ceyrek kala14
- icardi190544
- bir sözlük kızını sahiplenmek17
- dedikodu yok mu dedikodu diyen kadın yazar10
- ab'ye girmek için tüm tavizleri vermeliyiz12
- hollanda da ineğe hallenen gurbetçi16
- en iyi çikolatalı gofret markası14
- icardi1905 silik olsun kampanyası14
- kastamonu da kafasına ampul takıran akp'li genç16
- iftara sözlük yazarı alsanız menü tavsiyesi11
- iftara davet edilecek sözlük yazarları24
- heykele tecavüz eden adam10
- hazreti meryem olduğunu iddia eden kadın34
- 2024 yerel seçimleri15
- kendisini otorite sanan yazarlar9
- ideal erkek fiziği anketi33
- emekliler ek iş yapsınlar diyen mhp'li vekil23
- dinsiz olmakla övünen yavşak13
- manyak olmaya karar verdim21
- kadınlar beni neden hep reddediyor14
- laftan anlamaz sözlük yazarları8
- kuresel ikinma'nın artık eskisi kadar yazmaması9
- et fiyatlarının insanları çıldırtmıyor oluşu8
- karabük11
- akp'ye oy vermeyen emekli şerefsizdir23
- pompanın en cok döndüğü 5 üniversite10
- osideusu kıskanan yazarlar10
- turgut altınok11
- ideal kadın vücudu anketi16
- imamoğlu'nun kirli rant ağı deşifre oldu9
- 26 mart 2024 cübbeli ahmet'in kalp krizi geçirmesi20
- rockefeller ailesi vs rothschild ailesi12
- akape seçmeni8
- mental bozuluğu olan yazarlar sıralı tam liste21
- bir sözlük erkeğini öpmek10
- pazarda yerden sebze toplayan emekli15
- tuborg10
- her sabah güler yüzle uyanan insan16
- kafanın içindeki sürekli konuşan ses10
- tedavisi bulunamayan hastalıklar13
- dondurmalı irmik helvası9
- belediye başkan adayıyla tokalaşmak10
- tarafıma az önce gelen moral bozucu mesaj8
bir sözlük şeysi.
edit: yazarı. ısrarcı bir yazar. hiç alışık olmadığım şey... *
edit: burası benim yerim. kimesneye vermem. hadi bakalım...
edit: yazarı. ısrarcı bir yazar. hiç alışık olmadığım şey... *
edit: burası benim yerim. kimesneye vermem. hadi bakalım...
hoş gelmiş olan 8. nesil taptaze, yepisyeni sözlük yazarı.
hoş gelmiş.
türkçe yazan herkesin türk olduğunu savunan liseli.
türkçe yazan herkesin türk olduğunu savunmayan ve liseli olmayan sekizinci nesil yazar.
ayrımcılığa karşı olan güzel insan merhabalar..
--spoiler--
şu sıralar başta kamu kurumları ve üniversiteler olmak üzere her yerde kaynamakta olan bez.
örnek isteyenler; belediyenin taksim'deki kütüphanesine -müzeler müdürlüğü aynı zamanda-gidip bakıversin bir zahmet. geçen gün işim düştü gittim, bir de ne göreyim: bütün birimler türbanlı memur kaynıyor. neredeyse, yasalara uygun kılık kıyafetle gelen memur yok gibi bir şey.
kütüphanenin ismini biliyorsunuz değil mi? "atatürk". evet, kurucumuz ve önderimiz atatürk'ün ismini taşıyan bir kurumda; göz göre göre kanunları ayaklar altına alan insanlar türbanları ile salınıyor; çay kahve içip muhabbet ediyor, ödediğimiz vergilerle bir güzel maaşlarını alıyorlar (buna "haram" deniliyor);
bulundu(ruldu)kları göreve her bakımdan ehil olan diğer insanların hakkını yiyorlar (buna "kul hakkı" deniliyor); sonra da "din iman" muhabbeti yapıyorlar.
işte öyle bir şey.
özet:
(bkz: yemezler)
--spoiler--
(#11744013) nolu girin.
bu yazdıklarına bir kaç söz etmek istedim...
ilk olarak;
insanların kişisel tercihlerine karışmak ne kadar doğrudur? bırakın insanlar sana, ona ,buna, bize sormadan; iş yerinde, sokakta, piknikte, hava alanında, tuvalette, yatak odasında nasıl giyinmek istiyorsa öyle giyinsin.
görüşlerin bu kadar mı dar? *
senin gibi olmayanlara hiç mi tahammülün yok? ya da biraz empati yapmak bu kadar mı zor?
başında bez parçası var veya yok, tamamen o insanın kişisel tercihi değil mi bu olay. bu bizi ne kadar ilgilendirir?
ikinci olarak;
atatürk'ün ismini taşıyan bir kütüphane olması; oraya başında bezle girilmez kuralı koyuyor'da hiçbirimizin bundan haberi yok?
bu arada ''türbanları ile salınıyor'' gibi bi cümle kullanmışsın.
o zaman sana soru: türbanlı ve türbansız salınmak arasındaki 5 fark? *
ya da şöyle mi diyorsun?
giyinmişler kamu kurumunda başı bezli bezli, çay kahve içip birbirlerine çükülata püsküüt ikram ediyorlar, kakara kikiri yapıp, üstüne üstelik bir de benim vergim ile maaş alıyorlar, ama ben bu duruma katlanamıyorum. *
ayrıca hak yemekten filan bahsetmişsin..
o zaman sana 2. soru : bu kızlar sadece başlarında bir bez parçası var diye, üniversiteye yıllarca alınmadılar! ve bu sebepten ötürü bir çoğu tahsilat hayatına ya başlayamadı ya da başlasa bile çıkarılan zorluklar yüzünden yarım bırakmak zorunda kaldı. *
her haksızlığa karşı sağlam ve dik duruş mu sergiliyorsun? yoksa sende işine gelmeyenleri siktir edenlerden misin?
kısacası şunu bil; sen bu ülkede yaşayıp, imkanlarından yararlanıyor isen, burada yaşayan her türde insana saygı duymak zorundasın. (#11602321) işbu giri'de yazdığın gibi.
--spoiler--
şu sıralar başta kamu kurumları ve üniversiteler olmak üzere her yerde kaynamakta olan bez.
örnek isteyenler; belediyenin taksim'deki kütüphanesine -müzeler müdürlüğü aynı zamanda-gidip bakıversin bir zahmet. geçen gün işim düştü gittim, bir de ne göreyim: bütün birimler türbanlı memur kaynıyor. neredeyse, yasalara uygun kılık kıyafetle gelen memur yok gibi bir şey.
kütüphanenin ismini biliyorsunuz değil mi? "atatürk". evet, kurucumuz ve önderimiz atatürk'ün ismini taşıyan bir kurumda; göz göre göre kanunları ayaklar altına alan insanlar türbanları ile salınıyor; çay kahve içip muhabbet ediyor, ödediğimiz vergilerle bir güzel maaşlarını alıyorlar (buna "haram" deniliyor);
bulundu(ruldu)kları göreve her bakımdan ehil olan diğer insanların hakkını yiyorlar (buna "kul hakkı" deniliyor); sonra da "din iman" muhabbeti yapıyorlar.
işte öyle bir şey.
özet:
(bkz: yemezler)
--spoiler--
(#11744013) nolu girin.
bu yazdıklarına bir kaç söz etmek istedim...
ilk olarak;
insanların kişisel tercihlerine karışmak ne kadar doğrudur? bırakın insanlar sana, ona ,buna, bize sormadan; iş yerinde, sokakta, piknikte, hava alanında, tuvalette, yatak odasında nasıl giyinmek istiyorsa öyle giyinsin.
görüşlerin bu kadar mı dar? *
senin gibi olmayanlara hiç mi tahammülün yok? ya da biraz empati yapmak bu kadar mı zor?
başında bez parçası var veya yok, tamamen o insanın kişisel tercihi değil mi bu olay. bu bizi ne kadar ilgilendirir?
ikinci olarak;
atatürk'ün ismini taşıyan bir kütüphane olması; oraya başında bezle girilmez kuralı koyuyor'da hiçbirimizin bundan haberi yok?
bu arada ''türbanları ile salınıyor'' gibi bi cümle kullanmışsın.
o zaman sana soru: türbanlı ve türbansız salınmak arasındaki 5 fark? *
ya da şöyle mi diyorsun?
giyinmişler kamu kurumunda başı bezli bezli, çay kahve içip birbirlerine çükülata püsküüt ikram ediyorlar, kakara kikiri yapıp, üstüne üstelik bir de benim vergim ile maaş alıyorlar, ama ben bu duruma katlanamıyorum. *
ayrıca hak yemekten filan bahsetmişsin..
o zaman sana 2. soru : bu kızlar sadece başlarında bir bez parçası var diye, üniversiteye yıllarca alınmadılar! ve bu sebepten ötürü bir çoğu tahsilat hayatına ya başlayamadı ya da başlasa bile çıkarılan zorluklar yüzünden yarım bırakmak zorunda kaldı. *
her haksızlığa karşı sağlam ve dik duruş mu sergiliyorsun? yoksa sende işine gelmeyenleri siktir edenlerden misin?
kısacası şunu bil; sen bu ülkede yaşayıp, imkanlarından yararlanıyor isen, burada yaşayan her türde insana saygı duymak zorundasın. (#11602321) işbu giri'de yazdığın gibi.
severek, takdir ederek takip ettiğim yazar. çok da kibar ayrıca, eklemeden geçemem.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar