bugün

işçi kent. Üniversiteye rağmen sıkıcı bir hayatı var fakat 48.500 nufusu olan bir üniversitenin bulunduğu bir şehir daha fazla bu kadar tekdüze kalamaz.
yerlisinden ya da yaşayınından çokcana her arkadaşına kardeşim ve bir hitap şekli olarak moruk kelimelerini duyabileceğiniz şehrin merkez ilçesi.
Beni sık sık
Kapadokya; " güzel atlar diyarı" anlamına geliyorsa izmit; "güzel kızlar diyarı" anlamına gelir mi?
gibi düşüncelere gark eden şehir.
halkin denizden kopuk olmasinin sebebi, zamaninda istakoz bile ciktigi soylenen canim korfezin malum fabrikalar tarafindan canina okunmasi ve bu sebepten oturu birakin denize girmeyi, olusan kotu koku yuzunden izmit halkinin deniz ile mesafeyi korumasi mecburiyetindendir. son donemlerde temizleme ve aritma bakimindan calismalar yapilsa da aliskanliklar hemen degismiyor be sozluk...
neredeyse her evin deniz manzarasına sahip olduğu, gecekondu mahallerine girmenin cesaret istediği şehirdir. pişmaniyesinin de dadından yinmez, ha unutmadan söyleyeyim, şu anki büyükşehir belediyesi hala sefa sirmen in borcunu ödemektedir.*
eski demir yolunda fethiye caddesi'nin batı tarafında seçkin işkembe vardır ki yer yüzünde en iyi işkembe yapan yerdir.
dünyanın en depresif sahil kentidir.99'dan beri yüzü gülmez.izmite gelip de bunalıma girmeyen gence rastlanmamıştır. kimse izmit'e alışmak istemez. ilk fırsatta şehri terketmek için can atar şehre gelen tüm yabancılar çünkü izmit adamı feci boğar.
nasıl izmitin pişmaniyesini yiyen bir pişman yemeyen bin pişman şeklinde bir tabir kullanılıyor ise, izmite gelen insanlar içinde aynı tabir kullanılabilir. bundan sadece 10 sene önce izmit'i düşünüyorum da koca bir köyden farkı yoktu. yolları, bağnaz insanları, havası, suyu herşeyi istenmeyecek derecede kötüydü. fakat aradan geçen o 10 sene o kadar çok şey değiştirdi ki izmitte... hatta unutulmayacak o depremi bile yaşadık. ya şimdi? izmit artık türkiye'nin yüzakı bir şehir haline gelmiştir. sokakları avrupalı bir şehire benzemektedir. izmit'in değirmenderesi için yabancı dergilerde kıyı italyan şehirlerine benzetmeler yapılarak ne kadar farklı bir yer olduğu gösterilmektedir. dünyanın tek açık hava heykel müzesi de burdadır ayrıca. insanları türkiye'nin en entellektüel ve bilinçli insanı halindedir. kişi başına düşen geliri türkiyenin en yüksek şehridir, çoğu avrupa ülkesinden bile fazladır. resmi bir şekilde türkiye'nin avrupa birliğine girmiş ilk şehridir. vergi rekortmenidir izmit ayrıca. türkiyenin en büyük sanayi kentidir. bu kadar kalabalık ve karışık bir şehir olmasına rağmen huzur ve güvende türkiyedeki 3. şehirdir. örnek olmaya da devam ediyordur izmit her yönüyle. türkiye'nin en güzel, yaşanılası şehirlerinden biridir.
izmit'i eleştirmek gerekirse:

halkına ve üniversite öğrencilerine yönelik sağladığı sosyal imkanlar bakımından oldukça geri kalmış şehir.

tribun taraftarları haricinde futbol takımına sahip çıkmayan insanların ve burjivasinin olduğu şehir.

adliye-orduevi arası ve demiryolu caddesi trafiğinin gündüz vakti çekilmez olduğu şehir.

eğitimsiz ve kıro olarak tabir edilecek gençliğin oldukça fazla olduğu şehir.

fabrikaların sayesinde oldukça kötü havası olması özellikle kışın hava kirliliği.
fethiye caddesi ile ünlü, bir zamanlar pis olan körfezi büyük ölçüde temizlenmiş kocaeli ilçesi.
doğup büyüdüğüm ama şu aralar eğitim için uzak kaldığım 41 plakalı yurdumun en güzel ili...
doğma büyüme izmitliyim, 3 senedir üniversite eğitimi sebebi ile istanbul'dayım. kimse kusura bakmasın ama, hiç bir boka benzemez bu şehir. insanı genellikle iğrençtir. insanların rahatlıkla gidip birşeyler içebileceği, eğlenebileceği yer yok denecek kadar azdır. * akşam 8'den sonra bir allahın kulunu göremezsiniz dışarıda. herkes evine kapanır bok varmış gibi. ailemi her ziyarete gidişimde bile içimi bir kasvet kaplar, kaçmak için fırsat kollarım.

insanın doğup büyüdüğü şehir için böyle düşünmesi üzücü tabi ama, ne yapalım işte..
bundan on yıl öncesine kadar otobüsten iner inmez is kokusuyla karşılandığım ,sülalemin yarısını barındıran ,her tatilde gitmek zorunda olduğum acı tatlı bir sürü anımı barındıran ikinci memleketim.
izmit dışındaki yerlerde kolayca örgütlenebilen bir tayfası olan yer. izmitli olmaktan gururludurlar. ayrıca garip bir dilleri de vardır, her türkçe bilen anlayamaz.

(bkz: aso)
(bkz: kesemiyorum)
(bkz: arkası)
(bkz: tufa)
(bkz: aksavata)
(bkz: seri)
(bkz: cılızdan)
izmit: Küçük olmasına rağmen bir vampir gibi istanbul'u yiyip bitiren,yedikçe de beslenip gelişen güzel şehrimiz.
Plaka kodu 41,telefon kodu 0262,hayat kodu 'fethiye'deyim abi,tamam köşede buluşalım.
Öyledir,böyledir de biz memnunuz be abicim,istanbul elinin altında,Bursa kıçının dibinde,denizse deniz,yüzmeyse yüzme,yaşıyoruz işte...
eğitim-öğretim nedeni ile tanımışımdır izmiti. ilk ayak basıldığında ahhh be nerden düştük buralara diye serzenişte bulunduran, sonraları yavaş yavaş benimsenen, geçirdiğin üç sene sonunda kötü değil yahu ne güzel hatıralarımız oldu dedirten, bir sene sonra okul hayatının biteceği hatırına düştükçe insanı düşüncelere gark eyleyen, yüksek lisansımız var canım, onu da burda yaparız diye kendi kendimizi teselli etmeye sevk eden tabir-i caizse ikinci memleket...
(bkz: izmit türküleri)
istanbulun kesmekesinden cikip kurtuldugunuzda sehre girer girmez bir puslu hava bekler sizi.anadolunun istanbula en yakin, fabrikalarin yaptiklarini saymazsak en az bozulmus sehridir.oh be dersiniz,memleketim.aksam 8den sonra kimseyi bulamazsiniz belki hayiflanirsiz,ama istanbulda da trafik yuzunden 8den once eve giremezsiniz ve o saatten sonra zaten disari cikmak icinizden gelmez.en azindan 5te isten cikiyorsaniz, bilirsiniz ki 5 bucukta kesin evdesiniz.geriye koca bi gun vardir daha.hem calismanin hem dinlenmenin,hem guzel arkadasliklarin,bence herseyin sehridir memleketim.
(bkz: bi as yap bolm)
(bkz: moruk)
(bkz: avele baglamak)
körfez'deki kirliliği artık can sıkan bir seviyeye gelen il.

http://www.milliyet.com.t...08/01/25/yasam/yas01.html
izmitte yaşayanlar ayrı bir sever izmiti.sıradan bir şehirdir aslında ama bağımlılık yapar.sokaklarında tanıdık yüzler görmeye alışıksınızdır..geceleri eve dönerken pişmaniyecilerin parlak ışıkları gözlerinizi alır..kendinize gelirsiniz..saat kulesinin altında oturup denize karşı şarap içmenin tadı hiç bir yerde yoktur mesela.. ya da kırık iskelenin orda denizi izlemenin...
istanbula çok yakın olmasının ve bunun nimetlerinden faydalanmasının yanı sıra kalabalıktan ve gürültüden uzak,sevimli bir şehirdir.Evet belki çok gezilecek görülecek mekanı yoktur ama bir yanınızda yeşili diğer yanınınzda denizi bulursunuz izmitte.Huzur bulursunuz.Güzel şehirdir izmit,özlediğim ve eninde sonunda yerleşmeyi umduğum şehirdir...
ortasından geçen tren yolu kaldırılıp yürüyüş yolu yapılınca eski şirinliğinden eser kalmayan şehir.
eskiden...

yaşlı çınarların gölgesinde trenyolu yatardı. çanlar çaldığında kafalar ya ileri ya geri döner, gözler treni arardı.

fethiye caddesinin üstünde tam da köşede mc donalds açılmıştı. gençlerin uğrak yeriydi. 16 lık gençlerin, müzmin bekarların, delikanlı çapkınların bir patatese dört saat oturdukları mekandı...

fuçin vardı sonra. kapandı. ismi hafızalarda kaldı.

dershaneler sıra sıraydı fethiye caddesinde. kafeler daha kalabalık olurdu sınıflardan. son derse belki yetişilirdi. halen öyle sanırım...

radyo kanalarının çılgın djleri vardı sonra. çok konuşur bir o kadar istek alırlardı. halen öyle dikkat edin, nostaljik şarkılar sık sık çalar. melankolik olmamızın altında ise sanırım bu yatar.

şimdi...

izmit gene güzel. daha kalabalık belki. trenyolu sahilde, çanları duymak güç. yaşlı çınarlar halen yerli yerinde gölgelemekteler izmiti...

insanı hala içmeyi sever. içkisiz yer rağbet görmez.

ha bir de unutmadan izmit'in erkeği içkici kadını da genelde dikkafalı olur.

simit izmit'ten başka yerde yenmez.
doğdugum, çocuklugumu gecirdigim, büyüdügüm, üniversitesine gittigim, hala ikamet ettigim ve bir durum gerektirmedikçe ömrüm boyunca ayrılmayacağım, değişmeyeceim şehrim. izmiti sevmek için öncelikle izmitli olmak gerekir, eğer sonradan dahil olduysanız alışmanız, sevmeniz uzun zaman alabilir, belki de hiç bir zaman olmaz. bu nedenle yabancısı olanlar izmitlileri anlamakta zorluk çeker, neden bu şehre böyle aşık oldugunuzu anlayamazlar. çünkü izmitin sadece izmitlilerin soludugu mistik bir havası vardır.
fazla gezilecek, görülecek, eğlenilecek mekanı olmamasının sebebi istanbula yakın olmasından kaynaklanmaktadır, bu da en büyük şansızlıgıdır izmitin ya da en büyük şansı. burada yaşayan, para kazanan kimse izmitte harcamaz parasını. bastır istanbula, nasıl olsa yarım saat. son yıllarda yinede bayaa bir gelişme var.
izmitlilerin en sevdigi şeylerin başında alkol gelir, bunun nedenide yapılıcak cok fazla birşey olmadıgından şehrim insanının kendini alkole vurmasıdır. hava karardımı sokaklarda ayık adam bulmak neredeyse imkansızdır. sekapark, marina, saat kulesi, cepler, bağçeşme balkon vs.. başlıca alkol tüketim yerleridir. belkide cok fasla takılmaya mekan olmaması buna yaramıştır. sayısız insan buralarda yanyana alkol tüketir.
ayrıca izmitin dışardan gelenlerin ilk başlarda anlamakta zorluk çektigi kendine özgü bir dili vardır. yeni dahil olduysanız yanınızdakiler konuştugunda bunlar ne konusuyo acaba diyerekten muhabbete fransız kalmanız kacınılmazdır.
sonuç olarak izmit öyle 1-2 senede çözülücek biryer değildir. içine girmek, havasını solumak izmiti yaşamak gerekir..
son bir ekleme daha, pişkin de simit yediyseniz bir daha başka simit yiyemezsiniz..