bugün

(bkz: ilk bölücü).
tek tanrılı dinin yaratıcısı peygamber.
Kendisine kitap verilmiş peygamberlerden birisidir. Musa aleyhisselam , Cenâb-ı Hak'la konuşurken, gözünden perdeler kalkmıştı. Zamansız ve cihetsiz bir şekilde net olarak Arş-ı A'lâ'yı seyrediyordu. Levh-i Mahfûz'u yazan kalemin gıcırtılarını duymaktaydı. Yanında ise Cebrâîl -aleyhisselâm- ve 70 kişi olduğu hâlde, onlar hiçbir şey işitmediler. Zîrâ Mûsâ -aleyhisselâm-, çok üstün bir makam ve mertebeye yükselmişti.

Nihâyet Mûsâ -aleyhisselâm-, bu konuşmadan o kadar lezzet aldı ki, şevki iyice arttı. Kendisinde bambaşka bir hâl meydana geldi ve Cenâb-ı Hakk'ı görmek istedi. Bu arzusunda da ısrar etti.

Allâh Teâlâ ise:

“Sen beni göremezsin!” buyurdu.

Mûsâ -aleyhisselâm- yine talebinde ısrar edince, Cenâb-ı Hak:

“Şu dağa bak! O dağ yerinde durabilirse, Sen de Ben'i görebilirsin!” buyurdu.

Bir rivâyete göre, Cenâb-ı Hak, Mûsâ -aleyhisselâm-'a yetmiş hicâb arkasından dirhem kadar nûr gösterdi. Nûr, dağa tecellî etti ve dağ infilâk etti. Mûsâ -aleyhisselâm-, bu kudret ve azametin ihtişâmına dayanamadı; korktu ve bayıldı.

Araf suresinde bu hadise anlatılmaktadır.
israiloğullarını tek yaratıcı olan allaha iman etmeye çağıran peygamberdir.
Tevrat'in indigi peygamber. On Emir'den 6.si soyledir; oldurmeyeceksin!
konuşma bozukluğu olduğu rivayet edilen peygamber. ayrıca peygamber olmadan önce adam öldürmüş.
Zopayı denize vurup denizi yaran, ortadan Panama kanalı kadar kanal açan, Tarihte varlığına dair tevrat dışında hiç bir kanıt olmayan, tanrının sözcüsü olduğunu iddia eden, Zamanında Mısır'da yaşadığı söylenene ve bu yaşadığı dönemde Mısır devletine karşı ayaklanıp, çoluk çocuk önüne geleni katlederek çete kurmuş şahıstır.

Kendisine dair tanımların bu günkü karşılığı kısaca "Terörist" anlamına gelir.
musa asasını denize doğrulttu ve denizi ikiye ayırdı. sonra sudan duvarların arasında karşıya geçtiler. bunu gören firavun ve ordusu her şey normalmiş gibi denizin içinde onları takip etti. sonra musa tekrardan asasını kaldırdı ve deniz normale döndü. firavun ve ordusu böylece boğuldu.
Yiğit bir hükümdardır. Yiğit bir liderdir. Nebiler arasında belki de yiğitliğiyle bu kadar öne çıkan bir peygamber yoktur.
imran'ın oğlu, Miryem'in ve Harun'un kardeşidir. Allah tarafından, israiloğullarına gönderilen bir peygamberdir. israiloğulları için de adeta bir kurtarıcıdır.
hayat hikayesi gerçekten okunmaya değerdir. Zira ben, ilk kez bir insanın hayatına bu kadar merak salmıştım.
hakkında sayfalarca kitaplar okuduğum, hayatı konusunda aldığım bilgilere doyamadığım büyük bir şahıs.

bir mısır prensinin hayatının baştan aşağıya değişmesi oldukça etkileyici bir olay. kaldı ki firavun ile olan diyalogları da ayrı ilgi çekici.
Bernard lewis'e göre varlığı ile ilgili belge tespit edilememiş peygamberdir.

+Bernard lewis, tanır mısın?
-ingiltere milli takimindaydi dimi. Çok bozdular. Eskisi gibi oyuncu çıkmıyor. Rooney de yaşlandı. Liderlik yapacak adam da değil abi.
Denizi ikiye yaran peygambrr. Cok para kazanabilirmis.
Semavi dinlerin ilki olanı musevilik dininin elçisi olan allah'ın sözcüsü peygamber.
musevilerin faşist olmasının ve tevratın faşist dille yazılmasının nedeni bu yahudidir. hatta yahudi milliyetçiliği öylesine yapmıştır ki gidip bir yahudiye vurduğu için mısırlıyı bile öldürmüştür.

katildir.

fuck the israiel.
Musevilik dini ? Öyle bir din yoktur Allah katında tek din islamdır din hep birdir,değişen şey şeriattır, din değil.
ulu bir peygamberdir.
http://m.uludagsozluk.com/e/35757777/
hz. adem ile konuşması vardır, çok meşhur bir hobbit.

--spoiler--
günlerden bir hz. musa balık tutmak için göle gider, bir bakar ki karşısında hz. adem. ne yaptığını sorar, gölü mayalıyorum der, hz. musa da sikerim yapacağın işi ben işimi göreyim öyle yap der.
--spoiler--
bir peygamber. uyduruk hadis diyor ki: yaptıklarımız zaten bize yazılı. o halde koy gitsin, sorumlu değiliz biz, allah öyle yazmış. arka plan mesajı bu. yerseniz tabi.
kasas suresi 24. ayette yer alan duasını sevdiğim peygamber.

kasas/24: Onlar için suladı, sonra gölgeye çekildi ve, "Rabbim, senin bana bağışlayacağın her şeye muhtacım," dedi
Fır'avn e Allah 'ın hükümlerini götüren peygamberdir.

Ama islam anlayışı artık Allah a sıfat olarak inanmak olarak kabul edidiği için, musa ile fır' avn arasında " Allah var mı yok mu?" tartışması yaşandığı zannedilir.
Siyasetle alakası olmayan bir peygamberin ne işi olsun fır' avn ın sarayında?
asasıyla kızıldeniz'i ortadan ikiye yaran, böylece kızıldenizdeki ekosistemi yerle bir eden doğa düşmanı peygamber. en sevmediği melek ise doğal olarak 'mikail' dir.
Yaşadığı bile kesin değildir, kızıldenizin yarılması,firavun ve ordusunun komple ölmesi falan hiç bir tarihi kayıtta yazmaz, mısır arşivlerinin ne denli güvenilir olduğu düşünüldüğünde.
Yahudilerin müslümanların hristiyanların inandığı bir peygamber.
Hz musa (a.s.) zalim firavunun hakkından gelmiş bir yiğittir.

--spoiler--
" Hazreti Musa, bir gün bir başına dağları dolanırken, uzaktan yoksul ve yalnız bir çoban gördü. Çoban dizüstü çökmüş, ellerini semaya açıp dua etmekteydi. Bu durum Hz. Musa'nın çok hoşuna gitti, ama yaklaşıp da çobanın duasını duyunca şaşırdı.
Çoban, Rabb'ine şöyle yalvarıyordu:

Kurban olduğum Allah'ım! Seni ne kadar severim, bir bilsen. Ne istersen yaparım, yeter ki Sen iste. Sürüdeki en yağlı koyunu kes desen, gözümü kırpmadan keserim Sen'in için. Koyun kavurması güzeldir Allah 'ım! Kuyruk yağını da alır pilavına katarsın, tadından yenmez olur.

Hz. Musa duaya kulak kabartarak çobana yaklaştı.
Çoban, duasına devam ediyordu:
Yeter ki Sen dile, ayaklarını yıkarım. Kulaklarını temizler, bitlerini ayıklarım. Ne kadar çok severim ben Sen'i. Sana çok hayranım.

Duydukları karşısında Hz. Musa öfkeden küplere bindi, bağıra çağıra kesti çobanın duasını:
Sus, seni cahil adam! Ne yaptığını sanırsın? Allah pilav yer mi? Allah'ın ayakları mı var yıkayasın? Böyle dua olur mu? Külliyen günaha giriyorsun. Derhal tövbe et!

Çoban, Hz. Musa'dan azarı işitince kulaklarına kadar kızardı, utancından yerin dibine girdi. Bir daha böyle kendi kafasına göre dua etmeyeceğine gözyaşları içinde yeminler etti. O gün akşama kadar Hz. Musa çobanın yanında durup ona temel duaları ezberletti. Sonra "Allah benden razı olur, iyi iş yaptım" diye düşünerek yoluna devam etti.

Hz. Musa o gece bir ses işitti; seslenen Rabb idi:
"Ey Musa! Sen bugün ne yaptın? Sen ayırmaya mı geldin, buluşturmaya mı? Şu garip çobanı azarladın. Onun bana ne kadar yakın olduğunu anlayamadın. Ağzından çıkan lafı bilmese de, o çoban inancında samimi idi. Kalbi temiz, niyeti halisti.
Biz kelimelere bakmayız, Niyete bakarız! Kelimelere bakacak olsak yeryüzünde insan kalmazdı! Biz çobandan razıydık. Başkasına medih olan söz, sana zemdir. Ona bal olan, sana zehirdir. Sen işittiklerini inkar ve küfür saydın. Bir kabahati varsa bile, ne tatlı kabahattir onunki."

Musa hatasını anladı. Ertesi gün çobanın yanına gitti. Çoban duaya durmuştu yine, ama dünkü heyecanından, samimiyetinden eser yoktu. Öğretildiği gibi yakarmaya gayret gösterdiğinden, “aman yanlış bir laf etmeyeyim” diye takılıyor, kekeliyor, terliyordu.

Hz. Musa, çobana ettiğinden pişman olup sırtını okşadı ve dedi ki:
"Ey dost, ben hatalıyım, ne olur affet. Bildiğin gibi dua et. Allah nazarında böylesi daha kıymetlidir.”
Elbette yakarmanın bir üslubu vardır, fakat samimi olması her şeyden evladır…

http://www.ofhavadis.com/...nin-duasi-makale,323.html
--spoiler--