galatasaray ın uefa kupası gerçekleri

kedi uzanamadığı ciğere mındar der .

1. o takımın kadrosu zaten ümit milli takımdan beri bir arada oynayan oyunculardan seçilmiştir. fatih terimin akdeniz oyunlarında şampiyon yaptığı takımın iskeletidir. yanına gelen yabancılar o güne kadar türkiye ye gelmiş en yararlı yabancılardır. onun dışında kadro zaten uyumuluydu, geriye yabancıların kalitesi ve tecrübesi kalıyordu.

2. milan ile oynanan ali sami yen deki maçtan önce galatasaray hertha yı hemde ikinci sırada ki takımı deplasmanda 4-1 yenmiştir. turu getiren asıl bu maçtır ama bu hep unutulur, ayrıca milan maçınca yenen ikinci gol kontra ataktandır yani galatasaray bastırırken yenmiştir. ama real madrid maçında olduğu gibi galatasaray müthiş bir geri dönüş yapmıştır. son dakika penaltısı da çalınmayabilirdi.

3. o dönem de zaten belli başlı takımların dışında pek bir takım yoktu, ancak bir kaç sene önce şampiyonlar ligini kazanmış dortmund, eto'o lu malorca, şampiyonlar ligin de yarı final oynamış iki sezon üst üste şampiyonluk kovalayan bir leeds united, ( bu takımın kadro yapısı milan kadar etki değil diyen arkadaş için açıyorum, rio ferdinand, kewell, viduka, alan smith, bowyer, hart ilk akla gelenler...)

4. leeds uniter üsteki madde de belirttiyim gibi, üst düzey bir takım olup, ingiltere ve tüm avrupayı süpürmüştür. dahası çok iyi bir takımdır. ertesi sene şampiyonlar ligi yarı finali görmüştür. bu yeterlidir sanırım...

5. malorca ya şimdi ki gibi bakmamak lazım, o zamanlar ligin kalbur üstü takımlarındandı. çokta iyiydiler, eledikleri rakiplere bakabilir inanmayan.

6. şimdi ki bursaspor ve sivasspor bizim büyük dediğimiz her takımı yendiğine göre pekte kolay değilmiş bir şeyleri başarmak.

bir adama sormuşlar şansa inanır mısın ? diye
evet inanırım. yoksa rakiplerimin başarılarını nasıl açıklarım demiş
kıssadan hisse...

edit : tarihi bir gerçeği unutmuşum leeds kadrosunun kötü olduğunu iddia eden arkadaşa cevaptır...
(bkz: 26 eylul 2000 leeds united besiktas maci)

edit: üzerime kalmıştır...

(bkz: tesadüf)
ah be sen böyle koyun oldukça aziz yıldırım demirörenler sana müstehak!

her şey söylenebilir ama asla leeds united 2000 yılı kadrosuna laf edilemez.
(bkz: efsane leeds united kadrosu)

uefa kupasının türkiye'ye getirildiği anda kırıldığı gerçeği de var.

http://www.macanilari.com...99920006015&aid=16679

galatasaray'IN RAKiBi avrupa kulüpleri fenerbehçe'nin rakibi galatasaray'dır. bir kulübün büyüklüğüni rakipleri, hedefi ve misyonu belirler. işte size fark.

galatasaray'ın bileğinin hakkıyla kupayı ülkemize getirmiş olması gerçeğidir. takıldığım ve şaşırdığım konu leeds united'ın o dönemki kadrosundan dünya yıldızı çıkmadığı ya da kadronun sıradan olduğunun söylenmesidir. biraz daha araştırmak mı gerekiyor acaba ?

Not: beşiktaşlıyım.

kıskananların çatladığı gercektir.

"biz kupayı alamıyoruz, bari onlarınkini kötüleyelim" düşüncesine sahip bazı kendini bilmezlerin söylediklerinden ibaret cümleler bütünü. "e ligde sizi savundular, siz de uefayı aldınız" ulan sizi kaç sene kayırdılar bu ligde haberin var mı senin? tek yapabildiğin şampiyonlar liginde çeyrek finale çıkmak. ha tabi r özürlü başkanınız avrupa'da yaşadığınız, yaşayabileceğiniz en büyük başarıyı getiren adamı türkiye'de şampiyon olamadığınızdan kovdu ama olur o kadar. ayrıca (bkz: yaran okuyucu yorumları/#7534745)

"en azından ortaya atılabilecek gerçekler* var" diye düşünmemize neden olan gerçeklerdir.

diğer takımların ne gerçekleri var? biri adı konulamayan büyüklük diye kendini parmaklar, diğeri "duruş da duruş" diye yırtınır, ki o duruş 7 sene önce boka sardı. komiklik yapmayalım dostlar.

not: ölümüne beşiktaş!

leeds united'ın o dönemdeki kadrosundan "dünya çapında yıldız" çıkmadığı konusu son derece doğrudur. başında söylemeliyim ki elma ile armutu birbirine karıştırmamak gerekir. "dünya çapında yıldız" derken "eto'o" ismini rahatlıkla kullanabildiğimiz noktada kewell, viduka, smith, bowyer, harte, kelly, robinson gibi isimlerin de aynı torbada değerlendirilmesi beklenmemelidir. aralarında belki ferdinand ayrılabilir fakat ondan da "ikon" hâlini almış oyuncu statüsü beklemek saçmalıktır. unutulmamalıdır ki o dönemde galatasaray dendiğinde akla hagi gelmektedir. bu çapta bir oyuncuyu leeds united'ın en gözde hücumcusu kewell'la karşılaştırmayı zannediyorum galatasaraylılar da içine sindirmeyeceklerdir.

Hamiş: ben de beşiktaşlıyım.

tüm avrupanın kabul ettiği ama nedense türkiye'DE ki bir kısım taraftarın kabul edemediği gerçeklerdir. galatasaray kupayı söke söke almıştır. zaten ertesi 2 sene'De de şampiyonlar liginde, bir çeyrek final bir de 2.tur yapmıştır. leeds united'ı küçümseyen yoruma ise hiç girmek istemiyorum. böyle mantıksız savlara söylenecek söz bile yoktur.

o sene arsenal dışında uefa kupasında elediği takımların kendi liglerini hep orta sıralarda bitirmiş olmasıdır.
Fakat bu galatasarayın başarısına asla gölge düşürmez. Sonuçta tarih galatasaray ın karnesine bir uefa kupası yazmış durumda.

"b.k atilmamasi" gereken bir basaridir.

ben besiktas liyim, yazilanlarin tümünü okudum. ilk entry´deki ana fikri " diger takimlar kötü oldugu icin g.saray kazandi" yazisini yanlis buluyorum.

ben 30 un üstündeyim, o maclari bizzat seyrettigimi söylemek isterim. hele dortmund galatasaray (dortmund kötü takimmis falan)macini gayet net hatirliyorum. kesinlikle söyleyebilecegim sey, eger galatasaray o macta kötü oynasaydi, borussia gs yi hic affetmezdi. hertha berlin olayi vardir bir de...

o takim bir rüya takimdi, bir de "kendine güvenen" bir takimdi. en önemli seydir, kendine güven.su an hangi macta oldugunu hatirlayamayacagim, arif´in attigi bir gol vardir ki, maci seyrettigimiz yerde hepimiz birbirimize sarilip aglamistik.

o kupayi aldigi icin galatasarayla hep gurur duymusumdur. ben besiktas-galatasaray macinda besiktas tribününde , ama bir türk takiminin yabanci takimla oynadigi herhangi mactaysa, türk takiminin tarafinda olurum. türkiye´yle ilgili batidaki önyargilari paramparca etmis bir konudur o. cok önemli bir basaridir.

tek tartışmasız gerçek galatasarayın o kupayı aldığıdır.

(bkz: hoşunuza gitsin ya da gitmesin)

http://www.google.com.tr/...14&ved=1t:429,r:7,s:0

budur!

dünyanın en güçlü kadrosuyla alınan kupadır ozaman gs çok iyi bir kadro kurmuştu yalnız şu bir gerçek ki ozaman gs sistem futbolu oynuyordu bu sadece yabancı takımlara karşı başarılı oldu yani mücadeleci bir kadrosu yoktu türk takımlarına karşı aldıkları başarısız sonuçlar bunu gösteriyor.

bir fenerbahçeli olmamın ötesinde bir TÜRK genci olarak çok büyük mutluluk yaşadığım bir başarıdır.

benim için şöyle bişey;

ben her bahar aşık olurum filizlenir anılarda gururum

bok atan herkese götümle güldüğüm gerçekler. Bir turnuvaya çıkıyorsun ve bu turnuva uluslararası düzenlenen bir turnuva. avrupanın bir çok ülkesinden iyi takımları yeniyorsun ve şampiyon oluyorsun. ve ülkene ilk kez bu kupayı getiriyorsun.
He galatasaraylılar da bunun bokunu çıkardı 10 senedir götleri her sıkışınca uefa dediler ama olsun sen de getir sen de bokunu çıkar..

Not: harbi beşiktaş'lıyım.

Hiç bir türk takımının kazanamadığı başarıları elde etmiş olması galatasarayı ister istemez diğer türk takımlarından ön plana çıkarıyor. UEFA kupası ve süper kupa maçlarındaki oynadığı takımlara ve oyun kalitesine bakılırsa galatasarayın bu başarıları haketmiş olduğunu herkes anlar. Açıkçası galatasaray zamanında türk takımlarının şike yapmadan şampiyon olabileceğinin kanıtlamıştır. Hemde Avrupada...

Henry'nin kafa vuruşunu taffarel değil kaleye konulan görünmez bir ip kurtarmıştır.