bugün

ukteyi veren: uyuyamayanlar
uktecinin notu: hayali karakter, idealize ve modernize edilmeyi bekliyor. pezzo-soprano doldursun!

uyuyamayanlar rumuzlu yazarımızın uktesinde aslında bir nevi tarif ettiği hayali karakterdir.

gabriella nutella; milattan sonra orta nikotonik çağda, çevrim sınırında yaşayan bir karakterdir. garip bir kızdır. hiç bir masal kahramanını sevmez. kırmızı başlıklı kız'daki kurttan büyükanneye kadar pek çok kişi ile arası açıktır.

gabriella'ya verilen nutella göbek adı da amca çocukları hansel ve grathel'den gelmektedir. her ne kadar amca çocukları da olsalar hansel ve grathel'in girdiği çikolata kaplı cadı evi gabriella'nın en uğrak yeridir. muhbir gibidir gabriella.
cadıya yardım etmiştir.

bunun sonucu olarak masaldaki cadı ona duvarları nutella kaplı odanın duvarlarını yalaması ödülünü vermiştir. kalsiyum eksikliği olan çocuklar misali, gabriella da nutella'ya açtır. kendini o kadar kaptırır ki nutella'ya, hansel ve grathel'in cadı kadın'ı fırına attığından,kaçtıklarından bile haberi yoktur.

sızmıştır... ishal olmuştur sonra da.

kendisi en son on altı yaşındayken taksim meydanında büfelerin birinden nutella çalmaya çalışırken görülmüştür. görgü tanıklarının ifadelerine göre burnu, yanakları, dişleri nutella içindedir. ayıcıklı pijamasında beyazlıktan eser kalmamıştır.

kendisinin zaman zaman ordu'da ve giresun'da fındık mevsimlerinde fındık işçilerinin arasına karışıp fındık çaldığına dair efsaneler mevcut olsa da ispatlanamıştır.
yoğun istihbarat çalışmaları sonucu, kendisinin telefonu bulunmuştur ve son görüşmesi dinlenmiştir. kayda alınan bu telefon görüşmesi emniyet yetkililerince basına sunulmuştur.

işte o telefon görüşmesi:

-alo,grethel...
-grethel yok... sen gabriella'sın dimi?
-ben kiminle görüşüyorum?
-babasıyım ben... hani sen o duvarları yalarken cadıyla mücadele eden grethel'in babası yani...
-yani amcamsın!
-evet... hem de en baba yarısı olanından.
-amcaaa! amcacığım!
-kes,duygu sömürüsü yapma!
-amca... alo alo alo!

bu görüşmeden sonraki dört ayda doğu karadeniz'deki fındık zamanına kadar kendisinden habe alınamamıştır. ancak o dört ayın sonunda bir telefon görüşmesi yaptığı tespit edilmiştir.

-alooo korhan abi!
-ne korhanı be? gabriella ben!
-aloo!
-alo ben gabriel.
-ya korhan abiyi aradıydım. fındık toptancısıyım ben.
-siz nereden arıyorsunuz?
-giresun'dan arıyorum ben. ismim necmi. bugun yükledik fındıkları kamyona, ordu'ya geçiyoruz.
-nee nee fındık mı?
-ben ben... fena oluyorum...

bu konuşmayı dinleyen emniyet güçleri harekete geçti. gabriella'nın ordu veya giresun'da olabileceğinden şüphelenen yetkililer bölgede geniş çapta arama başlattı. kendisini ordu'yu giresun'a bağlayan karayolunun kenarında fındık toptancısı necmi'nin kolunda basın açıklaması yaparken gören emniyet yetkilileri büyük şoka uğradı.

-ilişkinin bu gücünü neye bağlıyorsunuz sayın gabriella?
-fındığın gücüne, necmi'nin gücüne bir yerde...
-her gün bir avuç fındık iyi geir diyorsunuz yani.
-evet bir yerde... başka soru alalım.
-sizce fındık dalları hep yeşil kalacak mı sayın gabriella?
-zaten hep yeşildi fındık dalları diyorum ve bu soruyu hiç sormadığınızı sayıyorum. başka soru alalım?
-fındıkla ilgili yeni reklam kampanyalarına katılmayı düşünüyor musunuz?
-aslında vizyonumuz nutella'yı yerli hale getirmek. şu an italya'dan ithal ettiğimiz nutella'nın lisansını alıp türkiye'de üretmeyi planlıyoruz. devlet desteği de olursa...
-yani fındık özelleşecek mi sayın gabriella?
-lütfen konuyu çarpıtmayalım...
-sayın gabriella bu ko...
-eller yukarı kimse kıpırdamasın! gabriella nutella! bizimle merkeze kadar geleceksiniz!
-ama ama...
-derdinizi karakolda anlatırsınız... ama önce yanağınızdaki kremayı silin.