bugün

çok afedersin çişini yaparken ara verememek gibi bişeydir.
hoşçakal, olacaklar sensiz olsun. demektir
gökyüzünden kayan bir yıldız gibi elinizden kayar gider ve geri dönmek isteyeceğini bile bile engel olmak istersiniz. o, geri dönmek istediğinde sizin de kabul etmeyeceğinizi bilirsiniz çünkü... ama bir şey yapamazsınız, yaptırmaz, yaptırtmazlar. gidişini seyretmek zorunda kalırsınız.
çünkü eğer bitecekse herşeye rağmen biter. ilişkilerin ömrü bizim ondan öğreneceğimiz ders kadardır. öğrenemediysek hala, acımadan çıkarır hayat bir yeni aynısını karşımıza. taaa ki biz öğrenene kadar. ha inat mı ediyorsun, öğrenmiycem diye bu sefer eskisinden daha acımasız gelir hayat dersin. öyleyse akışa bırak kendini ve sor evrene" öğrenmem gereken nedir söyle bana", "bilmem gereken nedir" evren o cevabı sana bir şekilde gönderir. uyanık kalman kaydıyla onu ya bir kitabın satırında, ya tam tvyi açtığında birinin söylediği cümle veya kelimede ya da gelen bir mailde ama illaki uyanıksan bir şekilde gönderir sana evren istediğin yanıtı.
sen yeter ki tutunmaya çalışma akıntıya karşı kürek çekerek kendini yıpratma boş yere.
hayat bu, bitecekse bitiyor *mınakoyim her ne yapsanda. zaten o her ne yapsan da kısmı var ya işte insanı tüketen de o.
çaresizlik, umarsızlık, elden bir şey gelmemesidir. ne yapılabilir ki? eğer sevgili o görünen yolun sonuna hevesle gidiyorsa.
(bkz: yolun sonu görünüyor)
artik her sey icin cok gectir.
yolun uçuruma gittiğini bilipte "R" yapamamak..
her şeyin doğal bir akış içinde olduğunu gösterir eylemdir tıpkı zamnında rönansı gören avrupa gibi şimdi modernlikte bir numara olması mesala yani şöyleki sevgilinizde aranızda küçük bi şey olur küsersin sonra barışırsın ama senin ve ya onun yaptığı hareketler küçük küçük şeyler yavaş yavaş birikmeye başlar sonra tırt bi şeyden kavga çıkar ve ne arayan var ne soran tek başınıza kalakalmışsınızdır.
Düş müptelası yüreğin aşk yorgunu olma yolunda adım adım ilerlemesidir.

Bazen her şey güzelken hissedilir bazı şeyler. Kahkahalar aynı, sevişmeler aynı, ilişki her zamanki gibidir ama rahatsızlık veren çatlak kalp atışları vardır. Kulakları tırmalar. Ne anlatılabilir bir şeydir, ne de anlatsan anlaşılabilir bir şeydir. Çoğu zaman anlatmak, yüzgöz olmasıdır sevenin sevdicekle olmaması gereken zamanlarda ve olmaması gereken şekillerde. Zira genellikle sorun olarak görülen ve hatta belki de görünür hiçbir emaresi olmayan o hisleri yaratan şeyler, bir gün gerçek olur. Nasıl olduğunu bilmesek de bilinçaltının algılarını hissetmek, lakin o hisleri yaratan kanıya nasıl vardığını anlayamamak rahatsız edendir.

Bir şeyler olacaktır bilinir. Belki aldatılmanın, belki soğumanın belki de başka bir şeylerin kokusu mutfaktan tüm eve yayılır. Oysa içinde rol aldığınız film sadece kulağa ve göze hitap etmektedir. Bu sebeple filme seyirci kimseye bunun anlatma imkanı yoktur. Zaman geçtikçe kokunun gerçeğe dönüştüğünü görürsünüz. Belki söylediğiniz belki söylemediğiniz her şey adım adım yaklaşmaktadır. Belki anlatarak yarattığınız tartışma, zaten karşı tarafın bilerek yaptıklarını yok saymak için görünür emareler bulamamanızdan dolayı ona kendince güçlü kalkanlar oluşturmuştur. Mahvolurken her şey, sizi suçlu çıkarıp vicdanını rahatlatacak bahaneler de bulabilmiştir belki. Hatta sırf bu bahaneleri bulabildi diye kalbinizi kırmakta ölesi acımasızlaşmış da olabilir.

Zaman ilerledikçe kaçınılmaz sonu gören benliğiniz can havliyle birçok hamleye kalkışır. Oysa iyi niyetler üretirken, kaçınılmaz sonu hızlandırırsınız ya da yavaşlatırsınız. Ama asla engel olamazsınız. Sorun olarak gördüğünüz şeyler sorun kabul edilmediğinden, o hisleri sadece siz paylaştığınızdan veya bunları bilmezden gelmek karşınızdakinin işine geldiğinden, yoktan sorun yaratan kişi olarak algılanmanız yüzünden daha da fazla bahane türetmiş olursunuz farkında olmadan karşı tarafa. Can çekişen ruhunuza üzülürsünüz. Artık çatlaklar büyümüştür. Su sızdırmaya başlamıştır. Bir şeyleri düzeltmek adına verdiğiniz emeğin boşa harcanmış olması sizi de yormaktadır. Bir anlaşılmak sancısı düğümlenir boğazınıza, her şey olup bittikten sonra bile geçmez. Çünkü en başından beri hissetmişsinizdir olacakları. Bir ukte olarak içinizi yakan bir ayrıntı olarak çıkar geleceğinizde yolculuğuna.
ilişkinin bitmemesinden daha iyi durumdur yoksa bir bakmışsın vermişler kucağına çocuğu kayınlarla çay içip börek yiyorsun.
hep bir çıkar yol vardır; sağlıklı düşünülemediği için gözden kaçmıştır.
bir taraf gitme der, diğer taraf kal der ama arada güven sorunu ve onarılmayan kırıklıklar varsa kaçınılmaz olandır.
biri kalmak için diğeri salmamak için savaşır ama sonuç değişmez bu süreç iki tafafı da yok eder.
güveni yok olan kaçıp gider arkasına bakmadan arada sevgi olsa bile.
sevgi hiçbir şeyi çözmezmiş ve sevgiyle yapılan her şey insana zarar vermez diye bir şey yokmuş.
bitecekse durdurma ihtimali yoktur. kimse kimseye dur diyemez, eğer çok seviyorsa iki tarafta birbirini ozaman bir şans olabilir. ki severek ayrılmak çok zordur.
bir umuttur belki engel olmaya çalışmak ama sonunu yaklaştığı da an gibi ortadadır işte bilirsin en güzel yerinde uyanacaksındır o rüyadan ne geceyi ıslatan gözyaşları ne sessiz yalvarmalar hiçbir şeyin faydası yoktur.BiTECEKTiR.bitmek zorundadır.engel olmaya çalışmak nafiledir.bittiğinde görürsün ki engel olmaya çalışmak için verdiğin o mücadelede tükenmişsindir artık.
Bireyin(erkek olsun kız olsun) ilişkiye hakim olmadığını tam tersine karşı tarafın hakim olduğunu gösterir durumdur.Birey karşısına çok pısırık,özgüvensiz biri çıkmadığı takdir de zaten yaşamı boyunca ilişkiye hakim olamayacaktır.
bitme zamanı gelmiştir artık, öyle birden gelmez belli bir zaman anlaşılır taraflar tarafından, engel olmaya gerek yoktur zamanı gelince biten ilişkiler acı çektirmez, çok mutlu da etmez belki ama inceden bir rahatlık hissi verir insana. engel olupta kurtardım zannedersiniz daha büyük bir acıya yelken açtınız demektir, belkide partnerinizin hayatında başka biriside vardır..
yeni bir ilişkiye yelken açmaktır...
aslında, aslında ilişkilerde kardan adam gibidir.

(bkz: eriyecekleri bile bile inşa edilir) * avuçlarından kayıp gitmesidir.
en iyi yoldur. engel olmaya çalışırken onur, gurur yavaş yavaş yok olur, özgüven yerine eziklik gelir. hadi diyelim kurtardın ilişkiyi ve gitmedi ama eninde sonunda bitecek bu sefer emeklerine daha çok üzüleceksindir.. belli bi yaşa gelince dur demekten yoruluyorsun artık, gidene hoşçakal değil de s...ir git diyorsun. daha önce de biten ilişkilerin olmuştur o zaman nasıl acıdan ölmediysen ve hayatta aşk acısından ölen kimse olmadığını biliyorsan daha ne diye engel olmaya çalışıyorsun, bi kez çek acıyı kurtul yavaş yavaş bitip tükenme boşuna.. *
hayatın en acı anıdır... Ölüm gibi bir şey.
kafanın az çalışmasından dolayı mal gibi anlaya anlaya bayram sabahını beklemektir.
selin önünde durup engellemeye çalışmak gibi birşeydir. bitirmemesi için elinizden geleni yaparsınız, mutsuz olacağını, bir daha böyle şeyler yaşayamayacağını, ayrılık kararını alırken normal bir durumda olmadığını,bunların geçeceğini,eski şaşalı günlere tekrar dönüleceğini,her ilişkide böyle şeylerin olabileceğini ve dahi bir kamyon laf söylersiniz ama çabaların beyhude olduğunu görürsünüz. insanın kabul edemezliği işte başka bir şey değil. siz siz olun bitsin deyiverin yoksa saplanırsınız geçmişe ona göre.
ilişkinin bitme zamanı gelmiştir ;direnmenin, kabullenmemenin anlamı yoktur. Beyhude uğraşlara girilmemesi gereken bir evredir.
kaçınılmaz sondan kaçılamayacağını bilmektir.