bugün

anarşistle terörist aynı değildir. kürtler anarşist falan da değildir. kürtlerin çünkü amacı devlet kurmak. hiçbir anarşist devlet kurmak için kan dökmez yıkmak için döker.
o yüzden ota boka anarşist demezseniz güzel olur. eline her molotof alıp polise atan anarşist olmuyor. anarşist görmek istiyorsanız ispanya bakabilirsiniz veya şu an fransa ve yunanistanda aktifler.
rusyada da komünistlerle birlikte devrimi yapan anarşistlerdir.
hatta devlet kurulsun mu kurulmasın mı kavgası da buradan çıkıyor zaten. anarşistler devlet varsa ben yokum diyor sonra hepsini temizliyorlar ki faşist franco bile stalinin anarşistlere yaptığını yapmamıştır. zaten ölsünler diye faşistlere domalan bir herifin tekiydi.
yanlış bir gerçekliğin varlığıyla yaşamaktansa,doğru bir hayalin umuduyla yaşayan şerefli insanlardır.
gökkuşağının sonunda bir kazan dolusu leprechaun altını bulacağına da inanan insandır bu. tekboynuzunu çok sever.

komünizm ütopyadır. ütopyadan da öte hatta. hatta şahsen komünizmin adaleti getirdiğine de inanmıyorum, gerçek adil bir dünya şimdikinin yaklaşık yirmide biri bir nüfusla kabileler şeklinde yaşadığımız bir dünya olacaktır. bu da bir hayal (ve hatta ütopya) lakin komünizmden daha fazla basıyor ayakları yere. geçmişte böyleydi, savaşların sonucunda da böyle olacak. teknoloji olmasa güzel olurdu hani...
daha çok yaşamaları gerekmektedir. denenmiş bir sistem lakin hiç zaman tam anlamıyla başarılı olamamıştır .
orta halli bir memurun, zengin olma hayali ile yaşayan üniversiteli çocuğu kadar hedefine uzak olan;
ancak onun kadar bencil olmayan insanlardır.

edit: o çocuk buradaymış. üzgünüm dostum...
bazı sözlük yazarlarıdır.

(bkz: brcyzdm)
(bkz: yardimci kadin oyuncu)
(bkz: barva)
(bkz: meredith)
bir gün o hayali gerçek kılacağımızı bilerek...

(bkz: yaşasın devrim ve sosyalizm)
Anlaşılması kolay olmayan, anlayanın da dışlandığı insanlar topluluğudur.
çok normal bir durumdur, zira insan hayal ettiği için vardır. Fakat benim itiraz ettiğim bir durum var burada. Sosyalist veya komunist* arkadaşların her olaya adeta kapsama dışı kalması. Yahu kardeşim tamam senin ideolojin bu eyvallah, sonuna kadar savun hakkındır eyvallah ama iyi birşey yapıldı mı da iyi de be kardeşim. Sırf senin görüşünden değil diye biri iyi bir davranışta veya olumlu bir harekette bulundu mu destekle. bak, avrupa'da da var bir sürü sosyalist parti, bunlar bu konuda duyarsız kalıyorlar mı bi araştır bakalım.

Geçen 1 Mayıs olayları mesela. Kaç hafta konuşuldu taksim'de gösteri yapılmasın esnaflar istemiyor başka bir yerde anlaşalım diye. Senin buna tepkin illa ki taksime gidip, elin gariban polisine ve esnafına taşlarla saldırmak mıdır? Yahu seçsene başka bir yer, toplanıp yapsana orada gösterini. Ama yok, illa ki kırıp döküceksin biraz değil mi? illa ki biraz anarşizm olacak biraz can yanacak değil mi? E, sen bu kafayla daha çok kurarsın devrim hayalleri.

Sürekli milleti yaftalamaktan vazgeçin artık. Bu faşo, bu dinci, bu liboş, bu amerikancı, bu işbirlikçi vs. bu nedir ya? herkes kötü bir sen mi iyisin? Bu yaptığın ideolojik körlük olmuyor mu?
hala adaletten, hakça paylaşımdan yana olandır. insanoğlu insandır.
köpeği olduğu kapitalizme laf söyletmeyen sadık liboş köpeklere benzemezler.
Hala hayal kurabilen, insanları eze eze eğiten bu sistemden nefret eden ,sol memesinin altındaki cevahir kararmamış insandır.
kapitalizmin acımasız, sadece zenginleri düşünen sistemine isyan eden insanlardır. peki komünizm kapitalizme tek alternatif midir? tartışılır. ancak şu açık ve nettir, halktaki genel kanı olan "komünizm çok kanlıdır" tamamen bir yalandan ibarettir. tarihi kazananlar yazar sözünün doğruluğunu ispatlayacak şekilde kapitalizm yaptığı katliamları çok güzel saklamayı becermiştir. 20. yy.dan örnek verecek olursak 1. ve 2. dünya savaşları kapitalizmin yarattığı savaşlardır. bu 2 savaşta kaç milyon insan ölmüştür? bu ölen insanlardan kapitalist sistem sorumlu tutulmakta mıdır? hayır. çünkü kapitalist sistem kendini mükemmel şekilde korumaktadır. daha da yakına gelelim, kapitalizmin en güçlü ülkesi, amerika'nın, çok uzak değil 10 sene içerisinde yaptığı 2 savaşı görmek de bu değerlendirmeyi yapmamızda yardımcı olacaktır.**

işin daha ilginç yanı ise amacı toplumsal eşitliği sağlamak olan bir devlet düzeni* ile zengini daha zengin, fakiri daha fakir yapan bir devlet düzeninin* karşılaştırılması yapılırken komünizm'in insanları fakirleştirdiği iddiasında bulunulmasıdır. komünizm'in dünyada hiç uygulanamadığından bahsetmiyorum bile. ama ne de olsa gençler komünizmi amerikan yayınlarından, kapitalist yazarlardan okuyor. e ne de olsa cahillik mutluluktur.

önemli not: komünist değilim, kemalistim.
Sadece hayallerinde kalmasıyla sonuçlanacaktır, muhtemelen hayal ettikleri komunizm değildir. Komunizm kuşak ve toplumsal evrim meselesidir.

(bkz: Öğrende gel)
"gerçekçi olalım, imkansızı isteyelim..." che
(bkz: aa benim lan bu)
vahşet dolu dünyanın değişebilirliğine dair hayali olmayan insanlardan şanslı olduğu kesin olanlardır.
Hayalci çoluk çocuklardır.
umut fakirin ekmeği.daha çok hayal kurarlar.dünyadaki komünist rejimler bile kapitalizme dönüyorken boşa hayal kuruolar.
küba'da veya kuzey kore'de 6 ay ağırlanarak cezalandırılmaları, bu sürede komünizm'in ne olduğu da kendilerine gösterilmesi icap eden insanlardır. hayallerini gerçekleştirmeye kalktıklarında kemalistlerden iyi bir dayak yerler, demedin deme ibrahim.
Amerikadaki insanların çok yemekten obez olduğunu,Afrikadaki insanın açlıktan öldüğünü görüp 'burada bir terslik var'diyecek kadar kadar kafası çalışan insandır.
kapitalizm gibi bir sistem devam ettiği sürece o hayalle yaşacak insanlardır. kapitalizm yok olduktan sonra zaten hayal kurmalarına gerek yok zira o sistemin içinde yaşıyor olacaklar.
insanların hayallerine kimse karışmamalı dedirten başlıktır. kominizm bir hayaldir. ama herkes bir hayalle hayata tutunur. kapitalizmin esir aldığı dünyada kominizmden bahsetmek hayaldende ötedir.ancak ılımlı islam yada teokrasi hayal edenleri düşündükçe, komunizm hayal edenleri küçük görmek anlamsızdır. her sezon başladığında her takımın taraftarı şampiyonluk hayali görür, takımı hangi lige, ne konumda olursa olsun. yada öss ye giren her öğrenci bütün soruları yapma hayali ile sınava girer. kimse bilerek yanlış yapmak istemeyecğinden bütün soruları yapma imkanı ile başlar. yada her yılbaşında milli piyango bileti alırız. bana bugüne kadar en fazla amorti çıkmıştır. ama her aldığımda zengin olma hayalim olur. komunizm hayal etmek de bunun gibi birşeydir.
(bkz: geldikleri gibi giderler)
(bkz: insan hayal ettiği müddetçe yaşar)
kapitalizmden pandik yiyen insanlar bu hayalle yaşar, evet. bazıları da şeriat hayaliyle yaşar, hem de kimseden pandik yemeden...
öncelikle, karl liebknecht'in sözleri kulaklara küpe olsun:

" mümkünün son sınırına imkansızı elde etmek için çabalayanlar ulaşabilir ancak. gerçekleşmiş imkanlar, zorlanmış imkansızlıkların sonucudur. öyleyse nesnel olarak imkansızı istemek budala bir hayalcilik ya da kendini aldatmak anlamına gelmiyor. tersine, en derin anlamıyla politika demektir bu. bir politik hedefin gerçekleşmesinin imkansız olduğunu göstermek demek değildir. bunun göstereceği tek şey olsa olsa, bu tür bir eleştiriciliğin toplumdaki hareket yasaları konusundaki körlüğüdür; özellikle de toplumsal iradenin (yani bilincin) oluşumunu yöneten yasalar konusundaki..."

devrime ve sosyalizme her şeye karşın inanan, ama tedbiri de elden bırakmayıp her ikisinin de yalnızca bir olasılık olduğunda ısrar edenler var bir de... hani, ilk yaşanan yenilginin ardından şöyle bir cümle kuruverenler: "devrim, vaktiyle bir ihtimaldi ve çok güzeldi."

devrim hiçbir zaman yalnızca bir ihtimal olmadı. bu kullanımıyla "ihtimal" sözcüğünü sol literatürden bir an önce çıkartmak gerekiyor. yenilebilirsiniz. yaşadığınız sistem en ağır fiziki müdahale dahil ideolojik ve siyasi tüm zor mekanizmasıyla üzerinizden geçebilir. dahası sosyalist mücadelenin içindeki bireyler bu sırada kişisel yenilgiler de alabilirler. ama bunların hiçbiri, bir zamanlar uğrunda kavga edilen sosyalizmi bir ihtimale indirgemez.

sosyalizmi piyangodan çıkacak büyük ikramiye gibi sunanların, aynı insanların daha gerçekçi buldukları yılbaşı çekilişine bilet almak için sıraya girmelerine kızmaya hakkı yok. uzak bir gelecekte yaşanacak mutlu günlerin ihtimali için mücadele etmektense, ya çıkarsa diye hafta sonu yapılacak çekilişe bilet almak niye mantıksız olsun.

devrim bir ihtimal olarak dahi güzel değil mi peki?

bu sorunun muhatabı sosyalistler değil elbette. ihtilal ihtimallerin en güzeli bile olabilir. ama sonuçta bu durumda da en fazla, bir ihtimal, hiç yaşama geçmeyecek bir hayal kadar güzeldir işte.

ya gerçekten yaşananı? bütün ezilenlerin şöleninde emekçilerin iktidarı alışı...
toprağın altında bunu başarmış olan karıncalara özlem duyan insandır belki de.