bugün

Avrupa yakası' nda oturup iş için anadolu yakası' na geçenler var ya da anadolu ' da yaşayıp avrupa' ya gidip gelenler. Çalışma saatlerini ve yol surelerini hesaplayınca insan hayret ediyor. Düşünün sabah 6 ' da evden çıkıp akşam 22.00 da evine dönen insanlar var. Çünkü düzgün maaş veren işi anadolu yakası ' nda bulmuş, kirası düşük olan evi de avrupa' da. Günde 16 saat evde olamayıp evdeki çocuğuna ne gibi bir fayda sağlayabilir bir anne ya da baba? Bu şekilde sadece yaşamaya uğraşan çok insan var.
20 yıl yaşadım. neyse ki 3 yıldır uzağım oraya. 20 dakika bile yaşanacak yer değil.
istanbul'da doğup büyüdüğünüz zaman kıymetini bilmeyip küçümsersiniz. Ama kader sizi Anadolu şehirlerine bağlı ufak taşra kasabalarına, köylere bir yolunuzu düşürür ise o zaman anlarsınız nasıl bir nimeti küçümsediğinizi. Ama sonradan yerleşip düzen kurmaya çalışıyor iseniz ve evinizde kira ise çok zor işiniz. En tırt ev 1000-1500 bandında, nezih semtlerinden birinde yaşamak isterseniz 2000 TL üzeri kirayı gözden çıkarmalısınız. Ama iş çıkışı bir metro aktarması ile ister Karaköy civari, ister Kadıköy civarına gidip deniz havasını içinize çekip, tarihi solumak, içiyor iseniz 2 bira içmek paha biçilemez. Ha birde özgürlüğün tadı var, istediğinizi giyip, istediğiniz kişi ile sevgili olabilirsiniz. Kimse giydiğiniz şorta, eve getirdiğiniz kız arkadaşınıza karışmaz. Dindar biriyseniz sultan Ahmet camii, Süleymaniye camii, Eyüp Sultan, Yuşa tepesi, Merkezefendi camii, Seyitnizam camii gibi tonla gidip ibadet edebileceğiniz manevi enerjisi yüksek tarihi yerler boldur...
Kendim için sigaradan farksız bağımlılıktır. Evet zevk verir ama çok zarar da verir sonuç olarak asla bırakamam.
kendini bir halt sanan cahil bir kesimin elit olma çabasını görmeme neden olan şehrin yaşam tarzı. çift master tamamlamış cahil insanların şehrinde yaşamak.

bir insan uyruk ne demek ne anlama geliyor bilmez mi. bir de okumuş bilgi sahibi havasında olan tiplerin yaşadığı şehir. gülüç oluyorlar cidden.
Aşırı rezil bir şehir olmuş, herkes Survivor yaşıyor burada, mecburiyet işte.
trafikte, binaların arasında, kalabalıklarda, iş koşturmacasında boğulmaktır.
istanbul yaşanacak değil gezilecek şehirdir. üstüne başka birşey söylenemez.
Her an herşeye hazırlı olmasını gerektiren bir aksiyon filmidir.
bu şehirde yaşamak insanı ev kuşuna çeviriyor. yollarda trafik çilesi çekeceğime aman mis gibi evimde otururum moduna giriyorsun. yine de kendimce yaşamımı konforlu hale getirmek için bazı basit şeyler yapıyorum. mesela yaz günü deniz kenarı dururken çoluğunu çocuğunu avm'ye tıkan ailelere aşırı sinirleniyorum ihtiyacın varsa da sabahtan hallet git! akşama kadar gezip soluğu hamburgercide alıyor çoğu.. yazık, üzülüyorum. avm kalabalığına denk gelmemek için saah erkenden işimi halledip eve dönerim en güzeli. mutfak alışverişini de cuma akşamı halledip hafta sonu o işlere hiç bulaşmam. yine de efor sarfediyoruz konfora ulaşmak için yazarken yoruldum. kalleş istanbul!
Şu an itibariyle yorucu trafiğiyle gözümü korkutmakta.Bursadan sonra bünyeme fazla geldi sanırım.
iki iyi teklif var. Değerlendireceğim.
Sadece trafiği yüzünden birçok planımı iptal ettiğim cehennem şehir. Arkadaş, istanbul'dasın da arkaya doğru ilerlemiyorlar ki! Durmadan aynı yerdeyiz.
Yaşamamak daha çok boğulmak falan.
istanbul, kirazlı-yenikapı metro hattı gibi sadece binenler anlar.
istanbulda 4 yıl okudum 2 yıl çalıştım. şimdi memleketimdeyim ve dönmeyi asla düşünmüyorum. evet istanbul çok güzel bir şehir daha doğrusu şehirmiş. artık gerçekten son haddine geldi. mevcut nüfus gayrıresmi popülasyonla beraber 20 milyon civarında sanırım. ama şehrin kaldırabileceği rakam 10 12 milyon ancak.

peki ne yapmak lazım? insanları şehirden kovmalı mı, ya da pasaport mu konmalı istanbula girmek için? hayır yasaklar asla çözüm getirmez. istanbulun için yapılacak olan şey bellidir. bir kere yeni üniversite açılmasına izin verilmeyecek. halihazırda zaten 60 kusür tane var. yeni yerleşim için imar izni de verilmeyecek. kentsel dönüşüm yapılan apartmanlar kaç katlıysa yeniden aynı şekilde inşa edilecek. böylece konut sıkıntısı başlayacak. yeni ofis ve fabrika açmak da zorlaştırılacak. yatırımlar diğer illere kaydırılacak. anadoluya yatırım yapanlara vergi avantajları ve teşvikler getirilecek. tarihi yapıların çevresi boşaltılacak ve yıkılacak. gökdelenlere izin verilmeyecek asla. böylece iş bulma olasılığı istanbulda azalırken anadolu da artacak.

bunlar benim nacizane fikirlerimdir. eğer nüfus artışını yakalamak için çalışırsa devlet ve belediye. yani yeni yollar, evler, hastaneler, köprüler yaparsa bunun sonu gelmez. aksine insanların istanbuldan gitmeleri için zorlanmaları lazım.

en nihayetinde nüfus en azından yüzde 20 bile azalsa şehir daha yaşanılır olur.
eğer emeklilik yaşamı değilse yaşamaktan çok hep bir koşuşturma hep bir telaş.otobüse yetişme,vapura yetişme,işe yetişme, derse yetişme telaşı vs.
Ne yaşaması nefes alamıyoz nefes. Etilerde oturduğum halde durum böyle Allah fatihte oturanların yar ve yardımcısı olsun
seneye yapacak gibi olduğum eylem.
Da neden ayrı yazılmış?
trafikte geçen zamanda ve hayat pahalılığında boğulmaktır.
bu arada bitişik yazılması gereken hal eki da"nın ayrı yazılmasıyla gizli mesaj verilmek istenmiş olabilir.
Özel isme gelen ekler kesme işareti ile ayrılır. Başlıkta kesme işareti yerine boşluk bırakılır.
Ne günlere kaldık.
Ayrıca istanbul’da yaşamak Beşiktaş sahilinde çay içmek, kitapçılarında kaybolmaktır.
da bitişik.
istanbul güzel şehir ama yaşanacak yer değil.
Ne onla, ne de onsuz yapamamaktır.