bugün
- sözlükte kendinize yakın hissettiğiniz kişiler11
- jose mourinho29
- sarılma ihtiyacı13
- zalbert ramstein16
- herkesle iyi geçinmek17
- aşkım ben hiç osurmuyorum bizde genetik diyen kız16
- kendini bir görsel ile anlat18
- gizli samyelin moderatör olması14
- meral akşener17
- bursa9
- kuresel ikinma'nın sevgilisi19
- dünyanın en güzel kızını tarif et17
- gideon reid morgan jj9
- anın görüntüsü13
- icardi190555
- evlendikten sonra çok daha iyisiyle karşılaşmak15
- magicovento12
- sekse doymuş erkek12
- hafta içi avm kafelerinde oturan menopoz karılar12
- dem parti'nin tc kürdistan da işgalci açıklaması9
- xdearm9
- en ilginç bilgiler11
- gizli samyel22
- küresel ıkınma9
- dinlilerin dinsizlere sürekli lakap takması12
- namaz kılmayan türk değildir12
- tatvan belediyesinde rte'nin resminin indirilmesi11
- dem parti'nin valiyi ölümle tehdit etmesi8
- dünyanın en güzel kızıyla karşılaşmak8
- albay kemal22
- kadir mısıroğlu mezarı18
- en sevmediğiniz sözlük yazarları10
- kemalistler 15 temmuzda ne yapıyordu20
- ankarayı sel aldı25
- haysenin1210
- ey müslümanlar inananlar haydi cumaya allah yoluna8
- eksi ruyalar için diktiğim tulum12
- kocasına kahvaltı hazırlamayan kadın kusurludur13
- uludağ sözlük aktrollerinin uçurulması9
- içinde hiç'a harfi geçmeyen bir cümle yazınü19
- güçlü kadınların ortak özellikleri22
- yazarların en sevdikleri diziler11
- okula gidiyorum sözlük10
- gay olanları toplum niye sevmiyor12
- yazarların cinsel tercihi15
- hangi sözlükçüyü dövmek istersiniz21
- peygamberlerin yahudi olması9
- bugün yaşadığınız en üzücü olay13
- şanlıurfa da damattan istenilenler listesi15
- dini eleştirmeyi dün düşmanlığı ile bir tutmak8
çok sahici bir eser, iliklerime kadar hissettim.
(birazcık spoiler) abutalip'in ölümüyle boğazım düğümlendi, tam ağlayacaktım ki yedigey'in zarife'ye olan duygularıyla içim nefret doldu. nasıl olur bu, resmen ihanet! zarife'ye de o iki yetime de ağlayamadım, çok kızdım boranlı yedigey'e, çok. kocası ölmeden aklına girmişti zarife, daha o zamanlardan başlamıştı duyguları...
kitaptan biri oldum resmen, belki de dokuzuncu bir ev vardı -içindeydim-...
(birazcık spoiler) abutalip'in ölümüyle boğazım düğümlendi, tam ağlayacaktım ki yedigey'in zarife'ye olan duygularıyla içim nefret doldu. nasıl olur bu, resmen ihanet! zarife'ye de o iki yetime de ağlayamadım, çok kızdım boranlı yedigey'e, çok. kocası ölmeden aklına girmişti zarife, daha o zamanlardan başlamıştı duyguları...
kitaptan biri oldum resmen, belki de dokuzuncu bir ev vardı -içindeydim-...
yıllar evvel okumama rağmen hala aklıma geldiğinde o çöl gibi ucu bucağı görülmeyen geniş mi geniş hafifi yelli ovanın ortasından bir trenin yavaş yavaş istasyona gelmesini aklıma getiren kitap.
" bu yerlerde trenler doğudan batıya, batıdan doğuya gider gelir, gider gelirdi...bu yerlerde demir yolunun her iki yanında ıssız, engin, sarı kumlu bozkırların özeği sarı- özek uzar giderdi. coğrafyada uzalklıklar nasıl greenwich meridyeninden başlarsa, burada da mesafeler demir yoluna göre hesaplanırdı. trenler ise doğudan batıya, batıdan doğuya gider gelir, gider gelirdi... "
cengiz aytmatov'un eseri. Yedigey'i kitabın başında severken Zarife'ye olan duygularından dolayı nefret edilir. Bitince boşluktaymış hissi veren kitap.
Ünlü Kırgız yazar Cengiz Aytmatov'un bu güzel romanını belki pek çoğumuz okumuşuzdur. Ama yine de yüreğimizin uzayıp giden yollarının tren seslerini dinlemek ve anlamak için her fırsatta bir daha okumalıyız diyorum
sarı özek isimli önemsiz bir yerde geçen klasik olaylarla uzaylılarla tanışılması gibi bilim-kurgusal iki olayın paralel anlatıldığı kitap. kitabın aktüel zamanı kazangap isimli tren yolu işçisinin ölümüyle gömülmesi arasındaki zaman kadar olsa da geri dönüşler ve paralel olaylarla bu kısacık olay kalın bir roman haline dönüşmüştür. herkesin okuması gereken cengiz aytmatov eseridir.
ustanın yazdığı ustaca bir eser. açıkça söyleyemediği pek çok şeyi sembolik olarak anlatmıştır bu kitapta. (bkz: mankurt)
Şu uzaylıların dünyasının anlatıldığı bölüme kadar keyifle gelip, orada tikanip bıraktığım kitap. Bilim kurgu havası güzelim romanı sikip atiyor.
adam burda bir kış tasviri yapıyor, yemin ederim yazın ortasında üşüdüm.
içinde geçen bir parçadaki tarihe bakış açısı ile 1984 kitabında geçen diktatöryal rejimin dayattığı tarihe bakış açısının tıpa tıp aynı olduğunu fark ettiğim kitaptır. alıntılıyorum;
" hayatta tarihi olaylar, tarihi anılar çoktur, ancak bunların neler olduğu, nasıl olduğu önemli değildir. Önemli olan, geçmişi sözlü ya da daha önemlisi yazılı olarak, onu bizim bugün işimize yarayacak şekilde anlatmaktır. Hiçbir yararı olmayacak yanlarını bir kenara bırakarak anlatmak... işte bu kurala uymayanlar düşmanlık etmiş, suç işlemiş olurlar.."
" hayatta tarihi olaylar, tarihi anılar çoktur, ancak bunların neler olduğu, nasıl olduğu önemli değildir. Önemli olan, geçmişi sözlü ya da daha önemlisi yazılı olarak, onu bizim bugün işimize yarayacak şekilde anlatmaktır. Hiçbir yararı olmayacak yanlarını bir kenara bırakarak anlatmak... işte bu kurala uymayanlar düşmanlık etmiş, suç işlemiş olurlar.."
her aytmatov romanı gibi , sanki tamamen günlük sıkıntılardan bahsediyormuş havası verirken , alttan alta sistemi deşen , eleştirinin dibine vuran bir eserdir. ki zaten kitabın bir bölümü KGB tarafından sansürlenmiş basımı engellenmiştir. Daha sonraları "Cengizhan'a Küsen Bulut" adıyla kitabın sansürlenmiş kısmı okurlara sunulmuştur.
tam olarak cengiz aytmatovla tanışmak için tercih edilmesi gereken ilk kitaptır.
Ahim sahim ovuldukten sonra hevesle okunmaya baslanan lakin pek de bi numarasi olmayan kitap.
kalın gelen ama iyi ki okunan kitaplar arasında diye düşünmenizi sağlayan kitaptır. bir çok boş kitabın akisne içinde bir çok bilgiyi bulundurur, eskiden gelme bazı destanları anlatır.
lisede sınavda sorcaz diye okutturdulardı.
asla zorla kitap okumayı sevmemişimdir.
asla zorla kitap okumayı sevmemişimdir.
esnaf tekerlemesidir. gün olur haftayı, hafta olur ayı, ay olur yılı besler durumudur.
Cengiz Aytmatov'un okunası kitabıdır.
Böğrüm delindi, çok hüzünlü bir kitap.
kişiye göre değişir ama insanı okumaktan soğutabilecek kadar yavaş ilerleyen , akmayan bir kitap.
Yarısını okuyup bıraktığım kitaptır. ilk kez bir romana bu kadar gaddar oldum.
Ben kitap okumayı severim ki 1000 sayfalık romanları hızlı bir şekilde okumuşluğum vardır lakin 420 sayfalık bu kitabı 320. Sayfasında bıraktım. Hayatımda okuduğum en sıkıcı kitap diyebilirim. Okuduğum 320 sayfada kaydadeğer 30 sayfanın olduğunu söyleyebilirim. Kitaptaki demiryolu memurunun lanet olası devesi o kadar uzun anlatılmış ki yemin ediyorum develerden soğudum.
çok hızlı bir şekilde okunabilen, güzel bir dille yazılmış cengiz aytmatov romanı. adam bilim kurgu ile betimlemeyi birleştirmiş. okuduktan sonra kendinizi sarı-özekbozkırında yaşamış ve tüm roman karakterlerinin yaşadıklarını yaşamış gibi hissediyorsunuz. bu da tek başına romanın ne kadar başarılı olduğunu gösteriyor aslında.
Lise hayatım boyunca okumam için ısrar edilen kitap.
Harbiden çok kaliteli bir ismi olan kitaptır.
Kırgızların dünyaya armağan ettiği müthiş edebiyat adamının, cengiz aytmatov'un efsanevi eserlerinden birisi.
Ayrıca sözlüğe kayıt olurken tam 2 buçuk saat boyunca hangi mahlası kullansam diye düşündüğüm, adı geçen eserin bir an da aklıma gelmesiyle birlikte kendime uygun gördüğüm güzel mahlas. Eğer Kabul buyurursanız, ara da birşeyler karalamak istiyorum.
Ayrıca sözlüğe kayıt olurken tam 2 buçuk saat boyunca hangi mahlası kullansam diye düşündüğüm, adı geçen eserin bir an da aklıma gelmesiyle birlikte kendime uygun gördüğüm güzel mahlas. Eğer Kabul buyurursanız, ara da birşeyler karalamak istiyorum.
güncel Önemli Başlıklar