bugün

bir zamanların çok tutulan gazete, dergi aktiviteleri idi. bazıları arkası yarın gibi günlerce devam ederken, bazıları tek bir seferlik kısa hikayelerden oluşurdu. özellikle devam eden fotoromanların insanın hafızasını çok güçlendirdiği söylenir, çünkü bir gün evvel okuduğun üç konuşma metnini kim nasıl hatırlasın.
uludağ sözlükteki roman çılgınlığının ulaşabileceği son boyut. uludagroman 1-2-3-4-5-6-7-8-9 versiyon olmak üzere yazıldı. hayır efendim o da önemli değil bir sonu yok cesur ve güzel dizisi gibi aynı. korkulur ki hızını alamayanlar fotoğraflısına da merak salar. ****.
Fotoğraflarla metnin süslenmesiyle oluşur. tam tersi de olabilir.

Örnek vermek gerekirse;

Güne Her zaman ki gibi mutlu uyanmıştım. Herşey olabildiğine sakin, olabildiğine güzeldi. Güzel bir kahvaltı yaptıktan sonra, annemin haykırışlarını duydum.

-pazara çık, hayırsııızzz'

-anneaa yeaaa

-hadi hadi, liste ve para masanın üstünde

-taam ya, taam.

Bu haykırış sonrası diyalogtan sonra, pazarın yolunu tuttum. hava güzel, kuşlar ötüşüyordu. Kur yapan kediler mart ayının gelmesini bekliyordu belki de. Etrafımda ki detayları inceleyerek pazar yerine ulaştım. çığırtkan pazarcıların gürültüsü arasında, avına ulaşmak üzere sinsi ilerleyen kaplan gibi tezgahlar arasında süzülüyordum. tam bu sırada, gürültünün arasında fısırtılar duyar gibiydim. bir canavardan bahsediyordu fısıltı, tam da içimizde olan bir canavar diyordu. Tezgaha yaklaştıkça, fısırtılar netleşmeye başladı. hayal dünyamın fazla geniş olduğunu düşünüp, gerçek hayata döndüm. Yaklaştığım tezgahta mandalinalar vardı. Listeye baktım almam söyleniyordu. Aldım ve listeden ismini karaladım. Diğer alacaklarımda bitti. koyuldum ev yoluna.

Koyuldum ya fısıltılar hiç susmadı. ''Bir canavar '' diyorlardı hep bir ağızdan, bir canavar gelecek, bizi öldürecek. Fısıltılara kulak kesilmiştim. Bir savaş olacak gibiydi, fısıltılar öyle söylüyordu. tüm askerlerin silah kuşanması, en yiğitlerin cesurca savaşması emrediliyordu. bu sefer farklı olduğunu, galip gelmelerinin zor olduğu söyleniyordu. bunları dinlerken, evi epey geçmişim. '' lan'' dedim, '' ev nirde''. Neyse sonra döndüm eve geldim. aldıklarımı mutfağa yerleştirdikten sonra televizyon seyretmeye koyuldum.

Annem aldığım mandalinalardan getirdi.

- al ye oğlum, vitamin bu.

- taam anne, koy oraya sen.

- tamam, ben komşuya gidiyorum

- peki anne.

Annem komşuya gitti, evde yalnızım. Televizyon seyrederken uykuya dalmışım. Ne kadar uyudum tam bilmiyorum. Bir hırlama sesi, feryat figanla uyandım. Bir baktım, mandalinalar savaşıyorlar. önce uyanamadım sandım. tekrar baktım hala savaşıyorlar. hemen odamdan fotoğraf makinamı kaptım, döndüğümde, dev mandalina hepsini savurmuştu.

http://img695.imageshack....2579/resim013filtered.jpg

http://img5.imageshack.us.../296/resim015filtered.jpg

http://img267.imageshack....773/resima001filtered.jpg

Gerçek bir tarihe tanıklık ediyordum. inanılmaz soğukkanlılıkla, fotoğraf çekmeyi ihmal etmiyordum. Ordu tamamen yok olmaz üzereydi artık. Bir kahraman aradı gözlerim, sanırım ölmüştü, o kahraman. yaralı olanlar saldırmaya devam ediyor, her defasında yeniden yere düşüyorlardı.

Ne yapmam gerektiğini düşündüğüm sırada, işte tam bu sırada göz göze geldik canavarla.

http://img695.imageshack....259/resima006filtered.jpg

inanlılmaz bir titreme sardı içimi, ya banada saldırırsa diye düşündüm ve aradan çok geçmeden, gözlerimin önünde bitiverdi.

http://img5.imageshack.us...954/resima007filtered.jpg

http://img684.imageshack....img684/7011/resima008.jpg

Bayılmışım. Ayıldığımda, eski yerine geçmiş, hala kalanlara saldırmaya devam ediyordu. Bir kahraman lazımdı, mandalinalara bir kahraman. saldırı da almıştım.

''eöehhhh'' dedim.

- sen benim, mandalinalarıma saldıramazsın laaan!

dedikten sonra;

http://img691.imageshack....5445/resim017filtered.jpg

Öldürdüm. Kurtardım mandalinalarımı.

Tam sevinen mandalinaların fotoğrafını çekmek üzereydim ki, annem dürttü.

Televizyon seyrederken uyumuşum. Bir kalktım, mandalinalar yerinde duruyo. annem soymaya başlamış bile. Hay dedim, arkam açıkta kalmış, uykuya dalarken.

Saygılar selamlar.
rujun içi boş yıldızalbümlerinin ilk parçası. sözlerini de hemen yazayım.

Sen bir fotoroman adım adım kare kare
Yol almışız sayfa sayfa
Sen bir çekip giden sevilen bahsedilen
Yalnız kalmışım bağıra bağıra

Sessiz kalmışız gidenlere
Ruhsuz bakmışız gülenlere
Sadece sen bil diye
Sadece sen gör diye

Sen bir deli kadın
Hiç durmadın hep bağırdın
Yeter diye
Bilmem niye

Sessiz kalmışız gidenlere
Ruhsuz bakmışız gülenlere
Sadece sen bil diye
Sadece sen gör diye

Sensiz, sessiz geçen her güne geceye
Sordum nerdesin diye
Belki bir gün geri dönersin diye
Bekledim

Sessiz kalmışız gidenlere
Ruhsuz bakmışız gülenlere
Sadece sen bil diye
Sadece sen gör diye
(bkz: fotoromansitesi com)
çizgi ile hikâye anlatmak için birbirini takip eden panellerin (çerçevelenmiş resim) kullanıldığı bir sanat türü.
görsel
görsel
görsel
görsel
görsel
görsel
görsel
https://www.youtube.com/w...RDeB_5g33KCEE&index=9
görsel

lütfen beni sevmeyiniz / foto roman mecmuası / 1964.