bugün

hayatta tesadüf diye birşey yoktur ve yaşamı sadece mekanik birşeymis gibi algilamayi birakmaliyiz, duygular ve enerji var hiçe saydigimiz. konuşurken kaç kişinin gözlerinin içine bakarak konuşuyoruz? ruhumuzu ne kadar önemsiyor ve onun ihtiyaçlarına cevap veriyoruz?
yemin ediyorum dünya küçük. çok abuk bir şekilde biriyle tanisiyorum laf lafi açıyor çok alakasız bir alman ikimizin ortak arkadaşı çıkıyor ikimiz de vay be bu nasıl tesadüf diyoruz. ortak arkadaş üzerine muhabbet dönüyor. şu hayatta pamuk ipliği gibi bagliyiz geceye notum budur. allah isterse herşey olur
seni seviyorum (fakat cümlenin tüm öğeleri bundan habersiz).
Yakınlarınızın davranışlarından kimi zaman duyduğunuz rahatsızlığı "ya kırılırlarsa?" düşüncesiyle belli etmezseniz; hem onlara sizi gözleyerek hatalarını anlama imkanı vermemiş, hem gereksiz yere içerlemiş, hem de üzülmüş olursunuz.
Nekadar içersen iç başın döner gidenler değil.
bir insan, size kızmak istiyorsa; dünyanın en iyi insanı dahi olsanız bir neden bulabilir. aynı şekilde bir insan, sizi affetmek istiyorsa, dünyanın en pislik insanı dahi olsanız bir mazeret bulabilir. aradaki fark, sizin iyiliğiniz ya da kötülüğünüzle değil, karşınızdakinin gözünde ne kadar değerli olduğunuzla alakalıdır..
senin için bağrını açmadık mı?
indirmedik mi senden o yükünü?
o sırtında gıcırdamakta olan (ve bu şekilde sana eziyet veren) yükünü?
senin şanını yüceltmedik mi?
demek ki, zorlukla beraber bir kolaylık var.
evet o zorlukla beraber bir kolaylık var!
o halde boş kaldığında yine kalk yorul!
ve ancak rabbinden ümit et, hep o'na doğrul!
Uzun yıllardır hiç bu kadar ince bir çizgi üzerinde yürümemiştim, dikkatsiz bir adım depresyon denizinde boğulmama diğer bir dikkatsiz adım ise şu an olduğum gibi huzur ve mutluluk yağmuru altında sırılsıklam olmama sebep olacak.

Bu dünyada beni hiç yalnız bırakmayan o engellenemez şansımın desteğiyle dikkatsiz bir adım değilde doğru olan adımı atmak istiyorum.

Peki doğru olan ne? Her zaman huzur ve mutluluk mu? Belkide hüzün ve keder denizinin derinliklerinde sakladığı o bilinmezliktir. Belkide sadece çizgiye basmaya devam edip düşmemektir?

Belkide kavramlarda kaybolmaktansa burada doğan güneşin dünyanın diğer yarısında batmakta olduğunu hatırlayıp yola devam etmektir.
"Mutlu olmaya ne hakkınız var? Daha bir an öncesine kadar var olmaya bile ne hakkınız vardı?"
Batıyoruz. Diplerde yer arıyoruz.
acaba resmi gazetenin gece yarısı baskısı yine sürprizlere mi gebe?
Sizleri seviyorum.
iyi olmayın arkadaşlar. iyileri sikiyorlar.
Dünya mı fazla geniş içim mi dar bilmiyorum, dünya sığmıyor içime.
o zaman senin dünyanın içine girme zamanın gelmiş demektir.
Geçmiş olsun kk.
Bir kez daha rte kazandı dün.

2 haftada ne hızlı geçti öff ya saçma sapan.

Duyanlara duuuymayanlara müziği güzelmiş.
görsel
görsel
Önemsediğiniz insanlar tarafından önemsediğiniz kadar önemsenmediniz.
"Beni hiç ellere verme çünkü ellere sığmam
Ardımdan gözyaşı dökme gözyaşlarında boğulmam."