bugün

dik çizgi, sola yatık çizgi, sağa yatık çizgi.
her zaman listede ismimin bulunmasından dolayı mıdır, bilmiyorum ama aklımda kalanlardan biri;
(bkz: konuşanlar)
konuştukça çarpı konulmasına, değinmek bile istemiyorum.
cemil cici kuş öttü.
bir türlü yapamadığımız elyazıyla küçük r harfi.
öğretmenin değişmesi. yeni gelen öğretmene ilk sınıfa girdiğinde 80 adet kocaman açılmış gözün dik dik bakması.
birinci sınıfa başladığım gün, annem beni okula götürüyor. sınıfta herkes salya sümük ağlarken ben anneme dönüp "anne beni utandırıyorsun." diyorum, hadi artık git anlamında.

durmadan okulda bişeyler unutuyorum, bir keresinde karne heyecanıyla beslenme çantamı unutmuşum. 2 hafta sonra okullar tekrar açıldığında hala sıramın altındaydı, ama içindeki artık küflenmiş portakalla birlikte..

son olarak da serviste durmadan altına kaçıran-hatta bazen büyük tuvaletini kaçıran- çocuk kalmış aklımda. bir keresinde o haliyle illa yanıma oturmak için ağlamıştı bi de..
ilkbahar ve ya yazı çağrıştıran resimler olmasına karşın üçgen çatılı kendi küçük kapısı büyük olan evimin dumanı asla sönmemesi.

bir de yazılı kagıtlarım. ilkokul ögretmenim çok duygusal bir adamdı. hepimizin ilk yazılı kagıtlarını saklamıştı. tükçe ve matematik. ismimi bile yazmayı becerememişim. tersten desek tersten de değil sanırım bütün sınıfta ismini yazamayan bir ben olmuşum ki kagıdın kime ait oldugunu anlayabilmiş. altına da not düşmüş

" yazın kötü,yazın kötü derken hem görünüşü hem içeriği.çalış ve yıldızı kap " bende bu gazla deli gibi çalışmış * yakama göremli yıldızı taktırmıştım.
bi ara 3 kişi oturduğumuzu hatırlarım. üç çok eğlenen arkdaş aynı sırada. en güzel espriler en güzel çekiştirmeler yapılır. ama benim hatırımda kalan bunlar değil. akılda kalan durum ortada oturanın bacaklarını iki yanındaki arkadaşlarının bacaklarının üstüne atarak oturmaktı. çok eğlenceli gelirdi. yarışırdık ortada oturmak için. ve çok rahat bir oturma şekliydi sanki poponuzun sırtınızın altında tahta yokmuş ta kuş tüyü yastıklar varmış gibi. * * *
altına işersen, anneni görebilirsin.
(bkz: yakasız ilkokul öğrencisi)
sabahtan başlayıp son teneffüse kadar aynı kadroyla oynadığımız futbol maçları....
sınıfın perdelerini sırayla eve götürüp yıkatmak.
+Okul evimizin yanında olduğundan teneffüslerde eve kaçmam.
+Eleştirildiğimde hüngür hüngür ağlamam.
+Okul değişimi.
+Hayat Bilgisi dersi.
+Bakkaldan çiklota araklamak *
benden ağır olan sırt çantam.
dansa davet oyunları.
taş ile maç yapmak * *
ilkokul öğretmeni be.... ar...

dayakçının, anlayışsınız, devamlı menepoz geçiren karının tekiydi, şimdi aklıma geldi de allah bin belasını versin diyorum.(sözlük izin verse tam ismini yazacam da neyse)
beslenme cantası,su birikintisindeki lavralar,öğretmenden yenilen dayak,deftere atılan yıldızları saymak..
en taze olan kesinlikle fotokopi parasıdır.dünyanın parası toplanırdı o zaman , bir süre sonra iş haraç alma havasına girerdi , hocalar " getirin paraları yoksa soruları yazmak zorunda kalırsınız " tehdidini kullanırdı.işin garip yanı da sınavların yarısından fazlası klasik olurdu , kendi kağıdımızı kendimiz getirirdik , peki bizim paralar nereye giderdi bilinmez , 2 test yapıp gözümüz boyanırmış meğer.

beden eğitimi dersleri de akıllarda kalanlardan birisidir , tüm hafta o derse bağlanır , aldım verdim yapılır adamlar seçilir taktikler belirlenir kimin nerede oynayacağı tartışılırdı.
çoğunlukla siyah önlük ve dergi parasıdır.
ali ata bak'ta vardır,düşünüldüğünde hatta aşırı komplo teorileri üretildiğinde,ali neden ata bakıyosun,ali ata bin yada ayşe topu bekleme harakete geç,araya pas at olmamasında kasıt aranır.
sevimsiz binalar, çirkin sınıflar, herkesin içindeki okuma ve öğrenme aşkını öldürebilecek ders kitapları, zengin-fakir çocuk ayrımı yapan öğretmenler, müdür dayağı, öğretmen dayağı, sıra dayağı, on yaşına ya gelmiş ya gelmemiş bebelerin mahkum edildiği ideolojik çöplük, andımız, kırk elli tane çocuk doluştuğumuz havasız sınıflar, bezgin öğretmenler, küfürler, erkeklerin pipisi ve kızların yeni çıkmaya başlayan memeleri.

yazık.
dantelli yakalar
eğitime katkı payları
blok flütlü korolar
kantinden çamlıca gazoz ve simit almak
tenefüslerde power rangerscılık oynamak
hep pembe ranger olmak pati adamları dövmek
kokulu silgi
yumurtlayan kalem
ataç
tükenmezle çizgilerinin üzerinden tekrar geçilmiş çizgili kağıt
kırmızı kalem v.s.
dışlanma duygusu. * * *
ali, ayşe, ipek ve ışıl... çok emekleri vardır okuma ve yazmamda
sevgi pıtırcığı halinde olan yalaka kız.