bugün

tanim: * evliliginizin yil dondugu gundur.

asla unutulmamalidir. unutulmasi bosanma sebebi bile olabilir. *
kadınlarında mutlaka bir gün unutacakları gündür.

(bkz: bil bakalım günlerden ne günü)
esinizin dogum gunune denk getirebilirseniz, unutma riskinin yariya inecegi tarihtir.
mutlu evliliklerde romantizm içinde kutlandığı tahmin edilen yıldönümüdür. belki hediye, yemeğe çıkma gibi renkli şeyler olabilir. mtsuzluk varsa, anma töreni gibi hissedilir. unutulur çoğunlukla. milyonda bir bile zor görülecek kadar kötüyse imzaların atıldığı gün, hatırlansa da acı ve öfke verir. en kötü evliliklerde bile güzel olan düğün günü, bazı insanlar için kötü bir anıdır sadece.
çiftlerin evlendiği günü yad etmesidir. * çeşitli süprizler ve hediyeler ile kutlanır.
kazma ve yontulmamış kalas olan bir kocayla hiçbir zaman kutlayamayacağınız gündür. Bu nedenle sizin için çok şey ifade eden bu günden çok fazla şey beklememeniz sağlığınız açısından daha iyi olacaktır. tabi boşanmak da bir diğer seçenek.
hatırlayamayan erkeğin vay haline !
* yatacak yeri yok üstadım bunların !
annemle babamın her evlilik yıldönümüne bir iki gün kala kardeşimle beni annenize çaktırmadan sorun bakalım annenizin ne eksiği varmış diye görevlendirdiği ve sonra kafasına göre her sene tencere seti, televizyon sehpası,halı yıkama makinesi... tarzında ev hediyeleriyle (sözde) annemi ödüllendirdiği mübarek gündür.
annemim hediyesiyle buluştuğu anı düşününce hala gülümsemekten kendimi alıkoyamıyorum.
eğer anneyle babanın ise biraz garip oluyor.

her türk erkeği gibi babam da özel günlerden bihaber yaşıyan bir insan ve her kadın gibi annem de özel günlere acayip derecede önem veren ve böyle günler için önceden plan yapan bir kadın.

yani eğer evde herhangi bir yıldönümü kutlanacaksa tüm yük benim üzerimde. iki tarafı da ayarlayan ben.

babaya telefon açılıp gizliden 'bugün evlilik yıldönümünüz sakın unutma yoksa boşanma gününüz olabilir' diye haber verilir, anneyle, babaya hediye almak için çıkılır. sonra anneye yalan söylenip babanın yanına gidilir ve onunla anneye hediye alınır.

eve gelinip anneyle son hazırlıklar tamamlanır.

''sakın babana hatırlatma bugün evlilik yıldönümümüz olduğunu. bakalım hatırlayacak mı?'' uyarılarıyla birlikte babanın işten dönmesi beklenir.

kendi evlilik yıldönümüm olsa bu kadar uğraşmam lan yeter, geberdim.

nice yıllara.
bi kadın için bu gün çok önemli ve özeldir (Diye tahmin ediyorum)
bi erkek için de bu günü kazasız belasız atlatmak çok önemlidir.
--alıntı--
(bu yazıyı, yazarın senede bir gün olsun hakkı vardır diyerek ve okurlarımızdan izin isteyerek, evlilik yıldönümümüzde senin için yazmıştım...)

aslında ne çok şeyin yıldönümü bizim evlilik yıldönümlerimiz...

kuşların saçaklarımızda ekmek kırıntılarını beklemeye başlayışlarının...
benekli sokak köpeğinin bizim arka bahçeye doğurmaya karar verişinin...
çevrede ne kadar kedi varsa toplanıp bizim eve gelişlerinin...

sabahları mutfak tarafından tıkırtılar gelişinin de yıldönümü...
“bana kahvaltı hazırlanıyor” diye sevinişimin... sonra burnu püsküllü damat terliğimle yola çıkıp da sabahın köründe, tabaklara özenle hazırlanmış kedi mamalarını mahalleye dağıtışımın...

evin içindeki saksılarda en az iki çekirgemizin, bahçede ise bir sürü kirpimizin olduğunu öğrenmemin de yıldönümü, evlilik yıldönümlerimiz...

su tasları gelmişti evimize o gün, kalaylı...
hatırlıyor musun sevinip “urfa pilavı için mi” diye sormuştum sana, yanıtlamıştın evlilik yıldönümümüz münasebetiyle:
"hayır, köpeklerimizin su tasları..."

bir keresinde evlilik yıldönümümüzü her zamankinden farklı olarak (!) pako, gorbi ve rok ile birlikte geçirmeye karar vermiştik...
sanki dündü...

o sene senin bana hediye olarak köpek kulübesi için iki torba çimento aldığında da... yine bir evlilik yıldönümümüzdü...

peki, gorbi ayakkabımın tekini yediğinde “dişleri çıkıyor” diye ne kadar sevindiğimizi hatırlıyor musun?..

onları peş peşe kaybettiğimiz yıllar, sessiz ve hüzünlü bir evde hazırladığın kırmızı tabaklı, kırmızı peçeteli, kırmızı güllü, kırmızı mumlu sofralarda birbirimizin elini tutup ağlayarak geçirmiştik evlilik yıldönümlerimizi...

ne çok şeyin yıldönümü şu evlilik yıldönümlerimiz...

kısacası şefkatin kapı aralığından içeri süzülüşünün...
güvenin saçaklara dizilişinin...
evin pervazlarına merhametin sinişinin...
mutfak tarafından sevgi tıkırtılarının gelişinin...
sene-i devriyesi evlilik yıldönümlerimiz...

kaç yıl oldu bilmiyorum...
her yıl için...
içine yaşamın en değerli duygularını doldurup da... el ele, omuz omuza taşıdığımız her yıl için...

sağol...
--alıntı--

bekir coşkun*
erkeklerin niçin unuttuklarını anlayamadığım olay. sanki sadece kadın evlendi arkadaş o tarihte. unutanlar sanırım unutmak istedikleri için unutma eğilimindeler.
ameliyattan yeni çıkmış olan ve bu yüzden dışarı çıkamayan babamın ben ders çalışırken odama gelip 'bugün annenle evlilik yıldönümümüz hemen annene güzel bir çiçek yaptır' demesiyle gözlerimi dolduran bir olaydır. ameliyattan çıkmış ve aklında tedavisiyle ilgili bir çok soru olmasına rağmen o günü unutmamış olması çok romantik bir şeydi bence. * * *
erkeklerin sürekli unuttuğu gün olarak tanımlanabilir. ve genel de kadınlar evlilik yıldönümün de akşam yemeği için güzel bir elbise ve yemek hazırlamasına karşı erkek şahsı ısrarla o günü unutup eve geç gelir. ve belkide bu son evlilik yıldönümleri olur. acı son.
evlenen bir kadın ve erkek için en özel günlerden biridir.
eğer anne babanınsa onların mutluluğu sizin mutluluğunuz olur.
yıılar geçmişse şöyle bir ah mazi yapılır..yad edilir.
nice yıllara mutlulukla..
hatırlanması gereken muhteşem gün.

(bkz: alice harikalar diyarında)
(bkz: muhteşem gün)
evli arkadaşların telaşını gördükçe şu yorum yapılabilir ki, erkeğin en büyük bayramıdır.

kutlu olsun!
erkeklerin her sene kendini aşma çabası içine girmesi, kendini zorlaması, yaratıcı olmaya çalışmasıdır.
kadınlarınsa 1-2 hediye bakıp, eşinin ne süprizler yapacağını hayal ederek heyecanlanmasıdır.
bizimkiler yarın 32. senelerini kutlayacaklar. yani bu da demek oluyor ki annemle babam benim yaşımdayken 7 senelik evli ve de 3 çocukları varmış. buna göre elde olan verilerle yalnızlık katsayımı hesaplayınız.
Erkek genelde unutur. Unutmaması için, 14 şubat ya da unutulmayacak bir günü seçmek mantıklı olur.
Babam tarafından 39. yıldönümü nedeni ile alınan ''kuzu but'' ile kutlanmaktadır.
kadının unutursa (ki yok öyle bir dünya ama hani oldu da unuttu yani hastalık oldu bütün sülalesini kaybetti , 8 farklı kansere yakalandı falan unuttu işte) bir şey olmayacağı hatta yine suçlu (bir şekilde , hangi şekil diye sormayın yıllardır çözemediğim bir algoritma var) erkek olacağı lakin erkek unutursa yüzyıllar boyu çile , ızdırap , cehennem çilesi çekmeye mahkum olacaktır. aman gençler unutmayın unutturmayın. dönümler önemlidir. canımızdır ciğerimizdir.

not: yol lan unutmadım bi dönümümü unutur muyum manyak mısınız!
evlilik yıldönümü. hani o insanla olduğun için ona şükran duyduğun gündür.
iyisiyle kötüsüyle paylaştığınız zamana, biriktirdiğin anılara bir teşekkürdür.
ve ona daha o kadar yıl sevecek kadar aşık olmak için bir fırsattır.
nasılda güzeldir senin her halini bilen insanla olmak.
her deli dolu halini seven ve bakışınca neden güldüğünü bilmeden karnına ağrılar girene kadar gülmek.

neden mi anlatıyorum bunları. sabah sabah oyle bir yazı okudum ki. çıtayı mühteşem yükseltim.
adam 10. evlilik yıl dönümlerine sürpriz yapıyor. ağaç. madalyon. mektuplar. anılar....

aşkla dolsun içimiz. iyilik. güzellik...
ilk yıllar kadar heyecan vermeyen, hatta devamlı didişen kavgalı çiftler için karagün olarak isimlendirilen gün.
en 1500 tl lik masraf yaptıran gündür.